Saygıdeğer okurlarım;

Takvim yaprakları temmuz günlerini gösterirken yaz ayları artık kendini iyiden iyiye hissettirmeye devam ediyor. Sosyal bir aktivite olarak bu sıcak güleri seyahat ederek, bir şehrin güzelliklerini keşfederek il, ilçe, köy ya da kasaba demeden seyahat ederek daha verimli bir şekilde değerlendirebiliriz.

Mesela uzak diyarlarda bulunan büyüklerimizi ziyaret ederek, onların hayır dualarını alarak, onları mutlu edebilmek gerekir.

Yaşadığımız şehrin il ya da ilçenin tarihi yapılarını ziyaret ederek kültürel miraslarını inceleyerek bu konuda daha detaylı bilgi sahibi olarak bu günleri daha verimli bir şekilde değerlendirebiliriz.

Biliyorsunuz yaz aylarında ülkemize yurt dışından seyahat etmek için sayısız ziyaretçi akını olmaktadır. İstanbul'dan Antalya'ya Antalya'dan Konya'ya Konya'dan daha adını sayamadığımız ile ilçeye memleket ya da diyara seyahat eden yerli ve yabancı tatilciler hem yılın yorgunluğunu atıyor hem de yeni yerler keşfetme şansını buluyor.

Tabi bu dönem bir de yurt dışında, gurbette yaşayan memleket hasretiyle kavrulan akraba ve arkadaşlarımızla hasret giderme dönemidir. Su misali akıp gidecek seyahatleri için yurtdışında yaşadıkları ülkelerden harekete geçen vatandaşlarımız yavaş yavaş sınırı geçmeye başladı. Olar için sılai rahim dönemi, esnaf için bereket, buradaki aileleri için vuslat günleridir bu günler.

Unutmadan söyleyeyim ki kadim şehir Konya’mız yaz aylarını ve yaz günlerini daha verimli bir şekilde değerlendirmek için keşfetmeye değer bir memlekettir. Yerli ve yabancı konukların hatta Konya’da yaşayanların Konya’yı da etraflıca keşfetmelerini arzu ediyoruz.

Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumî’nin diyarı Şemsi Tebrizi’yi unutmamalı…

Doğanın güzelliğini Meram Dutlukırı Millet Bahçesinde bulmalı…

Karatay Lavanta Bahçesine mutlaka uğramalı...

Selçuklu Kelebekler Vadisi de ziyaretlerimiz arasında muhakkak yer almalı…

Burası Mevlana Celaleddin-i Rumî’nin diyarı Kadim Şehir Konya

Gelmeli görülmeli ziyaret edilmeli mutlaka…