Polis sahadan çekilmez!
Eskiden yanılmıyorsam bir televizyon reklamı mı, şarkı sözü mü ne vardı. “Yatcaz kalkcaz.. Yatcaz kalkcaz... Hooop oradayım” diye.
Vallahi yatıyoruz korana, kalkıyoruz korana. İçimiz dışımız korona oldu.
Eğer bu konuda sizi çok sıkmadı isem yine sizlerden gelen korona yorumları ile yazımıza başlamak istiyorum.
BU DOKTORUN HAKKINI KİM ÖDEYEBİLİR?
Epey oldu dünya ile birlikte bizde bu virüs ile titrer iken, Konya’da görev yapan bir hekimimiz sosyal medyada şu paylaşımı yapmıştı. O paylaşımı sosyal medyasındaki sayfasında da hala duruyor.
“Arkadaşlar corona virüsü hakkında yazmayacağım dedim 3 hafta önce.
Yazmadım da AMA gördüklerime dayamadım yine;
* Havalar çok güzel oldu evde kal kuralına uyan kalmadı.
* AVM ve marketler tıklım tıklım insan dolu sosyal mesafe kuralına uyan kalmadı.
* Sözde 20 yaş altı ve 65 yaş üstü dışarı çıkma yasağı var her gün park yerleri ve site içi park alanları bu yaş grubu insanlar ile dolu.
* Mecburi kalmadıkça dışarı çıkmayın, eğer dışarı çıkarsanız maske ve eldiven takın dedik çoğumuz hiç takmıyoruz. Maske takanlar da süs olsun diye doğru-düzgün takmıyor.
* Ülke olarak 66 gündür Bilim Kurulu ve Sağlık Bakanlığı çalışanları gece-gündüz demeden corona virüsü hastası ile uğraşıyor bir kişinin hayatını kurtarabilirsek ne mutlu bize diye.
Bir çok doktor ve sağlık çalışanı arkadaşlar hastalığı ailesine ve çocuklarına bulaştırmamak için evine dahi gitmiyor; bu durum maalesef millet olarak kimsenin umurunda değil gibi duruyor .
*Arkadaşlar corona virüsü devam ediyor düşüş var; ama salgın bitmiş değil. Ne zaman biteceğini kimse bilmiyor.
Dünyada şu anda Çin ve İran’da ikinci Corona virüsü dalgası başladı. Eğer biz ülke olarak sağlık bakanlığının 14 madde kuralına uymaz isek MAALESEF ikinci Corona virüsü dalgası bize de gelir.
* Sağlık çalışanlarının maske ve boks önlüğü ile çalışması çok zor. İnanın 24 saat maske taktığımız için boğazımız kuruyor ve tahriş oluyor, nöbet sonrasında 2 gün boyunca boğaz ağrısı hâlâ devam ediyor. Lütfen bizleri de düşünerek hareket edelim eğer kurallara uymaz, eski düzene geçtik diye yaşam felsefemize devam edersek bu virüsten kurtulmamız imkansız hale gelir.
* SAYGILARIMLA doktorunuz…
................”
Şimdiki rahatlığımıza bakıyorum da, o insanlara sormak istiyorum “Haydi gelin şimdi bu hekim ile helalleşin. Böyle bir cesaretiniz var mı?”
*******
DOLMUŞLARDAN ŞİKAYET VAR
Sanayici bir abimiz böyle bir yorumu bizimle paylaşınca aklıma geldi.
Dün sabah bir hanımefendi geçen hafta Meram Yeni Yol hattında bindiği bir dolmuşta ayakta bile yolcu olduğunu ve o dolmuşta maske takan kişi sayısının ise kendisi ile birlikte sadece 3 olduğunu üzülerek söylüyordu.
