LUT (R.A.) öncelikle seçilmiş bir resuldür/elçidir. Kuran’da 27 yerde adı geçer. Kavmini vahiyle ikaz eden, doğru yola, sıratı müstakime davet eden, onları uyaran mümtaz, tertemiz bir şahsiyettir. Ömrü kavminin yanlış, sapkın tavırlarıyla mücadeleyle geçmiş. Kavmi de onun bu arı duru tertemiz şahsiyetiyle, kendileri gibi olmadığından temize bak temize diye alay bile etmişlerdir. Temiz kalmaktır suçu! Bu suçtan! Yurdundan çıkarmak bile istemişlerdir.  “Buna kavminin cevabı sadece: "Lût ailesini memleketinizden çıkarın; baksanıza onlar (bizim yaptıklarımızdan) temiz kalmak isteyen insanlarmış!" demelerinden ibaret oldu.” Neml 27/ 56.Ayet.

Allah resulü Lut’un bütün ikazlarına rağmen bozuk ahlaklı kavmi daha önce hiçbir kavmin yapmadığı sapık şeyleri yaptılar. Kendilerine sunulan tertemiz yola dönüp bakmadılar bile. Lut’u hiç dinlemeyip yaptıkları ahlaksız eylemlere devam ettiler. Bu davete karşılık sözleri; “Ey Lût! Bu sözlerinden vazgeçmezsen, mutlaka kovulacaksın” (Şuara, 26/167). Doğru sözlü isen bize Allah’ın azabını getir” (Ankebût, 29/29) diyerek Hz. Lût ve kendisine inananlarla alay ettiler ve şehirden çıkarmak istediler (Araf, 7/82),  böyle karşılık vermek oldu. Lut’unda onların bu azgın tavrına karşı Allah’ dan dileği; “Rabbim şu bozguncu kavme karşı bana yardım et” (Ankebut, 29/30); “Rabbim, beni ve ailemi bunların yaptıklarından kurtar” (Şuara, 25/169) oldu.

Yapılan bu dua üzerine kavmiyle ilgili onların hak ettikleri hüküm uygulandı. “Biz şüphesiz suçlu bir millete gönderildik. Lût’un ailesi (Hz. Lût’a inananlar) bunun dışındadır. Karısı hariç hepsini kurtaracağız. Karısının geride kalanlardan olmasını gerekli bulduk” (Hicr,15/58-60). “Biz bu kasaba halkını yok edeceğiz, çünkü oranın halkı zalim kimselerdir. İbrahim: “Ama Lût oradadır” dedi. Elçiler (melekler): “Biz orada olanları daha iyi biliriz, onu ve geride kalanlardan olacak karısı dışında ailesini kurtaracağız” dediler” (Ankebût, 29/31-32).  Lut’un karısı dâhil kendisine iman etmeyen, vahyi hafife alan, inkar edenlerin, onunla alay edenlerin hepsi hüsrana uğrayıp helak oldular. Özetlediğim LUT AS. Kıssasından günümüze baktığımızda insanlığın hiçte ibret almış gibi durmadığını görüyoruz.

Geçtiğimiz cuma hutbesinde D.İ.Başkanının Lut ile mücadele eden karşı çıkan kavmin günümüz temsilcilerine karşı İslam’ın öğretilerini hatırlatınca aynı o zamanki kavim gibi nasıl höykürdüklerini, saldırdıklarını gördük. Bazılarının da hemen şeytanın avukatlığına kalkıp bu ahlaksızları, LPG ile çalışan sıralı sistem motor ismi gibi kişileri savunduklarını gördük. İşin arkasında başka planlar var. Olay kişilerin özgür cinsel tercihleri! gibi sunulsa da temelinde aile kavramını çökertip insan nüfusunu azaltmak projesi olan bir mantığın amaçları var. Erkek/erkek le, kadın/kadına ilişki ve evliliği teşvik edip neslin devamını köreltme gibi niyetleri var. Rehber kayaları adını verdikleri Georgia Guide Stones anıtının ilk maddesine fütursuzca yazmışlar. İnsan nüfusu 500 milyonun altında olmalı diye bağırıyorlar (Görsellere bakınız). Sanki rızık veren kendileri bu onların ilahlaşma çabaları.

Bir hatırlatma Dİ.B. başkanına ve bu kavramı kullanan T. Dil K. da dahil herkese; Eşcinsellik, homoluk, amiyane tabirle ibn..likle ilgili eylemi Lutilik diye söylemek çok abes kaçıyor. Maksadı aşıp LUT’u itham ediyor.  Kavminin yaptığı eylemi kastediyoruz demeninse mantığı yok. Putperest kavmini anmak için nasıl ki İBRAHİMİLİK demiyorsak, kavminin sapkınlığını anlatıyoruz diye de Lutilik demek, ömrünü bu edepsizce tavırlarla mücadele ederek geçiren bir elçiye farkında olmadan hakaret olur. Hassaten rica ediyorum LUTİLİK kavramını bu manada kullanmayalım. TDK’ye de rica ediyorum bu kelimeyi revize etsinler kastı çok aşıyor. Örneğin İbrahim’i, Lut’i Musevi, İsevi, Muhammed’i dediğimiz de ne anlaşılır; o elçilerin dinine mensuplar anlaşılır. Lut’i ye siz o anlamı verirseniz diğerlerinden farklı Lut’iye bambaşka ve yanlış bir anlam verilmiş oluyor vesselam.