Film insanı mısınız, kitap insanı mı?

Bazılarımız için film vazgeçilmezken bazılarımız için de satırların arasında kaybolmak büyük bir heyecan.

Kitap okumak, her satırı kendi hayallerinle canlandırmak başka bir deyişle yönetmeni olmak demek

aslında. En sona kadar tüm detaylara daha fazla hakim olmak, en sevdiğin sahneyi çeşitli yollarla tekrar tekrar canlandırabilmek kitabı tercih etmenin en güzel yolu.

Ben kitap insanı olduğumdan burada kitapları anlatmak daha kolay olacak ama film tarafını anlatabilmek için etrafımda ufak bir araştırma yaptım. Etrafımdaki insanlardan aldığım cevaplarla neden film tarafını da açıklıyorum.

Filmin kitaptan farkı ilk başta zaman. 2 saat içerisinde kocaman bir hikayenin içerisini girmiş ve o hikayeyi tamamen yaşamış oluyorsunuz. Bir diğer bakış açısı da, başka birinin hayallerinin içerisinde kendini bulmak aslında, yalnız hissetmemek, ortak bir şeyler bulmak.

Bazen 2’ye ayrılmak ve tartışmalara sonu gelmeyen konular buluyor olmak gerekli bir şey aslında. Konu ister menemendeki soğan olsun isterse raftaki kitap insanların bir şeyleri tartışıyor olabilmesi ve günün sonunda gülümseyerek konuyu bitirebilmesi bu hayatın içinde bir şeylerin yoluna gitmesi için en iyi yoldur. Ve belki de bir şekilde hayatın bize iyi şeyler de var demesinin yoludur.

Farklı fikirlerle bir araya gelmeyi özledik, bir masanın etrafında saatlerce sohbet etmeyi, beraber sabahlamayı özledik. Sonunun mutlu bitmesi adına sabretmeye devam ediyoruz. Ve umarım bir gün bu zamanlar sadece anı olarak kalacak hatıralarımızda. Ne kadar kitap düşkünü olsam da haftalarca

heyecanla beklediğim filme gidebilmeyi, hayran hayran tiyatro izlemeyi çok özledim.

Özlemlerinizi yorumlarda iletmenizi bekleyerek veda ediyorum. Bir şans verilse, ilk yapmak istediğiniz şey ne olurdu?

Günaydın,

İyi öğlenler,

Huzurlu akşamlar…

Gününüzün hangi vaktine denk geldiysem o vakitte bir gülümseme bırakabilmek umuduyla bir

yazarca geçti buradan.