Sanayici abimiz ise bizi dolayısıyla vatandaşları şöyle uyarıyordu;
“Günümüz, konumuz vürüs. Bakanlığın, odaların uyarısı maske ve mesafe sözcüğü ezberimiz oldu. Ama buna uyan yok, maalesef hazır cevap bana bir şey olmaz. Tamam sana bir şey olmasın da sen başkasına zarar verirsin. Sağlık Bakanlığı ne kadar hassas davranıyor ama vatandaş kuralara uymamak için ayak diretiyor. Örneği dolmuşa otuz beş kişi binmiş binen de suçlu, bindiren de suçlu. Binene para cezası vereceksin dolmuşun da ruhsatını iptal edeceksin. Bak o zaman kimse bir tane bile fazla yolcu alamaz. Para cezası veriliyor devlet bunu tahsil edemez. Sonunda afla kurtulur. Cezalar caydırıcı olmalı. Bir de açık oturumlarda adam miletvekilliği yapmış ve yazarım diyor, Sıkılmadan ‘kırk milyon kişiye virüs bulaşmış’ diyor. ‘Nereden haber aldın’ diye sorunca da ‘bir doktordan duydum’ diyor. Uzman olmayan insanlar toplumda panik havası yapıyorlar. Bilim kurulundan veya bu konuda uzmanlar tarafından yorum ve bilgilendirme yapılmalıdır. Son günlerde Konya’da hastalık çok yaygın hale geldiği belirtilmektedir. Bunu sağlık kurulu takip etmelidir, biz hala on dört günlük tecriti kavramış değiliz. Hastaneden çıktık mı her şey bitmiş gibi davranmamalıyız. Doktor son kontroller yapılıncaya kadar evde kal sağlıklı kal çevrene zarar verme diyor.”
*********
POLİS HİÇ BİR ZAMAN SAHADAN ÇEKİLMEZ
Yine dün sabah bir yüksek makamdaki bürokrat abimiz ise millet olarak rahatlığımızdan duyduğu rahatsızlığı şöyle dile getiriyordu;
“SA. Uğur abi Covid 19 ile mücadelede sağlıkçılardan başka hiçbir kurum sorumluluk almıyor. Polis sahadan çekildi. Yolda gezen zabıta bile yok. Esnafın tamamı maske takmıyor. Maske takmayan esnafı bildireceğin hiçbir kurum yok. Biz uyarıyoruz ama dinleyen yok. 1 Haziran’dan sonra sadece vatandaş değil devlet de bırakmış bu işi. Saygılarımla...”
...........
Bu abimizle de yazıştık.
Polis hiçbir zaman sahadan çekilmez.
Bizim polisin çekildiğini sandığımız anda bile polis oradadır da biz millet olarak bunun dahi farkında değilizdir.
Biz de şöyle bir durum var.
Haa bunlardan da sakın ola “vatandaş kötü, polis iyi” manaları filan da çıkarmayın. Çünkü bugünler de yine dananın altında buzağı arayanlar çoğaldı.
Polis iki gün sıksa esnafından emeklisine hepimiz feryat ederiz. “Zaten öldük bittik bu da neyin nesi?” deriz.
Deriz değil mi?
Sonra ekleriz de “Ona niye yapmadın bize yapıyorsun?” deriz.
Biz bu tür şikayet demeyelim de, serzenişleri geride bıraktığımız dönemde çok sık duyduk.
Aslında şehrimizi yönetenler de, ülkemizi yönetenler de bu çok zor şartları, olağanüstü manevralarla kılı kırk yararak yapıyorlar. Hiçbir kesimin hiçbir insanın zor durumda kalmaması için akla hayale gelmedik şekilde yönetmelikleri uygulamaya çalışıyorlar.
Ne var ki yeri geldiği zaman o övündüğümüz “zeka” mızla (!) bir her şeyi delebilmek adına anahtar deliğinden bile geçmeye çalıştık. Çalışıyoruz da. Çalışırız da.
Bu konuyu daha öncede birkaç defa yazdık.
İşte böylesine hassas bir dönemde Konya polisi kendi görev alanında inanılmaz insancıl ve toplumsal görev yaptı. Bizim polis hiçbir zaman ortamı germedi. İnsanların zihninde ikileme düşürecek davranışlarda bulunmadı.
Bu vesile ile son durumu göz önünde tutarak siz okurlarımızla böyle bir yanlış anlaşılmanın yayılmaması için, işi baştan kesip atalım istedik.
Çünkü şehir efsaneleri böyle çıkar ve bir anda yayılır.
Polis hiçbir zaman alandan çekilmez.
Bu böyle biline.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Yürüdüğün yolda kimseyi bekleme, işi düşerse o sana yetişir....
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Temizliğin 24 saat konuşulduğu günümüzde hâla pis olacağız diye birbirimizle yarışmadığımız zaman daha iyi ADAM oluruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.