Hümeyra KARADAĞ

Hümeyra KARADAĞ

KONYA’NIN EN GÜZEL ZAMANI

KONYA’NIN EN GÜZEL ZAMANI

Varlık âleminin yaratılış sebebi olan insan, ilahi bir cevhere sahip olması yönüyle gaye varlıktır. Bir taraftan fizik diğer taraftan metafizik âlemin unsurlarını kendisinde barındırdığı için eşref-i mahlûkât olarak isimlendirilmiştir. Onun bu ikili yönü kendisini diğer varlıkların üzerine çıkardığından Allah’ın halifesi olarak görevlendirilmiştir.”

Tasavvufî düşüncede insanı tanıyıp sırlarını keşfetmek Hakk’a vuslatın ön şartı kabul edilir. Bu düşünce, Mesnevî ikliminden beslenen Şeyh Gâlib (ö.1214/1799)’in bir beytinde şöyle dile getirilir:

Hoşca bak zâtına kim zübde-i âlemsinsen

Merdüm-i dîde-i ekvân olan Âdemsin sen

Yukarıda okuduğunuz cümleler Konya’mızın tasavvuf dünyasının mimarlarından Hz.Mevlana’ya ait

Mevlana’ya göre, Allah, kendi sanat ve sıfatını göstermek isteyince dünyayı, kendi zatını göstermek isteyince Adem’i yaratmış. O yüzden her insan yaradanın bir parçasıdır ve değerlidir. Mevlana’ya göre, insan noksan bir varlık olduğu için hata yapabilir. Önemli olan hatayı kabul etmek, pişman olmak ve doğru yola yönelmektir.

Bir günah işlediğinde hemen tövbe et

İnsan suya düştüğü değil

Sudan çıkmadığı için boğulur. – Mevlana

Asıl adı Muhammed Celaleddin olan Mevlana, Hicri takvime göre 604’de bugünün takvimi ile 30

Eylül 1207’de Afganistan’ın Belh şehrinde doğmuş. “Efendimiz” anlamına gelen Mevlana ve Konya’da yaşayıp burada vefat etmiş olmasına ithafen “Anadolulu” anlamına gelen Rumi isimleri ise ona sonradan yakıştırılan adlar. Döneminin en büyük ilim insanlarından olan babası Bahaaddin Veled, Mevlana’nın hayatındaki ilk etkili figür ve öğretmeni olmuş. Kendisi Sultanü’l Ulema yani “Alimlerin Sultanı” lakabına sahip olsa da oldukça mütevazı biriymiş. Zamanında yaşanan yoğun Moğol baskınları ve Bahaaddin Veled’in diğer alimlerle arasında çıkan anlaşmazlıklar nedeniyle, Mevlana ve ailesi 1212’de Belh’ten göç etme kararı almış. Tüm aile Belh’ten yola koyulmuş ve Mekke, Nişabur, Bağdat, Şam gibi şehirlere uğraya uğraya Anadolu’ya varmışlar. Önce Malatya’ya gelen daha sonra da Erzincan ve Karaman’a geçen Sultanü’l Ulema ve ailesi, Karaman’a yerleşme kararı almış. Babası, 18 yaşına gelen Mevlana’yı burada Gevher Banu ile evlendirmiş.

O zamanlar Selçuklu egemenliğinde olan Anadolu toprakları, Konya’dan yönetiliyormuş. Döneminin

Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat, Bahaaddin Veled’i Konya’ya huzuruna davet etmiş ve kendisini kapıda karşılamış. Hatta daha sonra Bahaaddin Veled adına bir medrese yaptırmış.

1241’de Mevlana’nın yolu ileride hocası, dostu, sırdaşı, yoldaşı olacak Şems ile kesişmiş. Şems’in ölümüne kadar hiç ayrılmamışlar. Mevlana’nın tasavvufi fikirleri bu dönemde Şems’in etkisi ile şekillenmiş ve oturmuş.

Kendisi, Hicri Takvim’e göre 672’de, Mevlevilerin Şeb-i Arus yani Düğün Gecesi dediği 17 Aralık

1270’de 66 yaşında vefat etmiş. Cenazesine Gayrimüslimler de dahil binlerce insan katılmış. Hatta

Müslümanlar önce onları alandan kovmak istemişler fakat Gayrimüslimler, “bize İsa’yı da, Musa’yı da

Mevlana öğretti” diyerek gitmeyi reddetmiş. Güzel insan Mevlana, ardında, büyük eseri Mesnevi dahil çok önemli eserleri ve bugünlere kadar gelecek olan müritlerini bırakmış. Şu anda türbesi, şimdilerde Mevlana Müzesi olan dergahın içinde bulunuyor.

Bu hafta ve önümüzdeki hafta memleketimizin en güzel manevi havaları yaşanacak.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hümeyra KARADAĞ Arşivi