Hadi hadi Konya olarak Konyalılar olarak ve Konya’da yaşayanlar olarak dün sabahtan bu yana yine meşhur (!) olduk değil mi?
Dün daha güne başlamadan eş dost, hukukçu isimler bir anda Sözcü Gazetesi’nde İsmail Saymaz’ın Konya’da yaşayan dahası “Türk toplumu müşrik bir toplumdur. Çünkü oy atmak ve çocukları okula göndermek şirktir. Askere gitmek küfürdür. Türkler Müslüman değildir” diyen Selefi Liderlerden Murat Gezenler ile yaptığı röportajı gönderiyorlardı.
.,...........
Hani sabahları olağanüstü durum olmadıkça ben de basını tararım ama biz daha gözümüzü açmadan Konya’nın duyarlı isimleri ile resmi bürokratlardan bazıları bunu okumuş ve bizimle paylaşıyorlardı.
Hatta bu durumu bizimle paylaşan bir abimiz şöyle de yorum yapıyordu:
“Tövbe tövbe... 
Her b..ta biz varız ya.
Konya dan başka salak şehir yok mu? 
Konya’yı yönetenlere yazıklar olsun  
Böylelerine prim veriyoruz. 
İSTANBUL’u bir anlatmaya bir başlarsam yatacak yeriniz kalmaz . Toplanmışsınız oralara köşe yazısı altında çamur atmayın Anadolu’ya . 
Her türlü pislik, hem de ne pislikler var o şehirde. 
İstanbul’un anasını ağlattınız sıra yine Konya’ya mı geldi?
Konya’yı yediniz bitirdiniz. 
Ne oldu ne değişti?
Dün öve öve bitiremiyordunuz. 
KARAPINAR uzaydan görünecek diyordunuz. 
Zaten her kıymetli olan şeyleri elimizden aldınız. 
...............AİLESİ mutlu mu? 
Karapınar’ı elimizden aldığından ..
Kısacası pislik atmayın bize artık yeter.
Ama derim ya sizde değil suç; “Konya’yı yöneten tüm yöneticilerde, siyasilerde vebal.”
.....................
Bu iş adamı abimizin paylaştıkları bazı bölümleri de kendimizce sildik.
Çünkü abimiz öfkeli idi, çok kızgındı, haklıydı ama kendisi samimiyetimize güvenerek dertleniyordu.
...........
Abimizin haklılığını kabul ediyoruz da şimdi tam da Konya olarak Sayın Cumhurbaşkanımızı ağırlamaya sayılı saatler kala bu iş hiç oldu mu?
............
Haaaa sakın yine kafamızı kuma gömüp “Yok efendim Sözcü gazetesi nasılsa malum gazete”... yok efendim İsmail Saymaz böyle gazeteci” filan deyip de kurtulacağımızı sanmayın.
Adam bunları yazdı ise suçlu ise yalan yazmış ise başvurun hukuka Konya’nın adını temizleyin.
Yok yazdıkları doğru ise o zaman hepimiz kendi işimize bakalım.
Bu yazıyı dahası röportajı üç defa sakin sakin okudum.
İddialar açıklamalar Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına yenilir yutulur cinsen değildi.
Bu biiiir.
İki....
Sizce şehrimizde Türkiye Cumhuriyeti adına güvenliğimizi sağlayan Emniyet Teşkilatından askerine hatta istihbarat birimlerimize tüm yetkili isimlerin bunlardan haberi yok mu?
Vaaaaar.
................
Bu yazılanların kat be katı devletin güvenlik birimlerinde kayıtlıdır.
Amam velakin Cübbeli Ahmet Hoca’nın “150 silahlı Selefi dernek var” açıklamasının ardından Emniyete çağrılıp ifade vermesinin ardından konu yine Türkiye’nin gündemine taşınıyor.
Gazeteci adam kendi açısından haklı.
Ortada böyle bir durum varsa kimse de bunu yazamıyorsa yazdıkları hukuken doğru ve ispatlı ise yazar.
Niye yazacak; okunacak, tıklanacak gündem olacak. 
Gazetecinin çalıştığı gazete de bunları basar.
Niye?
O da okunacak ve kendi çapında konuşulacak.
Yazana röportaj yapana ve bunları basana kızmak demek kendi kendimizi kandırmak demektir.
Ama olan yine kime oluyor biliyor musunuz? 
Bizi yönetenlerin ve özelliklede siyasetçilerin “Huzur şehri Konya”... “Huzur şehri Konya” diyerek yıllardır kandırılan saf temiz samimi Konyalılara ve Konya’da yaşayanlar adına dün bir kez daha üzüldüm.
Çünkü bizim evdeki aile fertleri de dahil Konya’da böyle şeylerin olduğuna, olabileceğine akıl erdiremezler ki!..
Ben söylediğim zaman da “Ben hep kötü, karamsar, felaket senaryosu yazan biri” olurum. 
Dün İsmail Saymaz’ın yazdığı bence devletin istihbarat birimlerinin bildiklerinin sadece biridir.
İçimiz onun için rahat.
Yüzyıllardır atalarımızın niye “Allah devlete millete zeval vermesin” diye ettiği duanın anlamını biraz gerilere götürebilsek sonra da bunu bugün biraz buralara taşıyabilsek durum daha net anlaşılabilir.
Mesela bizim dünkü yazımız asla ama asla siyasi değildi.
Oradaki vurgu Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekası idi.
Olsun yine canınız sağ olsun.
.............
Yine okurlarımızdan dün gelen birkaç kare vardı.
 

Burası Konya Adliyemizin girişi.
Avukatlar da dahil herkes yasal olarak HES kodu ile buraya girebildiği için böyle bir kuyruk oluşuyormuş. 
Hukukçu dostlarımızın da vatandaşların da büyüklerimizden ricası; “Acaba HES kodu kontrolü yapan görevli sayısı arttırılabilir mi?”
 
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Hiç yalan söylemezsen saklayacak bir şeyin de kalmaz

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?   
Hız limiti belli olan yolarda ya bu limitte hız yatığımız zaman ya da yolun en sağ şeridine geçip arkadan gelenlerin trafik akışını engellemediğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.