KONYA HABER
Konya
Parçalı az bulutlu
23°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3624 %0,44
48,5512 %0,70
4.845,64 % 0,36
Ara

Türkiye'de Kültür Varlıkları’nın Korunması ve Yapılan Restorasyon Çalışmaları

YAYINLAMA:

Ülkemiz tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Anadolu’nun zengin toprakları Hitit, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı imparatorlukları gibi tarihe mühür vurmuş uygarlıkları ağırlamıştır. Bu uygarlıklardan pek çok tarihi ve kültürel varlıklar miras olarak bizlere kalmıştır. Bugüne kadar pek çok yapı günümüze kadar ulaşmıştır. Bu kültürel varlıkların bize ulaşmasında sanırım her gelen medeniyetin koruma açısından bir katkısı olmuştur. Buna en güzel örnek Osmanlı’nın Bizans döneminden kalan eserlerini nasıl koruduğunu ve bize kadar nasıl geldiğini iyi analiz etmek gerekir. Ulaşabilen bu yapıların bir kısmı korunamamış ve yıkılmıştır. Gelişen ve değişen dünya düzeninde ülkeler turizmleriyle, kültürel varlıklarıyla ön plana çıkmaya başlamıştır. Avrupa da tarihi koruma maalesef bizden önce başlamıştır ve kendilerini bu alanda geliştirmişlerdir. Ülkemizde ise Turizmin gelişmesi ile eski yapıların önemi artmış dolayısıyla bu alanda bir gelişme yaşanmıştır. Yaşanan bu gelişme ile birlikte bir çok belediye ve kamu kuruluşları eski tarihi yapıları restorasyon ve koruma çalışması yapmaktadır. Devletimizde özellikle Selçuklu ve Osmanlı eserlerinin restorasyonuna ağırlık vermiş ve bu çalışmalarını vakıflar genel müdürlüğü vasıtasıyla yapmaktadır. Ayrıca balkanlarda bulunan Osmanlı eserlerini TİKA vasıtasıyla restore etmektedir. Ülkemizde tarihi eser restorasyonuna önem artmıştır fakat yanlış restorasyon uygulamaları yüzünden binaların orijinalliği ve görselliği kaybolmaktadır. Bunda hükümetin ve belediyelerin restorasyon çalışmalarını müteahhit firmalarına vermesi büyük rol oynamaktadır. Ne yazık ki güzel bir çalışma yapılmak istenirken yapılan hatalar tarihi eserlere zarar vermektedir. Belediyelerin reklam amaçlı kullandığı bu çalışmalar her zaman faydalı olmuyor. Örneğin Konya büyükşehir belediyesinin Kılıçaslan Köşkü’nü koruma çalışması bir takım çevreler tarafından ödüllendirilmiştir. Fakat iş icraata geçince sınıfta kalınmış bir restorasyon çalışması görmekteyiz. Cam fanusla koruma altına alınmak istenen yapı şuan üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen alınamamıştır. Bunun gibi size birçok örnek söyleyebilirim. Maalesef kültürel varlıkları koruma bilincine yeteri kadar sahip değiliz. Bunda hükümetin kültür çalışmalarını hep ikinci plana atması ve halkın bu konularda yeteri kadar bilgilendirilmemesi etkili olmuştur.

Ülkemiz tarihi eserler bakımından İtalya ve Yunanistan gibi ülkelerle eş değer nitelikte kültür varlıklarına sahiptir. Bu yüzden bizim asli görevimiz hiçbir kültürel varlığı ayırt etmeden korumasını sağlayıp gelecek nesillere aktarılmasını sağlamaktır. Ümit ediyorum ki ülkemiz ileriki dönemlerde bu alanda daha yetkin olacaktır ve donanımlı insanların yetişmesine ve bu alanda çalışmasına önderlik edecektir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *