BURUK BİR SEVİNÇ
İstanbul’da yaşanan patlamada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza da acil şifalar dilerim. Böyle bir günde her ne kadar futbolu yazmak, konuşmak zor olsa da işimizin gereği bunu yapmakla yükümlüyüz…
Konyaspor Kayseri deplasmanına cezalı İkpeazu ve Adil’in yanı sıra sakat olan Cekici ve Muhammet’ten yoksun gitmişti. Geçtiğimiz sezon birçok gol varyasyonu ve farklı rotasyonu olan Konyaspor’da, bu yıl eksilen oyuncuların yerini doldurmakta zorlandı. Bununla birlikte cezalı ve sakat oyuncular olması, oyun anlamında İlhan hocanın elini ciddi manada zora soktu. İşin psikolojik boyutunda maç kazanamama durumu da işleri karmaşık bir duruma sokmuştu. Kayseri cephesinde ise son dönemde oyun olarak ve skor olarak bariz bir yükseliş vardı. Çağdaş hocanın Konyaspor’un pas oyununu engellemek için bariz bir şekilde 2 konuya özellikle çalıştığını fark ettim. Kaleden başlayan atakları engellemek için hücumsal pres ve bağlantılarda kilit rol oynayan Amir’e özel markaj yapmak. Aslında sadece bu şekilde oyunun ilk bölümünde, Kayseri ekibi topa yüzde 70’lerde sahip oldu. Topa sahip olmayı seven ve bunu kabul ettiren Konyaspor bu sezon belki de ilk kez bu duruma düştü. Konyaspor ise zorunlu olarak uzun topa yöneldi. Kayseri’nin duran toptan attığı gole, 1 dakika içinde reaksiyon gösterip, yine duran toptan golü bulmak çok önemliydi. 2.gol ile birlikte Konyaspor tamamen skoru korumaya yönelik bir anlayışa psikolojik olarak büründü. Tam da burada maçın hakeminin eleştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Süper Lig’de maç yönetmek için bu kadar kötü performans neredeyse görmedim. Sadece bir takıma değil 2 takıma karşı da son derece hatalıydı. Pozisyon almada, pozisyon süzmede, oyuna müdahale etmede ciddi manada sorunları var. Uzun zamandır bu kadar oyunun dışında karar veren hakem görmemiştim. Her 2 takım adına da özellikle ikili mücadelelerde, bir tane hakkaniyetli kararını görmedim. Hemen hemen her karar tartışmaya açıktı. Kayseri takımı ikinci yarının başından itibaren, anlamsızca haddinden fazla gergindi. Oyuncuların maç içindeki reaksiyonu bunu çok açık gösterdi. Son bölümde Guilherme’ye taç atışına engel olan taraftarların yaptığı yanlış olsa da burada aslan payı hakemin, böyle bir gerginlikte oyuncu değiştirmek için oyunu durdurması hata, Bytyqi’e deplasmanda sahaya maddeler yağarken, yakın taraftan çık diyerek, sanırım daha rahat yabancı madde atmaları için böyle bir uygulama yaptı. Çok ama çok saçmaydı. Oyuncular bu tutumlar yüzünden gereksiz elektriklendi. Öte yandan Çağdaş Hoca dersine çok iyi çalışmış, oyunun büyük bölüme oyuna hükmettiler. Oyun olarak rakip daha ön planda olsa da Dünya Kupası maçları nedeniyle verilecek araya galip gelmek önemliydi.
Bu arayı en iyi şekilde değerlendirip, özlediğimiz oyunu, skoru ve performansları izleyeceğimizi düşünüyorum. Bu terör saldırısından dolayı buruk bir sevinç oldu, hatta sevinemedik dersem yanlış olmaz. Allah tüm terör örgütü üyelerinin ve destekçilerinin ayrı ayrı belasını versin.
Günün sözü; Sahipsiz vatanın batması haktır, sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır. Kahrolsun terör ve sempatizanları, ciğersizler ancak masum insanlara kalleşçe zarar vermeye gücünüz yeter…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.