Engin Menzil
Dünyanın projelerle şekillendiği, bütün sahalarda henüz birinin tamamlanmadan yenilerinin tasarlanıp yürütüldüğü bir çağda yaşandığını unutmadan kalıcı, etkili ve kazanım hedeflerle durumu yönlendirme zarureti ortadadır. Böylesi bir zaruretin tek bir pınardan beslenmesi, yalnız omuzlanması ya da kendiliğinden gerçekleşmesi düşünülemez, aynı şekilde düşünülmemelidir.
Disiplinimiz ve hassasiyet gösterdiğimiz hususlardan dolayı “kültürel” unsurlar her zaman zihnimizin aktif bir bölgesinde yer almaktadır. Ancak konunun yürütme sorumluluğunun karelerde yer alma önceliğinin basit turizm işletmeciliğine yansımasının ötesine geçememesi ufuk ya da ideal çatışmasını kaçınılmaz kılmaktadır. Her durumda söz konusu olacağı üzere konunun olumlu ve de olumsuz birçok paydaşın bulunduğu da başka bir realitedir. Kuşkusuz; bunların hemen tamamı “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür” kılınmış özgür düşünce erbapları ile evrensel etik kriterlerine sahip akademik araştırmacıların ortaya koyduğu veriler, yöntemler ve neticelerle Türk milletinin engin menziline serpilmektedir.
Her türlü imkansızlığa rağmen Millî Mücadele’nin askerî cihetten kazanılmasının yani Kocatepe’den başlayıp Dumlupınar’da taçlanıp “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri!” emriyle Adalar Denizine ulaşmanın yüzüncü yılı olan bu sene gençlik, kültür, turizm, eğitim merkezli projelerin hazır konusu durumundadır.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın “yerelden ulusala, ulusaldan kültürel kalkınma düsturuyla” giriştiği çabaların mahalli noktalarda belediyeler, sivil toplum kuruluşları, gönüllüler ve akademik kaynaklar tarafından sahiplenilmesi yereli evrensele dönüştürecek aksi durum ise iyi niyete rağmen aynı yeri küresel politikaların tüketim noktası ya da pazarı durumuna getiriverecektir. En üst birimin gayet net olumlu çıkışını en alt noktalarda algılanması muvaffakiyeti perçinleyecektir. En üst ile en alt denmişken aradaki kanallardaki muhtemel kaçaklar kaynakların kullanılmasını, bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde verimli tasarrufu engelleyecek dolayısıyla “yerel” küresel politikalara altın tepside sunulacak basit bir figüre dönüşüverecektir. Akademik bakış açısıyla ilgili bakanlığın tüm bölgelerdeki gelişimi desteklemesi topyekun kalkınma idealinde yerel potansiyelleri hareketlendirerek mahalli refah sağlayıp ülke sathına dengeli bir şekilde yayma çabası, takdire şayandır. Bu anlamda çağdaş dünya gerçeği konumundaki projeleri yerel paydaşlarla hayata geçirilmesi faaliyetlerinin olanca hızıyla sürmekte olduğuna da şahitlik ediyoruz.
Bu anlamda başka bir şahitlik de en küçük katkı ifadesinin kararlara yansıması olduğunu belirtmekte fayda bulunmaktadır. Böylelikle aşağıdan yukarıya ya da tam ters menzilde yukarıdan aşağıya iletişim mümkün olmakta görev ara noktalardaki resmî ve sivil noktalara bırakılmaktadır. İnancımız gereği ümit dolu yaklaşım, tutum ve davranışlar sergilemekteyiz. Kim bilir bunu gerçekleştirmesi gereken başkalarının zorladığı diğer menziller de böylelikle Türk milletinin engin menzilindeki gerçek yerini alabilecektir.
İlgili paydaşların reel desteği ile farklı alanlarda üretim, istihdam, yatırım sağlayacağı gibi tasarruf ve adil paylaşımın maddi akışına da zemin hazırlayacaktır. Projeler, kanallardaki muhtemel kayıpları önleme, önceden tedbir alma yoluyla zaman kaybını önleyip başarı oranını yükselterek yeni projeler için toplumsal ve bireysel cesareti artıracaktır.
Söz konusu projeler ile irili-ufaklı toplumun temsilcileri ile yöneticilerinin heybelerinde biriktirdiği düşünce tohumlarını münasip toprakla buluşturmaları yanında onların filizlenmesi ve desteklenmesi, ulu çınara dönüşmesi mümkün olabileceğinden dünden yarına Türk milletinin engin menzilinde dalgalanan bayraklar olacaktır.
Türklüğün engin menzilinde dalgalanan bayraklar yolunu kaybetme durumuna düşenler için de pusula görevi üstlenip, mazeretlerini geçersiz kılacak hassasiyetler içermektedir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.