Dünya'nın iklimi hiçbir zaman sabit kalmamıştır ve kalmayacaktır da
Çevrenin bir miras değil emanet olduğu, yeryüzünü imar ve inşa sorumluluğu bulunduğunu unutan insanlarda, devletlerde her dönemde olmuştur ve olacaktır. Burada mesele çıkarılan kanunlar, milletin, ülkenin, devletin hatta insanlığın menfaatine mi, yoksa belli küresel güçlerin çıkarına mı doğru okumak ve sorgulamak gerekiyor. Bu konudaki görüşlerimize daha önce bu köşede yer vermiştik:
https://bbnhaber.com.tr/yazarlar/yilmaz-tasci/iklim-degisikligi-ve-paris-anlasmasi-2642
İklim konusunda sadeceTürkiye’de değil, tüm dünyada çevreye karşı yeni bir anlayış getirmeli.Ancak bu konu Amerika başta birçok ülkenin umurunda değil. 20 Ocak'ta yemin ederek göreve başlayan ABD'nin 47. Başkanı Donald Trump, eski Başkan Joe Biden döneminde ABD'nin yeniden taraf olduğu Paris İklim Anlaşması'ndan ayrıldığını bildirmişti.İnsanlarda haklı olarak dünyayı en çok kirleten Amerika kendi milli menfaatlerini öne sürerek bu anlaşmadan geri çekiliyorsa, bazı sivil toplum kuruluşlarında, sosyal medyada ve değişik platformlarda haklı olarak “ biz bu konuda niye acele ediyoruz” diye tartışmaları da beraberinde getirdi.
Geçtiğimiz hafta TBMM de görüşülmeye başlayan, iklim kanunu ilk 4 maddesi kabul edilmişti.
Kamuoyunda ve sosyal medya platformlarda tepki toplayan İklim Yasası teklifidoğal olarak Mecliste ’de tartışmaları beraberinde getirdi.
Meclis'te görüşmelerine devam edilen İklim Kanunu teklifi mutabakatla yeniden görüşülmek üzere Çevre Komisyonu'na geri çekildiği basına ve halka duyuruldu. AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, daha fazla tartışılması için yasayı ileri bir tarihe ertelediklerini duyurdu.Teklifin ilk 4 maddesi Genel Kurul'dan geçtiği de gelen bilgiler arasında.
Türkiye’de iklim politikaları açısından yeni bir dönemi başlatması beklenen İklim Kanunu sadece bugünü değil, ileriki dönemde de Ülkemiz adına önemli konuları barındırıyor.
Yeşil büyüme vizyonu ve net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda iklim değişikliğiyle mücadeleyi amaçlayan teklif, iklim değişikliği ile mücadelede esas olan sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklim değişikliğine uyum faaliyetlerini, planlama ve uygulama araçlarını, gelirleri, izin ve denetim ile bunlara ilişkin yasal ve kurumsal çerçevenin usul ve esaslarını kapsıyor.
Geçtiğimiz haftalarda “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı” TBMM’de görüşülmeye başlanan Türkiye’nin ilk İklim Kanunu Teklifi ile ilgili merak edilenleri Soru ve cevaplar şeklinde şu şekilde yayınlamıştı:
Soru ve cevaplar
İklim Kanunu Teklifi ile ilgili merak edilen 14 soru ve cevapları:
1- İklim Kanunu'na neden ihtiyaç duyuldu?
"İklim Kanunu'nun temel amacı, 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi ve Yeşil Büyüme'dir. İklim Kanunu, iklim değişikliği kaynaklı krizlerin ve zararların olumsuz etkilerini en aza indirmeyi hedefleyen yasal bir düzenlemedir. Kanun, iklime dirençli şehirlerin oluşturulması ve afet risklerinin azaltılmasında kritik bir öneme sahiptir. Biyoçeşitlilik ve doğal kaynakların korunmasında, su ile gıda güvenliğinin sağlanmasında, ormanların ve yeşil alanların artırılmasında, yenilenebilir enerji kapasiteleri artırılarak enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasında yol haritası oluşturacaktır."
2 - İklim Kanunu hangi sektörleri ilgilendirecek?
