Çocuk eğitiminde gözden kaçırabileceğimiz bir takım hususları, spot olarak ve klişe halinde sizinle paylaşmak istedim.

            Çocuğunuz önündeki yemek yemekte zorlanıyorsan, onu mecbur etmeyin. Ona şöyle diyebilirsiniz yarısını yiyebilirsin. Belki yarım tabak eksik yer ama uzlaşma denilen harika şeyi öğrenir.

            Çocuğunuz herhangi bir şeyden korkuyorum diyorsa, “Bunda ne var korkacak diye’” azarlamayın. “Demek korkuyorsun” diyerek çocuğunuza sarılın. Göreceksiniz hem korkusunu anlatacak, hem de onu yenme şansı artacaktır.

            Çocuğunuzun duygularını asla karşı çıkmayın. Düşüncenin yanlışı doğrusu olabilir, ama duygunun doğrusu yanlışı olmaz.

            Çocuğunuzu yargılamadan dinleyin. Eğer dinlemiyorsanız bir süre sonra onun da sizi dinlemediğini fark edersiniz.

            Çocuğunuza aferin demekte cömert olun, onun bir seçim yapmış olmanızın bir önemi yoktur. Ona da bir seçme hakkı verin ve her zaman doğrularını yakalayın. Çocuğunuzu övmekten ve şımartmaktan çekinmeyin. Şımaran çocukları hayat bir şekilde hizaya sokar. Takdir edilen çocuklar, anne ve babalarını ve arkadaşlarını takdir etmeyi öğrenir.

            Çocuğunuza öğüt vereceğinize örnek olun.

            Herhangi bir konuda, anne baba daima aynı tarafta olmalıdır. Böylece çocuk anne babanın zaaflarından yararlanmak gibi bir yola başvurmayı öğrenmez.

            Çocuğunuzun mizacından memnun değilseniz, kendinizin ve eşinizin aynı yaştaki durumunu soruşturun. Şaşılacak benzerlikler bulacaksınız.

            Beş yaşından başlayarak çocuğunuz da günlük program yapın. 8 yaşında başlayarak programda onun fikirlerine önem verin. On yaşından başlayarak bırakın programını kendisi yapsın.

            Nasıl olsa anlamaz diye çocuğunuza doğru bilgi vermemezlik etmeyin. Bunu onun iyiliği için yapıyorum deseniz ve gerekçelerin arkasına sığınsanız bile kaybolan güven geri gelmez,

            Çocuğunuz akıl vermeyin, başkalarına benzemesini beklemeyin, ciddiye alın, fikrini sorun. Lütfen ile konuşun, utandırmayın, duygudaşlık (Empati) kurun, hayallerini sorun. Zevklerini sorun, inatlaşmayın. En önemlisi yüreklendirin ve onları kucaklayın. Sevgiyle kalın ...(Kaynak: Ana_Baba El kitabı Acar Baltaş ve aynı kitaptan esinlenmiştir.)