Başarı… Kimi için erişilmez kimi için vazgeçilmez kimi için de ondan başka bir şey düşünülemez. Elbette herkes başarılı olmak ister. Mükemmele ulaşmak ister ancak insan kapasitesi sınırlı ve herkesin yapabilecekleri bellidir. Bazı şeyleri iyi yaparsın bazı şeyleri orta halle bazılarını da hiç yapamazsın. Ne var ki bizim toplumumuz yetenek, IQ, kapasite, eğilim vs. kriterleri es geçerek başarıya odaklanıyor. Herkes çocuğunun en başarılı olmasını istiyor. Sınıfta en iyi olsun, sınavda en iyi olsun, sosyal alanda en iyi olsun, iş yaşamında en iyi olsun… tamam olsun bu güzel de o çocuğun tek derdi başarı mı? Kimse onun mutlu olmasını neden istemiyor. Belki aşırı ders çalışmaktan haz almıyor. Belki sinemaya, futbola vs. giderek mutlu olacak. Ama yok “benim çocuğum en iyi olmalı!”

İşte bizim en büyük yanılgımız burada. Hep en iyinin peşinde koşuyoruz. Oysa mutluluğun peşinde koşsak zaten başarı da kendiliğinden gelecek. Çocuğumuz yetenekleri ve hayalleri doğrultusunda bir yola girse o da mutlu olacak biz de.

Oysa zamane velileri çocuklarına aşırı bir baskı yapıyor. Sanki kendileri hep en iyişmiş, en mükemmelmiş bütün derslerinden 100 almış gibi çocuklarına korkunç bir baskı yapıyorlar.

Başarıya giden yollar belli. Öncelikle her şey niyetle başlar. Ne istediğimizi bilmeden, nereye gittiğimizi anlayamayız. Bu yüzden başarı yolculuğunun ilk ve belki de en kritik adımı; net, ulaşılabilir ve anlamlı hedefler belirlemektir. Ne diyorduk, “Başlamak bitirmenin yarısıdır.” O yüzden önce samimi bir niyet sonra “bismillah” deyip yola çıkmak.

Ne istediğini bilen ve bir yola çıkan insan bu yoldaki engelleri aşacak da azma sahip olmalıdır. Başarıya giden yola güller serilmez elbet, bu yolda dikenler de taşlar da olacaktır. Mühim olan o inanç ve azim iradesini ortaya koşup engelleri aşmak. Yılmadan ilerlemek…

Tabii bir de iştah lazım. Bilgiye aç bir birey bu açlığını gidermek için öğrenme isteğini ortaya koyacak ve gerekli bilgi tedariğini sağlayacaktır. Bazen de başarı ciddi risk almayla olur. Bunun için de konfor alanımızı terk etmekten cesaretli adımlar atmaktan korkmalıyız. Zafer korkakların değil cesurların hakkıdır.

Bütün bunların ışığında başarının anahtarı da kuşkusuz plan ve programdan geçer. Hayatın her alanında bir sistemimiz, düzenimiz, planımız olması gerekir. Geminin sağ salim limana ulaşması için rotaya, pusulaya ihtiyaç var.

O halde başarı yolculuğunuz hayırlı olsun… Her şey gönlünüzce olsun…