Dilanur Betül Devir

Dilanur Betül Devir

Kalpler Arasında Köprü Kurmak Lazım

Kalpler Arasında Köprü Kurmak Lazım

Malum yılın son ayına girdik ve herkes şimdiden yeni yıl hediyeleri için araştırmaya başladı. Toplumun belli bir kesimi karşı çıksa da yeni yıl öncesi sevdiklerine hediye almak isteyen milyonlarca insan var.

Elbette hediyeler, insan ilişkilerinde özel bir yer işgal eder. Bir hediye, sadece maddi bir değere sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda derin duyguların, sevginin ve düşüncenin bir ifadesidir. Hediyeleşmek, sadece bir eylem değil, kalpler arasında özel bir köprü kurma şeklidir.

Bir hediye vermek, karşınızdaki insanın sizin için ne kadar değerli olduğunu ifade etmenin bir yoludur. Bir sevdiklerinize, dostlarınıza veya ailenize hediye vermek, onlara duyduğunuz sevgi, saygı ve minnettarlığınızı ifade etmenin güzel bir yolu olabilir. Ancak hediyeleşmenin gerçek güzelliği, karşılıklı beklenti olmaksızın, sadece sevgi ve iyilik duygularıyla yapılan bir jestte yatar.

Hediyeler, sadece özel günlerde verilen nesneler değildir. Bir gülümseme, içten bir tebessüm, zaman ayırmak veya anlayış göstermek de birer hediye olabilir. Bunlar, kalpler arasında köprüler kurar, duyguları ifade etmenin farklı yollarıdır ve en önemlisi, bu jestlerin değeri karşılıklı olarak anlaşılır. Hediyeleşmek, sadece maddi bir boyutu olan bir alışveriş değil, duygusal bir bağ oluşturma sürecidir. Bir hediye, karşınızdaki insanın sevdiği bir şey olabilir ancak asıl önemli olan, o hediyenin içinde taşıdığı samimi duygu ve düşüncedir. Hediyelerin en değerlisi ise kuşkusuz zamanın, sevginin ve anlayışın bir ifadesidir. Karşılıklı olarak hissedilen bu duygular, daha derin ve anlamlı bağlar oluşturur. Bir hediye, sadece bir eşya değil, karşınızdaki insanın değerini anlatan bir hikayedir.

Unutmayalım ki, en değerli hediyeler, kalpler arasında kurulan samimi bağlardır. Hediyeleşmek güzel ama bunun kendi örf ve değerlerimiz çerçevesinde olmasına dikkat etmeliyiz. Sevdiklerimize hediye almak için yılbaşı ya da doğum günü gibi özel günleri ya da anneler günü, babalar günü, sevgililer günü gibi sonradan ve benim tamamen ticari zihniyet ile ortaya çıkarıldığına inandığım günlerde değil, arzu ettiğimiz, içimizden gelen, imkanımızın olduğu her anı değerlendirmeliyiz.

Unutmayalım hediyenin büyüğü küçüğü olmaz. Ne demiş atalarımız; çam sakızı çobanın armağanı…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dilanur Betül Devir Arşivi