Bu içecekler, şekerli suların karbondioksitle doyurulması esasına dayanır. Şekerli suların içine lezzet ve renk verici değişi öğeler eklenerek, değişik türde gazoz elde edilir. Gazozlar, içine konan bu lezzet vericilere göre de adlandırılmaktadır. Meyveli gazozlar, ya meyve tadı ve rengini veren esanslar ya da meyveden yoğunlaştırılarak elde edilen öğelerden az miktarlarda konarak hazırlanır.

Gazozlar şekerli sıvı olduklarından dolayı enerji verirler. Sodyum dışında diğer besin öğeleri bulunmaz. Bazı gazozların asit yoğunluğu yüksektir ve mide salgısını uyarıcı etkide bulunurlar. Bu yüzden bu durum ülsere meyilli kişileri olumsuz yönde etkilemektedir.

Kolada kafein de bulunmaktadır. Dolayısıyla fazla miktarda tüketilmesi uykusuzluk, konsatrasyon güçlüğü gibi sorunlara neden olacaktır.

Asit yoğunluğu yüksek kola ve gazozlar  diş çürümelerine de yol açabilmektedirler. Çok miktarda tüketilmesi dengesiz beslenmeye yol açmaktadır. Ancak sıvı ve sodyum gereksinimini karşılamak için akut ishallerde kullanılabilirler (Kaynak: Prof. Dr. Ayşe Baysal Beslenme Kitabı).

Kola ve gazozun aşırı miktarlarda tüketimi obeziteye davet çıkaracak olup, beraberinde de diyabet, kalp-damar hastalıkları gibi pek çok hastalığı getirecektir. Kola yüksek miktarda kafein içerdiğinden dolayı uykuyu kaçırmaya ve rahat uyku çekmeye de engel olacaktır. Aynı şekilde vücuda fazla miktarda alınan kafein, kalsiyum atımına da sebep olacaktır. Bu yüzden asitli, gazlı ve şekerli içecekleri tüketirken de miktarına ve tüketim sıklığına dikkat etmelisiniz.

Beslenme konusunda dengeyi yakalayacağınız ve egzersizle taçlandıracağınız sağlık dolu bir hafta sonu diliyorum.