"Kanun teklifi şehirleri, altyapıyı, tarımı, hayvancılığı, yeşil alanları, su kaynaklarını koruyacak. Enerji, sanayi, ulaştırma gibi sektörleri teknolojik ve çevre dostu yapıya kavuşturacak bir yaklaşımla hazırlandı. Teklif ile çevrenin, ekonominin, toplumun ve halk sağlığının iklim bazlı olumsuz sonuçlara dirençli hale getirilmesi sağlanacak."
3 – Yerel düzeyde hangi adımlar atılacak?
"Her ilde vali başkanlığında, ilgili kurum ve kuruluşların temsilcileri ile yerel yönetimlerin temsilcilerinden oluşan İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu kurulacak. Her ilin kendi şartları düşünülerek o ile özel eylem planları ilgili kurum ve kuruluşların katılımıyla hazırlanacak. İlgili kurumlar en geç 31 Aralık 2027 tarihine kadar kendi eylem ve strateji planlarını iklim değişikliği politikalarıyla uyumlu şekilde hazırlayacak."
4 - İklim kaynaklı afetlere karşı hangi tedbirler alınacak?
"İklim değişikliğine bağlı afetlerin neden olduğu kayıp ve zararların azaltılması amacıyla risk değerlendirme, izleme, bilgilendirme ve erken uyarı sistemleri, bütünleşik afet yönetimi esas alınarak geliştirilecek."
5 - Su yönetimi ve arazi tahribatının önlenmesi için neler yapılacak?
"Orman, tarım, mera ve sulak alanlarda iklim değişikliğinin etkilerini hafifletmek için ilgili kurumlarca hazırlanan strateji ve eylem planları doğrultusunda su kaynaklarının etkin yönetimi sağlanacak. Denizel ve karasal korunan alanların niteliği ve oranı yükseltilecek. Kuraklık, erozyon ve arazi tahribatının önlenmesi için ulusal düzeyde rehabilitasyon çalışmaları plan ve program çerçevesinde daha etkin bir şekilde yürütülecek."
6 - Temiz teknolojinin kullanımı nasıl yaygınlaştırılacak?
"Kanun teklifi, hidrojen teknolojisi gibi yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesi ve kullanımının yaygınlaştırılması için kamu, özel sektör ve kurumlar arası iş birliğinin güçlendirilmesini, bu alanlarda çalışmalar yapılmasını teşvik edecek."
7 - İklim Değişikliği ve Yeşil Dönüşüm farkındalığı için neler yapılacak?
"Kamuoyu farkındalığının artırılması ve toplumun iklim değişikliğinin etkileri konusunda duyarlı hale getirilmesi için eğitim ve bilinçlendirme programları düzenlenecek. Tüm eğitim düzeylerinde müfredat ve öğretim programlarının güncellenmesi ve yeşil iş gücünün yetiştirilmesi için gerekli çalışmalar ilgili bakanlıklarla koordineli olarak Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu'nca yapılacak."
8 - Türkiye Yeşil Taksonomisi ne getirecek?
"Türkiye Yeşil Taksonomisi, yatırımın gerçekten çevreci ve iklim değişikliğini olumsuz etkilemeyen yatırım olup olmadığını belirleyerek, ulusal yatırım olanaklarını artıracak ve ülkemize uluslararası finans akışlarını hızlandıracak."
9 - Türkiye Emisyon Ticaret Sistemi ile ne sağlanacak?
"Ülkemizde ilk defa uygulanmaya başlayacak olan bu sistem sayesinde iklim değişikliğiyle mücadelede yıllar içerisinde sera gazı emisyonları maliyeti etkin bir şekilde azaltılacak. Böylece sanayi tesislerinin Yeşil Dönüşüm kapsamında daha verimli, daha temiz ve daha rekabetçi imalat imkanlarına ulaşmaları sağlanacak."
10 - İklim Kanunu sadece ticaret sistemine yönelik bir kanun mu?
