Zalim ve mazlum karşısında her zaman mazlumun yanında olmalıyız. Mazlum kim olursa olsun zalimin karşısında olmalıyız. Bu temel bakış açımız.
Filistin'de Gazze'de işin arkasında büyük güçler ve hesapları var. Küresel çapta menfaat çatışması ve hesaplaşma var. Gazze'de şu an FİLLER TEPİNİRKEN ÇİMENLER EZİLİYOR. Olan masum halklara oluyor.
Gazze açık hava hapishanesi haline getirilmiş diyeceğim; fakat hapishaneden beter. Hiç değilse hapishanedeki mahkumların güvenliği sağlanır, tedavi hizmeti verilir, gıda verilir, elektrik vardır, suyu verilir. Burada bunların hiç birisi yok. Şehrin etrafı tamamen 4-5 metre duvarla çevrilmiş üstü dikenli tellerle kaplı. Şehre giriş çıkış, her türlü insani, ticari mal ve hizmet kontrollü. Şehrin kendisi mahkum gibi tutuklu.
Ne yapmalı dersek; Elimizle, dilimizle, kalbimizle ne yapabiliyorsak onu. Hiç değilse tarafımız belli olsun. Bunu yapar söylerken de başka yanlış tavır, söylem ve işlere girmeden, zulüm yapmadan sağlam temeller üzerinden dosdoğru tavır ve söylemlerle yapmalıyız.
İnsani değerleri ayaklar altına alanlar, kadın, çocuk, sivil halkı acımasızca vuranlar, okul, cami, kilise, hastane, postane demeden yüzlerce masumu katledenlerin zulmüne karşı durmak lazım. Zulmü destekleyenler de bu zulme ortaktır.
Zalimlerin yanında olmak onlara destek vermek de zulümdür.
Zulüm yapan, zulme destek veren insan kalamayanlardır. Zalimler için yaşasın ki cehennem.
Zulme karşı çıkmak için insan olmak insan kalmak lazım.
Vesselam.