Köşe başı sohbetlerimiz de yer verdiğimiz bir konudur televizyon programları. Sabah program kuşakları, örf adetlerimize aykırı diziler, incir kabuğunu doldurmaz tartışma programları. Hepimiz şikayetçiyizdir ama reytinglere baktığımızda hep başı bu programlar çeker. O halde kim izliyor bunu çözümüne koşarız.

Bu hafta, artık hemen her gün sosyal medyada, tv kanallarında, fenomenler, diziler, filmler hatta haber programlarında bile, öyle hiçte tesadüf gibi durmayan adeta Covid aşısı gibi ısrarla tüm evlerimize şırınga edilen yozlaşma yayınları bombardımanına maruz bırakılıyoruz. Üstelik hepimiz yapılmak isteneni gördüğümüz halde engel olamıyoruz.

Kah din kisvesi altında, kah modern aile yapısı kisvesi altında her kesimi kapsayıcı içine çekici metotlarla bu virüs şırınga ediliyor.

Özellikle çocuk ve genç nesil için tehlike çok daha büyük bir yere doğru gidiyor.

Haydi aile bir yere kadar tedbir alıyor desek bile, dış dünya günümüzde elimize aldığımız cep telefonundan ibaret olduğu böylesi bir süreçte ne kadar tedbir alınabilir? Devlet ne tür önlemler alabilir? Bunlar gidişatın mutlak farkında olan aklı selimlerin oturup ciddi çalışmalar yapması gerekiyor. Çok daha geç olmadan.

Meşhur Çin Seddi’ni bilirdiniz.

Çinliler barış içinde yaşamaya karar verdiklerinde büyük Çin Seddi’ni inşa ettiler. Yüksekliğinden dolayı hiç kimselerin tırmanamayacaklarını düşündüler...

Fakat, inşasından sonraki 100 yılda Çinliler 3 misli daha fazla işgale uğradılar.

Düşman piyade askerlerinin, hiçbir zaman duvara tırmanma ya da duvarı yıkmaya ihtiyaçları olmadı.

Çünkü, her zaman muhafızlara rüşvet verdiler ve kapılardan girdiler.

Çinliler yüksek ve kalın duvar inşa etmişlerdi; fakat duvar muhafızlarının karakterlerini inşa edememişlerdi. Netice olarak, insan karakterini inşa etmek farklı ve önemli...

Her şeyin inşasından önce gelir.

Yeni neslin bugünkü ihtiyacı işte budur.

Bir oryantalistin dediği gibi; “Eğer bir milletin medeniyetini tahrip etmek istiyorsanız 3 yol var;

* Aile yapısını tahrip edin.

* Eğitim sistemini tahrip edin.

* Rol modellerini ve referanslarını küçümseyin, alçaltın.”

Ekonomiyi bilmem ancak bizi biz yapan değerimiz uçup gidiyor. Dini ve milli değerlerimize sahip çıkabilmek ümidiyle,

Kalın Sağlıcakla.