Sahneye düşen ışık, sadece bir gösterinin değil, görünmeyenlerin görünür olduğu bir dünyanın başlangıcıdır.

2013 yılında kurulan Fars Organizasyon, Adana’dan yükselen bu ışığı engelli bireylerle birlikte büyütüyor.

Organizasyon, özellikle engelli bireylerin yer aldığı tiyatro projeleriyle farkındalık yaratmaya önem veren bir grup.

Onların tiyatro gösterileri sadece alkış için değil; önyargıları parçalamak, eşitliği sahneye taşımak için var. Her proje, sanatın yalnızca yetenek işi değil, aynı zamanda cesaret işi olduğunu yeniden hatırlatıyor.

Bu sahnede Hüseyin’in gözlerindeki ışık, Asena’nın n sesiyle kurduğu dünya, Mehmet’in ayakta alkışlanan tiradı, sıradan bir gösteriyi çoktan aşmış durumda. Her biri, engelin tanımını yeniden yazıyor. Seyircinin karşısına çıkan bu isimler, “başarmak” kelimesine yüklediğimiz anlamları sorgulatıyor. Çünkü onlar sadece rol yapmıyor, varlıklarıyla anlatıyorlar: Sahne, herkese açık olmalı.

İzleyici koltuğunda oturan biri için bu oyunlar yalnızca bir saatlik bir zaman dilimi değil. Bu gösteriler, izleyenin zihninde yeni sorular, yeni pencereler açıyor. Engelli bireylerin sanatla, özellikle tiyatroyla kurduğu bu bağ, bir “başarı hikâyesi” değil; olması gerekenin hayat bulmuş hâli.

Bir diğer önemli husus da şu: Oyunlarda yer alan bireylerin her biri, yetenekleri ve azimleriyle sanatın sınır tanımayan gücünü temsil ediyor. Ayrıca, bu oyunlardan elde edilen bazı bilet gelirleri rehabilitasyon merkezlerine ulaştırılarak, daha fazla bireyin sanatla buluşması sağlanıyor.

Bu yazı, yalnızca sahnede parlayanlara değil, arkadaki emeği görünür kılmak için de yazıldı. Fars Organizasyon’un kurucularına, eğitmenlerine, sahne arkasında günlerce çalışan ekibe, bu sürece gönül veren herkese içten bir teşekkür borcumuz var. Onlar sayesinde engelli bireyler sadece seyirci değil, anlatan, dönüştüren, ilham veren özne hâline geliyor.

Ve belki de en önemlisi şu: Sahneye çıkan her Selim, her Yunus, her Rıza; henüz değil izleyici olarak bile sahneyle tanışmamış yüzlerce engelli bireye sessizce şunu söylüyor: “Sen de yapabilirsin. Engelli olmak engel değildir.”

Bu cesur perdeyi açtıkları, ışığı içeriye değil, doğrudan sahnenin ortasına taşıdıkları için Fars Organizasyon’a yürekten teşekkür ederiz.

Kalın sağlıcakla.