Sık sık ifade ediyorum lüzumlu lüzumsuz üstüme vazife olmayan pek çok konudan az çok bilgi sahibi olurum. Pek çok konuda en az bir iki A4 kağıda yazı yazar, en az yarım saatte o konuda yorum yapabilirim.
Amma velakin öyle birkaç konu vardır ki ne kadar okursam okuyayım ne kadar uzmanını dinlersem dinleyeyim kafam bir türlü basmaz basmıyorda zaten. İşte bunların başında para gelir. Yani ekonomi nasıl gidiyor? Borsaymış dövizmiş! Hiç işim olmaz. O yüzden de anlamadığım bu konudan ve bazı konulardan mümkün oldukça uzak dururum.
..........
Yalnız mesleğimiz gereği uzak duracağımız, kaçak dövüşeceğimiz konu olamaz. Olmamalı da.
Tamam ben de sizler gibi Sayın Berat Albayrak’ın Cumhurbaşkanımızın damadı olduğunu biliyorum.   
Sayın Albayrak’ın önce Enerji Bakanlığı ardından Maliye Bakanlığı olmasının alt yapısında aldığı eğitimin bilgisinin ufkunun mutlaka ama mutlaka bir payı vardır. Yani durduk yerde “Cumhurbaşkanının damadı iş bulamadı hadi gel bakan ol bari” zihniyeti utanç vericidir.
Bu Bakan Albayrak’a yapılan utanç verici bir yakıştırma değil Türkiye’ye yapılan densiz bir görüştür. 
...........
Sayın Bakan her iki ayrı bakanlıkt başarılı da olmuş olabilir, başarısız da.
Bunun kararını Sayın Cumhurbaşkanımız verecektir.
Çünkü Albayrak’ın başarısı Cumhurbaşkanımızın başarısı, başarısızlığı Sayın Cumhurbaşkanımızın başarısızlığıdır. 
Ama bazı insanların bir kaderi vardır ve bunları aşabilmek onların elinde değildir.
Yani siz bir insanın bugün bile Cumhurbaşkanının damadı olmak, gelini olmak, oğlu olmak kızı olmanın ne kadar büyük bir şans olduğunu düşünebilirsiniz.
Bu sizin görüşünüzdür.
Ama bunu ancak yaşayan bilir.
Mesela benim oğlumun ben Konya’da olduğum sürece o da Konya’da olduğu müddetçe yaşama şansı yoktur.
Niye?
Beni sevmeyenler ya da bize bugün için diş geçirimeyenler ellerine fırsat geçtiği zaman bütün intikam duygularını çocuk üzerinde denemek istemektedirler.
Onun içinde Sayın Albayrak millet nezdinde şanslı göründüğü kadar şansızdır.
Yalnız bazı gerçekleri de ifade edebiliriz.
Cumhurbaşkanı için milyonlarını feda edebilecek kadar partiye ve Sayın Erdoğan’a bağlı isimler damada büyük antipati duyuyorlar.
Nedendir? Niçindir? Onu biz bilemeyiz.
Ama bir gerçektir.
“Damat ekrana çıkmasın”, “Damat konuşmasın”diye dua eden koca koca iş adamlarını biliyorum.  
..........
Tabii bu durum tek taraflı değildir. İşin bir de Cumhurbaşkanı yönü vardır. Elbette Cumhurbaşkanı alt yapısı, bilgisi, ufku, zekasına güvendiği damadına bu zorlu siyaset arenasında güvenecektir. Şans verecektir. Bu son derece doğaldır. Haaa şunu diyebilirsiniz, “Biz Türk milleti olarak böyle şeylere alışık değiliz” amenna.
Ama bakar mısınız Trump oğlu kızı damadı ile koskoca Amerika’yı hatta dünyayı yönetmedi mi? Ya da yönetmeye çalışmadı mı?
..................
Bugün bu yazıya hiç anlamadığım bir konu için bodoslama dalmadım. 
“Sayın Albayrak’ın istifa etti mi? Etmedi mi?” diye koskoca ülke hatta dünyanın en güçlü devletlerine kafa tutmaya hazırlanan bir ülkenin vatandaşı olarak böylesine belirsiz, yerine göre boş saatler günler geçirmemize üzüldüm. Onun için ülke insanımızın ve gelecegimizin haline bakıyorum sonra hayallerime. Yıkılıyorum.
Bu iş bir bakan meselesi değil.
Bu iş basit hükümet meselesi değildir.
Bu iş devlet meselesidir beyler devlet. 
Kafanızı kaldırın da dünyaya bir bakın. Bir tane adam gibi adam dostumuz var mı?
İçeriyi konuşmaya gerek yok zaten.
O zaman gerekçesi ne olursa olsun bir bakan ki bu bakan Sayın Cumhurbaşkanımızın damadı da olabilir ya istifa etmiştir ya da istifa etmemiştir.
