Semahın Döngüsü: Kalbin Sesi
Alevi-Bektaşi kültürü, Anadolu topraklarında yüzyıllardır kültürel değerlerini ve inanç sistemini koruyarak günümüze kadar varlığını sürdürmüş bir toplumdur. Yaşadığı uzun zaman diliminde, siyasi, dini ve toplumsal baskılara maruz kalmasına rağmen kutsal değerlerini ve kültürel mirasını muhafaza ederek, sözlü kültür geleneği ile aktarmayı başarmıştır.
Bir Alevi cem evinde semaha tanık oldunuz mu hiç?
Müziğin ritmi ile ruhların manevi bir yolculuğa çıktığı bir an… Bu sadece bir dans değil. Bu, aşkın ritüeli. Bu, binlerce yıllık değerlerin müziğe, harekete, kalbe dökülüşüdür.
Kadın ve erkeklerin eşit sayıldığı bu dansta, her biri yerden göğe bir iletişim kurar gibi. Kadınlara göğü selamlarken, erkekler elleri yerde kadınları korurcasına, gözleri kapalı ama gönül gözleri açık.
Sanki, evrenin ritmini keşfetmişler ve kendilerini o ritme bırakmışlar. Alevilik ’te semah, sadece bir gelenekten ibaret değil. O, Hakk’a yürüyüşün, insan-ı kamil olma yolculuğunun bir parçası.
Dönmek, evrenin ritmine karışmak…Tıpkı Mevlevilikte olduğu gibi ama daha halktan.
Ve müzik… O bağlama sesi!
Tıpkı Mevlevi geleneğindeki Ney gibi, Alevi geleneğinde de bağlama kutsal bir enstrümandır.
Sazın tellerinden Hakk’ın sözü akar. Pir Sultan Abdal’dan Nesimi’ye, Kul Himmet’ten Dertli Divani’ye kadar ozanlar, bu toprakların değerlerini bağlamaya, söze dökmüştür.
Bugün hala bu gelenek yaşatılmaktadır. Özellikle bazı müzisyenler, bu kültürü modern dünyaya tanıtmakta ve yüceltmektedir.
Erkan Oğur, Musa Eroğlu, Arif Sağ, Sabahat Akkiraz gibi daha pek çok isimin eserlerinde hem halkın sesini, hem de Hakk’ın sesini duyabilirsiniz. Bağlamalarında sadece notaları değil, geçmişten gelen öğretileri ve maneviyatı dinlersiniz.
Bir dönüşümün sergilendiği Semah dansında amaç; arınmak, Allah’ a yaklaşmaktır. Bu amacın doğrultusunda gelişen bu müzik kültürü, hem bağlamanın usta ellerde değer kazanmasına sebep olmuş hem de bu değerlerin günümüze kadar varlığını korumasını sağlamıştır.
Anadolu’nun her köşesi tarih ve kültürel değerlerle doludur. Bu değerler, tıpkı toprağın derinliklerinde saklı bir maden gibidir… El emeğiyle ve sabırla işlendiğinde ışığını bulur; parladıkça, etrafını da aydınlatır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.