Anlaşılan o ki bu sezon ne rahat maç izleyebileceğiz, ne de hesapsız günlerimiz geçecek.

Yine başladık..

O kazanırsa şöyle olacak, bu kaybederse böyle olacak demeye..

Senaryonun 2 sezon öncesinden farklı olmadığını gözlemliyorum.

Kadro kalitesi düşük, oyun istikrarını bir türlü yakalayamayan, sahada futbol adına hiçbir güzelliği göremediğimiz, hatta birçok maçta utandığımız, ne olduğu belli olmayan bir taktik kurgusu olan bir takım izlemeye mahkum olduk. 

Sezon başından beri hep umut aşılamaya ve bu günlerin sona ereceğine olan inancımla da sabırlı olmaya davet ettim okuyucularımı.

Ama olmuyor.

‘Eldeki malzeme bu ne yapacaksın?’ demekte sorunu çözmüyor.

Sorun belli, çözüm belli..

Ara dönemde yapılacak yerinde takviyelerle kadro kalitesi sorunu kısmen de olsa ortadan kaldırılabilirdi.

Peki biz ne yaptık?

Thuram ve Guilherme transferleriyle mevcut kadro kalitesini artırmaya çalıştık.

Hadi Thuram’ı anladıkta sol bek transferinin acelesi veya önceliği neydi?

Hem limit sıkıntısı yaşıyoruz, hem de limitimizi gereksiz mevkilere transfer yaparak harcıyoruz.

Gerçekten ilginç bir durum.

Takımda oynayabilecek düzeyde bir sağ bek varken, 3.bölgede büyük sıkıntı gözükürken ve sol bek mevkisinde bolluk yaşanırken bu nasıl bir transfer politikasıdır ki 5.sol beke imza atılıyor.

Şimdi diyecekler olabilir; Zuta, Opanasenko ve Ferhat gidecek..

Hani nerede gidecek kardeşim..

Zuta ve Opanasenko (sağ bek olan ancak bize sol bek olarak satılan) bu takıma geldiği günden beri kaç resmi maça çıktı.

Yazıktır günahtır boşa akıtılan Eurolara..  

Cuma gününe kadar süremiz kaldı.

Bu takıma bu kısa süre içerisinde de transfer hamlesi yapılamazsa veya yapılan transferler mevcutların gölgesinde kalırsa yemin ediyorum işimiz çok zor.

Galatasaray maçında hiçbir bahanenin arkasına sığınmaya gerek yok.

Hakemin niyeti, Galatasaray’ın kadro maliyeti, havanın soğukluğu, paranın olmayışı, bunlar bizi doğruya götürmüyor.

Yediğimiz gollere bir bakın Allah’ınızı severseniz.

Süper Lig takımına yakışıyor mu?

Ligden düştü gözüyle baktığımız Ankaragücü ve Kayserispor bile bizden daha canlı ve istekli mücadele veriyor. 

Bu işin şakası yok.

Transferde son günleri iyi değerlendirip gerekeni yaptık yaptık yoksa sezon sonunda kafamızı duvara çok vururuz ama iş işten geçmiş olur.