KONYA HABER
Konya
Açık
20°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3191 %0,24
48,8392 %0,45
4.860,71 % 0,08
Ara

Hangi milletin böyle bir marşı var?

YAYINLAMA:

Ülkece belki de yarım asırdır sürekli ikiye bölünmüş durumdayız. Alevi-Sünni demişler bölmüşler, Türk-Kürt demişler ayırmışlar, sağcı-solcu demişler çatıştırmışlar. Bugün de çok farklı değiliz. Siyaset nedeniyle ülkemiz tamamen iki ayrı kutup olmuş durumda. Birimizin beyaz dediğine diğerimiz siyah diyor.

Bir ve beraber olduğumuz çok az enstantane var. Mesela bir milli maçta bir olabiliyoruz. Ya da bir şehit cenazesinde yüreği yanmayan, gözü dolmayan yoktur (vatan hainleri istisnadır elbette). Allah bir daha göstermesin ama deprem felaketinde hepimiz bir olduk. Kimlikler, inançlar, kişilikler, partiler, tutulan takımlar bir kenara kaldırıldı. Herkes tek vücut depremin acısını yaşadı, enkazlardan can kurtarmak için mücadele etti, yaraları sarmak adına seferber oldu.

Bu milleti bir arada tutan değerlerimizden birisi de 102. yılını kutladığımız İstiklal Marşı’dır. Ayağa kalkıp “korkma…” diye başladığımız zaman al bayrağın altında tek vücut olmayı başarıyoruz.

Dünyada hiçbir milletin böyle bir marşı yoktur. İstiklal Marşımız kan ile yazılmış, cesaret ile yoğrulmuş, iman ile vücut bulmuştur.

Mehmet Akif öyle bir durum içindeydi ki odasından hiç çıkmadan marşı kaleme aldı. Hatta Akif'in evine giden bir arkadaşı duvara kanla kazılmış bir mısra gördüğünden bahsetmiştir. Mehmet Akif gece gündüz demeden şanlı tarihimizi 10 kıtalık bir şiirle kaleme aldı. Mehmet Akif'in yazdığı İstiklal Marşı önce cepheye gönderildi, askerler arasında okundu. Askerlerin beğenisini toplayan şiir 17 Şubat 1921 tarihinde Hakimiyet-i Milliye ve Sebilürreşad gazetesinde yayımlandı. Yayınlanmasının üstünden on gün kadar geçtikten sonra Konya'da Öğüt gazetesinde de yer aldı.

Elemeyi geçen şiirler 12 Mart 1921 tarihinde meclis oturumunda tartışmaya açıldı. İstiklal Marşı Hamdullah Suphi Bey tarafından okundu. Zaten okunmasıyla sonraki şiirlerin dinlenmesine gerek duyulmadı. Meclis ayakta alkışlayıp, gözyaşları içinde dinledi.

İşte böyle sevgili okurlarım. Şanlı milletimiz hiçbir şeyi kolay kazanmadı. Bize miras bu topraklar kan ile can ile nice bedeller ödenerek kazandı. Bu yolda nice destanlar yazıldı. Allah bu millete bir daha ne esaret göstersin, ne de savaş. Ne de yeni bir marş yazmak durumunda kalmayalım. Bu vesile ile İstiklal Marşı’nın kabulünün 102. yıl dönümünü kutluyor, bu muhteşem eserin sahibi Mehmet Akif Ersoy’u rahmet ve minnet ile anıyorum.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *