Yusuf Sezer

Yusuf Sezer

Doğu’nun varoluş bunalımı

Doğu’nun varoluş bunalımı

Doğu’nun varoluş bunalımını tahkik edeceğimiz vakit aslında bu sürecin Müslümanların hak hattından sapmasının bir tezahürü olduğunu idrak edeceğiz.

Bu merhalelerin başlangıcına sebebiyet verebilecek potansiyele sahip Rönesans tüm benliğiyle İslam’a karşı bir oluşumdur. Nitekim ruh yetmezliği yaşayan bu unsurun ardından artık batının şerli kutusu Pandora tüm dünyaya yavaş yavaş açılacaktı.

Lakin bu tezahürün İslamiyetle bir karabet kurma derdinin olamaması hasebiyle, harp yapma gayesi vardır. Ne kadar da harp yaparsa yapsın elde ettiği tüm kudret sadece İslami teknik ve metotların sayesinde kazanılmıştır. Batı her zaman seküler akla sahip olduğu için maneviyat esasına karşı gözünü kapatıp İslami gayretle çalışmış ve Müslüman ülkelere tahakküm kurmuştur.

Zaten maneviyata da gönlünü açabilmek emeli besleseydi Hak din İslam ile müşerref olabilecek kadere sahip olacaktı. Bu yüzden bir nevi nasipsizlerin topluluğudur.

Pandora’nın kutusu tüm dünyaya açıldığı vakit artık Batılılar Doğuyu hazmetmek yerine kendine benzeterek hizmetkâr etme uğraşına girişti. Bu hususta Doğunun kutsal kitabı, Azim şan Allah’ın yüce kelamı Kuran’ı Kerim’e karşı kendi insani ve seküler değerlerini meydana çıkardılar.

Her İlahi emre karşı insani bir zaaf (olgu) yaratarak insanlığı cezp etmeye başladıklarında insanlık bu sefer celladını yere serebilmek için celladı gibi olma (çağdaşlaşma) gayretine düştü.

Halbuki Batı’nın çağdaşlaşma gibi bir gayesi kati suretle yoktu. Batı’nın canavar olup gayri insani ve İslami yaşama derdi vardı. Bu yanılgıya düşen aramızdaki çağdaş Batılı müsveddeleri, kökünden kopmuş nebat misali özünden kopup yavaş yavaş kurumaya başladı.

Orta çağdaki bağnaz ruhban sınıfının ilkelerine karşı çıkmış gibi görünse de Rönesans önceden de dediğimiz gibi bilakis İslami değerlere savaş açmak maksadıyla ortaya çıkmıştır.

Örnek verecek olursak faraza, Batılılar ve bazı Batılılaşmış şahıslar Yunus Emre’yi hümanist olarak kamuoyuna lanse eder. Yunus Emre’yi Yunus Emre yapan şeyin İslami değerler olduğunu kabul etmek istemeyen batıl zihniyetliler İslam’a alternatif olabilmek için bencil( ben merkezli), seküler “hümanist” kavramını literatüre sunmuştur. Aramızdaki mankurtların iddia ettiği gibi Yunus Emre ve hümanizm arasında zerre kadar karabet yoktur.

Feminizm, Hümanizm, Ateizm, Deizm, Faşizm, Komünizm, Sekülerizm gibi nice kıytırık akım İslami değerlere savaş açmak için Pandora’nın kutusundan çıkarılmıştır.

***

Ama bilmeliyiz ki İslamiyet en vasat en ideal yaşam tarzıdır.

Bu uğurda Rönesans’ın gayesi İlah’a ve dine savaş açıp onların mevkisini gasp ve zapt eylemektir. Düşünen ve idrak eden birey bunu her daim fark eder.

Rönesans’ın günümüze kadar intikal etmesinin sebeplerinden biri de Pandora’nın Batının dışına geç açılmasıydı. Pandora’nın şerli kutusu global dünyaya açıldığı vakit ise insanlık bunu istikamet-i Felah zannedip hak yoldan saparak hummalı hastalık olan varoluş bunalımının devası niyetine bu kutunun değerlerini avuç avuç yağmalamaya başlamıştır.

Lakin bu vaziyet insanlık ağacına zehirli su vermekten öteye gitmemiştir. Mesmum olan insanlık ağacı ati vakitte akıbet tasasına düştüğünde yaprakları kurumuş, gövdesi hastalanmış bir ahvale bürünecek.

İnsanlığın bu rahatsızlığına deva olacak tek reçete ise inşirah olan İslamiyet’tir.

Doğu’nun, Pandora zehrini bünyesine dahil etmesindeki tek sebep Batı’yla hesaplaşabileceği bir güce ulaşmak istemesidir. Lakin şimdi Doğu’nun otokritik yapma vaktidir. Aşikar olan husus bu işin neticesinde Doğulunun hüsrana uğramasıdır.

Pandora’nın kutusundaki değerler avamın ünsiyet ve insicamını tağyir etmesi sonucu Doğuluyu yeni bir kurtuluş yolu aramaya sevk etmiştir.

Gül medeniyetinin mensubu olan Doğulular özüne dönmek suretiyle Ateş medeniyetine başkaldırmış ve hak yoluna ricat etmeye başlamıştır.

Nitekim Doğulunun rehberi Kuran, Önderi Hz. Muhammed (SAV), İlahı ise azim şan Allah’tır.

Unutmamalıyız ki; Müslüman ferdin temayül edeceği yegane istikamet müstakim olan İslamiyet’tir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yusuf Sezer Arşivi