"İklim Kanunu iklim kaynaklı afetlere dirençli şehirler kurmak, su ve gıda güvenliğini sağlamak, Sıfır Atık sistemini yaygınlaştırmak, yenilenebilir enerji ve temiz teknolojilerin kullanımını artırmak, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya ve daha sağlıklı bir çevre bırakmak, tarımsal alanları ve biyolojik çeşitliliği korumak için gerekli düzenlemeleri içeren bir kanundur. Ayrıca, emisyon ticaret sistemiyle sanayimizin daha rekabetçi, temiz ve verimli üretim yapmasını da sağlayacak nitelikte hazırlanmıştır."
11 - "İklim Kanunu tarımsal faaliyetleri bitirecek, yapar gıda getirecek" iddiası doğru mu?
"İklim Kanunu'nun hazırlık süreci, hazırlanma gerekçesi dikkate alındığında hiçbir şekilde hayvancılığın ortadan kaldırılacağı, sürdürülebilir protein adı altında böcek bazlı bir beslenme düzenine geçileceği gibi bir durum söz konusu olmayıp bu iddialar tamamen hayal ürünüdür. Kanun aksine, organik tarımı ve hayvancılığı desteklemekte ve bu yaklaşımı gıda güvenliği bağlamında öncelemektedir."
12- Kanunla vatandaştan karbon vergisi mi alınacak?
"Hayır. Kanunda vatandaştan vergi alınmasına ilişkin bir düzenleme asla yer almamaktadır."
13 - Kanunla kömür, petrol kullanımı tamamen kalkacak mı?
"Kanunla kömür, petrol kullanımının tamamen kaldırılacağı iddiası gerçeği yansıtmamaktadır. Kanun, çevre dostu temiz enerjiyi teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Kanundaki tüm maddeler ülkenin kalkınma önceliği ve toplumsal refahı dikkate alınarak hayata geçirilecektir."
14 - Kanunda yer alan karbon ayak izi ne getirecek?
"Karbon ayak izi, bir ürünün üretiminde ortaya çıkan emisyon faaliyetleriyle, çevreye verilen zararı ifade eden sera gazı emisyonunun karbondioksit karşılığıdır. Bu kapsamda, Kanun teklifinde de görüleceği üzere sadece üretim yapan kurum ve kuruluşların imalat sürecinde yeni ve temiz teknolojiler kullanarak karbon ayak izini azaltması yükümlülüğü söz konusudur. Bu noktada aynı ürünün üretim aşamasında daha az enerji ve maliyetle üretilmesi kastedilmektedir. Metinden de anlaşılacağı gibi bireysel, toplumsal ve sosyal açıdan özgürlüklerin kısıtlanmasına dair herhangi bir düzenleme, hüküm veya durum söz konusu değildir. Tamamen kurum ve kuruluşların özellikle ürünlerin sanayideki üretim aşamasında enerji verimliliği ile yeni teknolojilerin kullanılarak üretilmesi, doğal kaynakların ve çevrenin korunmasından bahsedilmektedir."
Anlaşılan o ki, yapılan tartışmalar, eleştiriler ve kafalarda oluşan sorulara Bakanlıkça bu yapılan açıklamalar ve bilgilendirmeler yeterli olmadığından ilk 4 maddesi kabul edilen kanun teklifi sağlıklı tartışmalar ve kafalardaki oluşacak soru işaretlerini gidermek adına mecliste tekrar görüşülmek üzere ileri bir tarihe ertelenmiş oldu.
İklim değişikliği her ne kadar ülkenin tamamını etkileyecek olsa da, herkesi eşit etkilemeyeceği de bilinen bir gerçek.
İklim değişikliği ile mücadelede ve çıkarılacak kanunlarda toplumun kafasındaki soru işaretleri giderilmeli. Hedefler, ödevler açık ve net olmalı, şeffaflık ve hesap verebilirlik önemsenmeli,başta ülke ve milletimizin menfaatlerine, kızıl elma ülküsüne uygun olmalıdır. İklim kanunu da dahil çıkarılacak her kanuna bakışımız bu yöndedir.
Dünya'nın iklimi hiçbir zaman sabit kalmamıştır ve kalmayacaktır da.
…İklim değişir, sahada ve masada Türkiyegüçlü olursa, kızıl elma ülküsü deher daim gerçek olur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.