Kurban bayramına denk gelen günlerde MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Ülkü Ocaklarını ziyaretinde görüntülenen ve medyada da yer alan harita komşumuz Yunanistan’da gündemi alt üst ederken, Avrupa’da da birçok lideri uykusuz bıraktı.

Denizlerdeki Misak-ı Millimiz başlıklı haritada Ege’deki adaların Türkiye’ye dâhil edilmiş hali yer almaktaydı. Yani yaklaşık 120 yıl öncesi resmedilmişti. Bu da Yunan tarafına kan kusturmaya yetti de arttı. Aslında bu harita Türkiye’ye kalan mirasın bir bölümünü gösteren belgeydi. 650 yıllık Osmanlı hinterlandı, doğal olarak, Türkiye’nin ilgi alanıdır. Türkiye bu bölgeler ve civarında çeşitli şekillerde kendini göstermektedir. Gerek askeri üsleri gerekse sivil toplum kuruluşlarıyla Türkiye bölgedeki varlığını sürdürüyor.

Karabağ tezkeresinin meclisten geçmesinden sonra Türkiye’nin yurt dışında askerî varlık gösterdiği ülke sayısı 15'e yükselmişti. Türkiye, ABD'den sonra yurt dışında en aktif olan ikinci orduya sahiptir.

Afganistan, Bosna Hersek, Kosova, Arnavutluk, KKTC, Katar, Irak, Suriye, Lübnan, Somali, Mali, Sudan, Orta Afrika Cumhuriyeti ve Libya'da görev yapan TSK'nın bu ülkelerin çoğunda askeri üssü bulunurken, bazı ülkelerde de Mehmetçik uluslararası barış gücü içerisinde görev yapıyor.

Türkiye uzun zamandır yabancı ülkelerde asker bulundururken, bunların bir kısmı muharip kuvvetlerden oluşuyor. Ancak büyük çoğunluğu bulundukları ülkelerin ordularına eğitim vermek için görev yapıyor.

Türkiye’nin yurt dışındaki en büyük askerî üssü, stratejik açıdan önemli bir nokta olan Somali'dedir. Başkent Mogadişu'da bulunan bu üste Mehmetçik, Somali ordusuna eğitim desteği sağlıyor. TSK, Libya'da ise kurumsal bir ordu oluşması için eğitim ve danışmanlık hizmeti veriyor. Türkiye'nin bazı ülkelerde barışı koruma misyonu da var. Bu kapsamda Türk ordusu, NATO ve BM bünyesinde en aktif rol oynayan ordulardan biridir.

Türk askeri; Afganistan, Mali, Orta Afrika Cumhuriyeti Arnavutluk, Lübnan, Bosna Hersek ve Kosova'da barış gücü olarak görev yapıyor. 2017 yılından beri Katar'da Türk askeri görevlendirilirken, Türkiye'nin bu ülkede iki askeri üssü bulunuyor.

1974'te gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekâtı'ndan bu yana Türkiye, KKTC'de asker bulunduruyor. KKTC'deki Türk askerinin 40 bin civarında olduğu belirtilmektedir.

Türkiye Antartika’da bilimsel çalışmalar için bir üs kurmuştur. Burada bilim insanlarımız birçok konuda araştırmalar yapmaktadır. Türkiye Güney Kutup dairesinde bilimsel üssü bulunan birkaç ülkeden biridir.

Sudan, Somali, Etiyopya, Kenya, Tanzanya, Mozambik, Mali ve Cibuti başta olmak üzere bir dizi ülkede 40 milyon dönüm araziyi yüz yıllığına kiraladığı ve bu bölgelerde tarım yaptırıldığı da unutulmamalı. Bunlar da bahsettiğimiz büyük resmin parçalarından bir bölümüdür.

Bunların dışında başta Sadat olmak üzere kimi özel kuruluşlarımız, dost ve müttefik birçok ülkenin subay ve polislerini eğiterek, ordularını yeniden şekillendiriyor. Bu noktada kimilerinin aklına; “Peki, CHP genel başkanı hangi nedenlerle Sadat’ın önüne giderek şov yaptı? Bu ne anlama geliyor?”soruları gelebilir. Türkiye’nin yurt dışında ve özellikle Osmanlı hinterlandında yaptığı çalışmalar, dost ve kardeş ülkelerdeki faaliyetleri acaba kimleri rahatsız eder? Kimlerin bu hamleler yüzünden menfaatleri zarar görür? Bu soruları da biz soralım. Ancak cevapları herkes kendi vicdanında ve zihninde versin!

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tüm bu faaliyetleri ve daha fazlası Türkiye’nin Yükselen gücünü destekleyecek hamlelerdir.