Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın organizasyonunda ilk kez tüm illerde aynı amaca yönelik ve eş zamanlı olarak 1-7 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilen “Türkiye Çevre Haftası” kutlamaları Konya’da da çok eğlenceli ve şenlikli geçti.

İlk önce Konya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü sayın Hülya Şevik, İl Müdür Yardımcısı sayın Özgür Somuncu ve Çevre Denetim ve Yönetim Şube Müdürü sayın Ülkü Sertkan Aydın’ı tebrik etmek istiyorum. Gece gündüz demeden 7 gün boyunca il ve ilçelerde aynı anda gerçekleştirilen binlerce kişinin katıldığı etkinlikleri organize etmek kolay bir iş değil. Allah razı olsun.

Özellikle geleceğimizin güvencesi, yarınlarımızın sahibi çocuklara ve gençlere öncelik verilen etkinliklerin salonlara sığdırılmayıp, öğrencilere uygulamalı sıfır atık eğitimleri verilmesi, yarışmalarla, oyunlarla eğlenceli bir şekilde gerçekleştirilen etkinlikler gerçekten akıllarda yer etti.

Türkiye Çevre Haftasının ana teması “Dünya Ortak Evimiz, Sıfır Atık Geleceğimiz” olduğu için ilimizde de nüfus artışı, plansız kentleşme ve sanayi üretimi sebebiyle oluşan çevre ve insan sağlığının bozulması tehdidine dikkat çekmek ve bu alanda örnek bir farkındalık çalışması olarak Çevre ve Sıfır Atık temalı şenlikler ve festivaller yapıldı, sergiler açıldı.

Doğayı koruma, çevreyi kirletmeme, çevreye saygılı olma, atıkların geri dönüşümüne ve ekonomiye kazandırılabilir şekilde toplanması gibi konularda farkındalık oluşturmak amacıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nca himaye edilen festivallerde çevre ve sıfır atık bilincinin, duyarlılığın artırılmasına yönelik paneller, çalıştay, söyleşiler, gösteriler, müzikaller, atölye çalışmaları, konserler gibi pek çok etkinlik yer aldığını gördük, medyadan okuduk, izledik.

Bundan elli yıl önce İsveç’in Stockholm kentinde ilk Uluslararası Çevre Konferansının yapıldığı 5 Haziran 1972 tarihi Birleşmiş Milletler tarafından Dünya Çevre Günü olarak ilan edilmiştir. Aslında Dünya Çevre Günü bize göre bir kutlama değil yok ettiğimiz doğal değerleri anma ve çevre kirliliğine dikkat çekerek çevre duyarlılığı ve farkındalık artırma günüdür.

Hepimizin ortak geleceği olan çevremizin korunması, geliştirilmesi ve her türlü kirlenmeye karşı tedbir alınması bütün vatandaşlarımızın hem anayasal görevi hem de insanlık görevidir.  Çevre değerleri bize atalarımızın mirası değil torunlarımızın emanetidir. Emaneti gerçek sahiplerine sorunsuz ve eksiksiz olarak teslim etmek için çaba sarf etmek gerekir. Bana göre çevreye hizmet ibadettir.

Konya Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Karatay, Meram ve Selçuklu Belediye Başkanlıkları tarafından Selçuklu Kongre Merkezinde üç gün süreyle gerçekleştirilen Çevre ve Sıfır Atık temalı festival ve sergilerin açılışında konuşan Belediye Başkanlarının şu sözlerinin devamını yıl boyunca getirmesini bekliyoruz.

“Çevre bilincinin oluşmasını arzu ediyoruz” (Konya Büyükşehir Belediye Başkanı-Uğur İbrahim Altay)

“Sıfır atık konusunda bütün çalışmaları en üst seviyede yapmaya gayret ediyoruz” (Selçuklu Belediye Başkanı-Ahmet Pekyatırmacı)

“Amacımız daha güzel, daha yaşanabilir bir Türkiye ve dünya bırakmak” Karatay Belediye Başkanı- Hasan Kılca)
“Bu dünyayı gelecekteki nesillere daha düzgün bırakmak için bir şeyler yapmak zorundaydık” Meram Belediye Başkanı- Mustafa Kavuş)

“Dünya Ortak Evimiz” kitabının yazarı Cumhurbaşkanımızın eşi sayın Emine Erdoğan hanımefendinin sıfır atık konusundaki çalışmaları, faaliyetlere önderlik etmesi bu konuda gerçekten örnek olmaktadır.  Dileğimiz başta muhterem eşleri sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Bakanlar kurulu üyelerinin de aynı desteği vermesi, bu konunun tüm kesimler tarafından özümsenmesi ve uygulamaya dönüşmesidir.

Evet herkes sağlıklı ve temiz çevrede yaşamak istiyor. Evet doğan her bebeğin temiz hava soluması, temiz su içmesi ana sütü kadar hakkı. Evet atıklar çöp değildir, geri kazanalım ekonomiye kazandıralım. Ama maalesef son elli yıldır, plansız kentleşme, sanayi ve teknolojideki baş döndürücü gelişmelerle yaşanan çevre sorunlarının, iklim krizinin sebebi sanki bizler değiliz. Hatta çevreyi kirletenler uzaydan geldi.

Yüce Allah (c.c) bizleri öyle güzel bir ülkede dünyaya gelmeyi nasip etmiş ki ne kadar şükretsek azdır. Türkiye sahip olduğu doğal güzellikleriyle sanki yalancı cennet. Tabii kıymetini bilene.

Son elli yılda sulak alanlarının yarısı kurmuş, verimli tarım topraklarının bulunduğu alanlar imara açılmış, yeşil alanları madencilik uğruna talan edilmiş bir ülkede çevre konusunun ne denli önemli olduğunu önce büyüklerin anlaması gerekir. Yoksa çocuklarımız bu konuda gerçekten duyarlılar.

Her yıl Dünya Çevre Gününde tekrarladığım gibi; ülkemizde çevre ile ilgili müstakil bir “Çevre Bakanlığı” olmadığı sürece bu konuda çok da ileri adımlar atılabileceğini beklemek inandırıcı olmaz. Çevre sorunları da şenliklerle, festivallerle çözülebilecek kadar basit ve eğlenceli değildir.

Çevre konusunda herkes taşın altına elini koymalı ve tıpkı Konya’dan dünyaya seslenen yüzlerce ilkokul öğrencilerimizin dediği gibi “Çözüm Bende “diye haykırmalıdır. Kalın sağlıcakla.