Derman isteyene şifa dağıtıyoruz
Konyaspor, tam nefes alacağı haftalara girdi yukarıya doğru tırmanışa geçecek dediğimiz anda o hastalıklı günlere geri döndük.
Hem Ankaragücü, hem de Sivasspor maçında sergilenen futbol tam bir hayal kırıklığı.
Tamam, eksikler nedeniyle kadro kurmakta zorlanıldığı çok net ama bu silik futbolu sadece ‘eksikler çok söylemleri’yle geçiştiremeyiz.
Tıpkı geçtiğimiz sezonun büyük kısmında olduğu gibi anlamsız bir ruhsuzluğa büründü takım..
Anlamak gerçekten çok güç.
Sivasspor maçında da golü yiyinceye kadar kabuğunu kıramayan bir yapı vardı sahada.
61’de yenen golün ardından ise şuursuz baskı sadece yerle bir olan istatistikleri biraz değiştirmeye yetti.
Tam bir işkenceydi Konyaspor-Sivasspor maçı..
Başından sonuna kadar zevksiz, heyecansız, pozisyonsuz bir kör dövüşü izledik adeta..
Allah’tan rakipte maçın büyük kısmında bizim bal yapmaz arı misali olan görüntümüze ayak uydurdu da sonu felaket olabilecek bir soncu görmedik.
İyi ki rakibimiz Sivas’mış dedim maçı takip ederken.
Pazartesi gecesi çok daha diri bir rakiple karşılaşmış olsak tarihi bir hezimet yaşayabilirdik.
Evet ligde kötü günler geçiren takımlara derman olma özelliğimizi sürdürüyoruz.
Bir önceki hafta 9 maç kazanamayan Ankaragücü’ne can verdiğimiz gibi 7 maçtır kazanamayan Sivasspor’un da ilacı olabildik.
Yarınki rakibimiz ise Kayserispor..
Tıpkı Ankaragücü ve Sivasspor gibi galibiyet hasretiyle yanıp tutuşuyor ve can suyu arıyor.
Onlar da 8 maçtır kazanamıyor.
Umarım Kayserispor’u da hayat öpücüğü vermeye gitmiyoruzdur.
İyi futbol oynadığımız dönemlerde nasıl İsmail Kartal’ı tebrik ettiysek, şimdi de İsmail hocadan hesabı soruyoruz.
Hocam eksik-gedik kimse dinlemez.
Bu işin faturası sana çıkar.
Sorun sadece yenilmekte değil.
Herkesin isyan ettiği şey takımın bu kadar isteksiz oluşu..
Bundan çok daha kötü durumdaki Konyaspor’un geçtiğimiz sezonun son haftalarındaki kazanma isteğini görmek istiyoruz.
O tekmeye kafa koyan futbolcuları, kazanamayınca hocasının yakasına yapışacak kadar hırslanmışları görmektir arzumuz.
Bu hırsı, mücadele gücünü ve inanmışlığı verecek tek isim sensin.
Umarım Kayserispor maçı farklı olacak.
Bazı eksiklerin de takıma dönmesini beklediğimiz zorlu mücadele alınacak iyi bir netice son 2 haftanın üzerini örtecektir.
Aslında bugünkü yazımda ağırlığı Konyaspor Futbol Akademisi’ne vermek istemiştim.
Ama Sivasspor maçı değerlendirmesi buna engel oldu.
Yine de değinmeden geçemeyeceğim.
5 yıl öncesinden ekilen tohumlar yeşermeye başladı şükürler olsun ki..
Bir önceki yönetimin başlattığı, mevcut yönetimin ise büyük yatırımlarla adeta bir futbolcu fabrikasına dönüştürdüğü altyapımız yüzümüzü güldürmeye başladı.
Taner Ay’ın öncülüğünde çok değerli altyapı hocalarının elinde filizlenen altyapı oyuncularımız yavaş yavaş A takımla boy göstermeye başladılar.
16 yaşında formayı kapan ve Konyaspor tarihine adını yazdıran Ahmet Karademir’i, Şener Kaya (17), Ali Karakaya’ya (18), İzzet Karaboğa (17) ve Emre Pehlivan (17) izlemeye başladı.
Sabır gösterildikçe de bu gençlerin büyük işler yapacaklarına ve kulübün geleceğini kurtaracaklarına inancımız tamdır.
Futbolda dışa bağımlılığı azaltmak isteyen yeşil-beyazlı kulübün, ‘Konyaspor Futbol Akademisi’ çatısı altında oluşturduğu dev altyapı hamlesinin meyvelerini vermeye başlaması geleceğe dair umutlarımızı artıyor.
Emeği geçen tüm ekibe ve bu oluşuma büyük destek veren yöneticilerimize şükranlarımızı sunuyorum.
İnşallah gelecek sizin olacak gençler..
***
Son sözümüz ise dün aramızdan ayrılan Özkan Sümer hocamız için olsun.
Konya’da iki farklı dönemde teknik adamlık yapmış ve Türk futbolunun efsanesi olan Özkan Sümer’i kaybetmenin üzüntüsünü yaşadık.
Konya’da özellikle Konyaspor’un başındayken yaşanan ilk şampiyonluğun mimarıydı.
O dönemi tribünden takip etmiş yeni yetme bir Konyasporlu olarak benim ilk efsanemdi Özkan Sümer..
Allah mekanını cennet etsin..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.