Rahmetli anneannemden sıklıkla duyardım.

Her okula gidişimde; ‘Allah zihin açıklığı versin kuzum, işini kolaylaştırsın’ duasıyla beni uğurlardı..

Bugünden itibaren yeni bir maratona start verdik.

En çok bu duaya ihtiyacım olacağı bir çalışma dönemine başlıyorum.

Allah mahcup etmez inşallah.

Haberlerimizle ve yazılarımızla Konya’da gündemi belirleyeceğimiz bir gazeteyle karşınızda olmak için gayret göstereceğiz.

Bundan böyle BBN Haber Gazetesi’ndeyim.

Meslek yaşantımın 23.yılında medyaya büyük hedeflerle giren bir kuruluşta, Uğur Özteke gibi bir ustanın ekibinde olmanın keyfini ve heyecanını yaşıyorum.

Son köşe yazımı 3 ay önce Yeni Meram Gazetesi için kaleme almıştım.

Bu kısa arada Konyaspor’un ligdeki durumu beyaz ile siyah kadar değişti.

Ligde liderlik hesapları yaptığımız dönemden düşme korkusu yaşadığımız günlere geldik.

Kısacası tam bir hayal kırıklığı ve hiç hesapta olmayan bir durum yaşandı.

Hatalar, şanssızlıklar, yanlış yapılanlar hepsi bu duruma gelmemizin nedenleri arasında.

Geçmişi kurcalayıp sıkıntıyı büyütmek veya eleştiri yapmış olmak için bir şeyler yazmak tarzım değil.

Öylesi zaten kolaya kaçmak olur.

Yani şunu almadınız, bunu aldınız, şöyle yaptınız, böyle yapmadınız demek lafı güzaf olur.

Şimdi neler yapılmalı ve kaostan nasıl çıkılmalı onları konuşmalıyız.

Öncelikli olarak ligin ikinci yarısının çok çetin geçeceği gayet net duruyor.

15 puanla düşme hattının hemen üzerindeki bir takım olarak neler yapabiliriz de bu girdabın kurtulabiliriz?

Aykut Kocaman’ın işi hiç kolay değil.

Finans yönünden eli çok rahat olmayan bir kulüp ve özgüveni kaybolmuş bir ton futbolcunun olduğu bir kadro var elinde.

Ara dönemde yapılacak takviyeler hayati önemli hale geldi.

İlk yarıda gördüğümüz tabloya göre; 3.bölgeye top taşıyamayan ve sınırlı sayıda bulabildiğimiz pozisyonları da golle sonuçlandıramayan bir takımız.

Kesinlikle ileriye can verecek nitelikle transferler yapılması lazım.

Ara döneminde en büyük sıkıntısı kaliteli ve sorunsuz futbolcuları bulmanın zorluğudur.

Hem nokta transfer olmalı, hem de kısa süre içerisinde bulmalısın..

Kamp döneminin de çok kısa olması işimizi zora sokuyor.

Ancak yapılacak takviyeleri tutturursak toparlama umudumuz artar.

Şayet transferler oturursa ve takıma katkı sağlarsa takım içindeki ölü toprağını da atabiliriz.

İkinci yarının ilk haftalarında hem Ankaragücü, hem de Antalyaspor ile oynanacak maçlar tam final niteliğinde.

Biz kötüyüz ama onlar bizden de kötü durumdalar.

Belki de bu bizim adımıza bir avantaj olacak.

O maçların kazanılması halinde aşağıyla bağlantıyı ikinci yarının hemen başında kesme gibi bir şansımız var.

Aksini düşünmek bile istemiyorum.

Allah korusun ama ikinci yarıya kötü giriş yapar ve kazanamama geleniğini bozamayan Konyaspor olursa düşmenin en büyük adayı haline gelir ve toparlanamayız.