Kim demiş erkekler ağlamaz, ayıp diye. Hangi yaşta olursa olsun insan olmanın onurunu taşıyan her birey gibi bende ağlamaktan başka çare bulamıyorum. Etrafımızda olan biteni gördükçe, duydukça, seyrettikçe, yaşadıklarımızın bazılarına üzüldüğüm için, bazılarından da mutlu olduğum için, ama tamamında da elimizden bir şey gelmeyen hadiseler yüzünden içine düştüğümüz çaresizlikten ağlamak istiyorum.

Üzüntüden ağlamak istiyorum:

• Yer yüzündeki varlığının tamamı topu topu 1 gr olan bir virüsün dünyayı esir aldığını gördükçe,
• Sanayide ve teknolojide bu kadar ileri gidilmesine rağmen en gelişmiş sanılan ülkelerin dahi bu işe bir çözüm bulmalarının en az 1-2 yıl geçmesi gerektiğini düşündükçe,
• Her akşam korona virüs özel programlarını seyrettikçe ve bu konuda ne kadar çaresiz olduğumuzu duydukça,
• Her branştan bilim adamının ağzını her açtığında en bilgili benim edalarını ve umut aşılamaktan uzak üst seviyeden konuşmalarını seyrettikçe,
• Ekmek peşinde koşan anne ve babaların, işsiz kalan gençlerin, İŞ Kur, PTT, banka, kuyruklarındaki çaresizliklerini gördükçe,
• Televizyonlarda konuşanların tamamının tüm yükü vatandaşın sırtına atıp aman önlemlerde önlemler diye suçlamalarını üzerime aldıkça,
• Önce üç belirtiden söz edip sonra baş ağrısından tutunda kalp krizine kadar bütün semptomların koronaya işaret olabileceğini dinledikçe,
• Aman bu devirde hastaneye gitmek olmaz düşüncesiyle en ufak bir şikâyet de dahi evde hasta olmamak için birbirimizin gözüne baktıkça,
• Söylenen tedbirlerin alınan önlemlerin ne kadar daha süreceğine de virüsün karar vereceğini düşündükçe,
• Balkonlardan veya pencerelerden uzanmış büyüklerimizin neden bizi buraya hapsettiniz bakışlarındaki çaresizliği izledikçe,
• Evlerde hapsolan çocukların ve gençlerin sanal aleme mahkûm edilip, yalnızlaştıklarını düşündükçe,
• Ezan sesini duyup da camilerde saf tutamayan, mescitlere gidemeyen müminlerin çaresizliğini gördükçe,
• En önemli korunma aracı olan maskeye ulaşmak, maske temin etmek işinin hala daha çözülememesi nedeniyle bugün de nereden maske bulacağım diye aramaya başladıkça,
• İktidarın doğru yaptığı işleri, kurulmuş saat gibi mutlaka eleştirmesi gerekiyor anlayışıyla laf yetiştiren muhalefet partileri sözcülerin durumunu gördükçe,
• Vatandaşın yararına olan işlerde doğru da söylese sırf muhalefet partili söylüyor diye iktidarın uyarı ve önerileri dikkate almadıkça,
• İçinde bulunduğumuz mübarek aylarda bizi yönetenlerin hayırda yarışacaklarına, hayır yapanların birbirini suçlamaları devam ettikçe,
• Kısacası birbirimizi üzmek için gerçekten “Biz Bize Yettiğimiz” olaylara şahit oldukça,

Üzüldüğüm için ağlamak istiyorum.

Mutluluktan ağlamak istiyorum:

• Ülkemin sağlık çalışanlarının bilgi birikimleri ve öz verili çalışmalarını gördükçe,
• Sağlık Bakanımız Sayın Dr. Fahrettin KOCA’nın açık, şeffaf ve bilimsel verilere dayalı süreç yönetimine duyduğum güven arttıkça,
• Altmıştan fazla ülkeye sağlık yardımında bulunan bir ülkenin vatandaşı olmanın verdiği gururla etrafa bir başka baktıkça,
• Her gün binlerce iyileşmiş hastanın alkışlar içinde taburcu olduklarını gördükçe,
• Ülkemde bu kadar bilgili bu kadar donanımlı bir sağlık ordusunun yanımızda olduğunu hissettikçe,
• Ülkemizin geleceğinde artık sadece siyasilerin değil, bilim adamlarının da söz sahibi olması gereğinin anlaşıldıkça,
• İnsan hareketliliğinin kısıtlanmasından sonra doğanın kendini yenilemesinden ve arınmasından, havamız temizlendikçe, kuşlar özgürce uçtukça,
• Alınan önlemlere uyan vatandaşlarımızın titizliklerine ve birbirlerini uyarmalarına şahit oldukça,
• Her şeye rağmen mübarek aylarda hayır sahibi isimsiz kahramanların varlığını hissettikçe,
• İnsanların dünyanın sadece kendileri için yaratılmadığı, bu dünyada diğer canlıların ve doğal güzelliklerinde yaşama ve yaşatılması gerektiği kavramış olmalarını düşündükçe,
• Kendilerini dünyanın tek hâkimi sanan koca koca ülkelerin bir virüs karşısındaki çaresizliklerini izledikçe,
• Bir olmak bir arada olmanın eşimize dostumuza sarılmanın, sevgimizi göstermenin ne kadar önemli bir haslet olduğunu bir kez daha toplumumuz öğrendikçe,
• Ve en önemlisi olan bitenin mutlak hâkimi Yüce Allah (c.c) olduğu gerçeğinin bir kez daha insanoğlunun anlamasına vesile olan hadiseleri gördükçe,

Duyduğum mutluluktan ağlamak istiyorum.

Ağlamak ayıp değil, insan çaresiz kaldı mı elinden bir şey de gelmiyorsa rahatlamanın en kolay yolu göz yaşı dökmek, ama yine de sizin yüzünüz hep gülsün inşaAllah. EVDE KALIN SAĞLIKLA KALIN.