Bu iş vatanını milletini seven insanlar için hiçde güzel bir şey olmamıştır.
Daha açık söyleyeyim bu durumu güvendiğim insanlara savunduğum insanlara yakıştıramadım vesselam.
İstifa olabilir mi? Elbette olur.
İstifa yoktur siteye el konmuştur. Bunu da bir yolla duyurursunuz. Amma velakin milyonları bu işle oyalamak ve susmak bizim gibi bir güçlü devlet anlayışına hiç mi hiç yakışmadı. 
*******
GAVURLUK İLE İLGİLİ KORKUM BOŞMUŞ
Dünkü yazım için o kadar korkmuştum ki. Çünkü tekrar ifade ediyorum Konya gibi bir şehirde bunu yazmak silah zoru ile yapılamazdı. Yaptık bir kere. Yazımız üzerine öyle olumlu dönüşler, 23öyle dualar aldım ki anlatamam. 
Bir okurumuz aradı. 
İzmir depremi olduğu anda yönetim kurulu toplantısında imiş. Haber gelmiş. İzmir’de deprem oluyor diye. İçlerinden biri gülerek “Gavur İzmir’de mi?” demiş. 
Bizi arayan okurumuz o günkü üzüntüsünü ve bizim dünkü yazıyı okuduğu zaman ki mutluluğunu paylaşıyordu. 
Yine bir abimiz şu fotoğrafları gönderiyor ve soruyordu;

“Bosna'da dua eden teyzeler deseler inanırdık. Ama değil. Bunlar Müslüman da değil. Rusya'dan Ortodoks kadınların kandil gecelerinden birini görüyorsunuz. Kandil, mum demek. İngilizcedeki Candle (kendıl) kelimesi de buradan gelir. Sadece Hristiyanlara özel ibadetlerde kullanılır!
Ortodokslarda yığınla kandil gecesi vardır. 
Vidovdan (Aziz Vitus Günü), Aziz Dimitri Günü, Aziz Yorgi Günü ve yığınla da dini anma günü vardır. Hz.Meryem'in doğumu, Hazreti İsa'nın çarmıha gerilişi, yükselişi, dirilişi vs. 
Yılın her günü Ortodokslarda bir azizin günüdür. 
Soldaki fotoğrafı Srebrenica katliamından kurtulan Boşnak kadın diye servis etseler inanırız. Sağdakini de Amasya Merzifon'da hacca gidecek teyzeler deseler inanırdık ama değiller işte. Coğrafya, dinleri değil inananlarını etkileşime sokuyor. 
Biz farketmeden oluyor bunlar.
Biz Müslümanlar bu yüzden çok daha kültürlü, bilinçli ve akıllı olmak zorundayız.”
..............
Başımıza ne geliyorsa cahillikten geliyor değil mi?
******
“SÜTTE BANYO YAPAN ERKEK KLEOPATRA’YA 
HAKARET ETMİŞİM ÖZÜR DİLERİM”
İftira olmadığı sürece her okurumuzun görüşüne saygı duyarım.
Bakın “Kazım ağa” rumuzlu okurumuz cumartesi günkü yazımıza şöyle bir yorum yapıyordu; 
“Ne kadar abartıldı bu iş ya. GIDA TARIM Bakanlığının her ay açıkladığı hileli ürünleri üreten firmaların sahipleri umursamadan aynı şekilde hileli üretime devam ederken DENYO diye hakaret edip TİKTOK çeken 2 genci hapse atmak adalet midir?
Hileci DENYO'lara diyeceğin var mı? Ki süt ineğin göğsünden kan ve fışkı arasından çıkıyor, kaynatılıp pastörize ediliyor sonra tüketiliyor. Niye bu işi bu kadar abartıp şehrin adını kötüye çıkartıyorsun Özteke?”
..............
Gerçekten çok daha kötü laflar edebileceğim bir kişiye DENYO dediğim için demek ki sizi de üzmüşüm. Özür dilerim. Hem de abartmışım şehrin adını kötüye çıkartmışım. Haklısınız. Çünkü günlerce Türkiye’de yayın yapan siyasi görüşü ne olursa olsun tüm yazılı basından görsel basına sosyal medyanın her platformundan bu haber fışkırıyordu. Onlar abartmamış ki ben abartmışım. Demek ki bize böylesine değer veriyorsunuz. Ben öyle anladım. Bir kez daha teşekür ediyorum.
Haaaa Bakanlığın açıkladığı hileci DENYOLARI ahlaksızları çalıştığım tüm kurumların tüm alanlarında haber olarak yayınladık Allah’a çok şükür.
   
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Kibirlenip de insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Zira Allah, kendini beğenmiş övünüp duran kimseleri asla sevmez. 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Sanayi siteleri içerisinde sürücüler hız yapmadıkları zaman daha iyi ADAM oluruz.