Beklenen yağışlar dün merkeze biraz da olsa düştü.

Eskiden biz rahmet derdik, yenilenme ve zamana uyma nedeniyle rahmete artık yağış, yağmur diyoruz.

İster adına rahmet diyelim isterseniz yağış beklenen düzeyde olmaz ise durum tahminlerin de ötesinde çok kötü.

Tabii küresel ısınma tehlikesi işi diye o hiç de sevmediğim Batı dünyasından Çin’ine kadar bunların topu ülke bazında devlet ve millet olarak buna kilitlenirken biz maalesef lay lay lomlarla günü tüketmenin mutluluğunu (!) yaşayarak kendimizi kandırıyorduk.

Örnek mi?

Yahu Kılıçdaroğlu, Meclis’te bütçe görüşmesinde “Cumhurbaşkanı adayı olmayacağımı kim söyledi?” diye bir cümle kullanıyor.

O andan itibaren Türkiye’yi ve izleyicilerini uyutan ve uyuşturan televizyon kanallarından adı büyük satışları sıfır noktasındaki ulusal gazeteler, yorumcuları bu lafın peşine düşüverdiler.

Neymiş Kılıçdaroğlu 2023’te Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı olacakmış. 

Birileri çok şey biliyormuş gibi konuşuyor ve yazıyor bu milletin büyük bir kısmı da masal dinler gibi dinliyor.

Yahu bu iş ha desen olacağı 3 yıl var.

3 gün sonra ne olacağız? Başımıza 3 dakika sonra ne gelecek? Bilen yok.

Ama Türkiye iktidarından muhalefetine koca koca isimler bu işi konuşuyorlar.

Yuh diyorum size başka bir şey de demiyorum.

Sizler bizimle nasıl dalga geçiyorsunuz?

Hiç mi utanmıyorsunuz?

Siz de hiç mi vicdan yok?

Bu millet susuyorsa bu kadar saf mı sanıyorsunuz?

..............

Neyse bu işleri gördükçe, işittikçe inanın ülkem adına, gençiliğimiz adına, çocuklarımız adına yıkılıyorum.

“Toprağa rahmet düşmez ise bu milletin yarını ne olur?” diye konuşacağımıza, dertleneceğimize 3 yıl sonraki seçimde Kılıçdaroğlu ne olacak diye konuşuyoruz.

Ve daha da acı olanı buna AK Parti ile MHP de katılıyor.

Allah rızası için biz kime inanacağız?

Biz kimin arkasından gideceğiz?

Bana ne 3 yıl sonraki Kılıçdaroğlu’nun adaylığından.

Kılıçdardoğlu’nun aday olup olmayacağı bu memleketin bu insanlarından daha mı önemli?

Sizi Cenab-ı Allah’a havale ediyorum.

Çünkü elimden başka bir şey gelmiyor.

******

GÖRMEDİĞİMİZ BİLMEDİĞİMİZ AŞIYI TARTIŞMAYI BIRAKSAK

Yine kiminle nerede ne sohbeti yaparsak yapalım laf dönüp dolaşıp “Aşı yaptıracak mısın?”, “Çin aşısına güveniyor musun?”, “Diğer aşılar paralı mı olacak?”, “Aşı kesin tedavi yöntemi mi?”......... cak cak .... da cak cak...

Yahu sağlıkçıların dışında hangimiz aşı konusunda ne biliriz?

Elimize bir şırınga, bir ampul verseler bunun aşı mı olduğunu ya da içi su dolu bir ampul mü olduğunu hangimiz anlar? Hangimiz bilir?

Elimizdeki ürünün ne olduğunu bilmiyoruz ama bakın bir anda hepimiz Çin aşısının uzmanı olduk, Almanya aşısı şöyle imiş,  bilmem Rus aşısı 60 yaşın üzerinde yapılamazmış.... mış mış da  bilmem neyin her fazına kadar aşının her şeyini anlarmışız....

Bakın bugünlerde sıkıntı asıl nerede biliyor musunuz?

Herkesin elinde bir numune test kiti satılıyor.

Neymiş bi kitler.

Herkes evinde iş yerinde kendisinin Covid olup olmadığını öğrenecekmiş.

Ülkede insanların canı ve geleceği ile direkt ilgili böyle bir konunun üzerine kimse gitmiyor.

Kimse böyle bir tehlikeyi görmüyor.

İnsanların elinde bir çanta kit satıyor, kit pazarlıyor.

Bunların kontrolü kimde?

Kardeşim dergi mi pazarlıyorsun, ev eşyası mı satıyorsun?

Bu can meselesi.

Bu iş bu kadar mı basit?

Haaa belki sattıkları ürünler yasaldır.

Amma velakin satanların bunları pazarlayanların hiç birinin sağlık sektörü ile uzaktan yakından alakası yok.

Dahası bu insanlar medikalci bile değiller ki?

Kapının önünde böyle bir tehlike varken, hiç anlamadığımız bilmediğimiz aşı denildiği zaman sadece çocukken yapılan ve kolumuzda izi bulunan aşıyı bilirken, bugün herkes aşı uzmanı olmuş...

******

BİR BABA ÇOCUĞUNUN OYUNCAĞINI SATIYORSA

Önce peşin peşin yazalım.

Ben öyle “millet ekmeğe muhtaç açlığından ölüyor” edebiyatına asla inanmayanlardanım.

Bunu açık seçik, net yazdıktan sonra geçelim bu bölüm yazımıza.

Geçen gün televizyon kanallarında dahası haber kanallarından bir haber izledim.

Müzisyen olan baba bu pandemi döneminde sahne alamadığı için eşi ile zor durumdadır.

Para kazanamamaktadır ve çocuğu vardır. Sonuçta çocuğuna karnını doyurabilmesi için birşeyler almak zorundadır.

Baba ev eşyalarını sırası ile internet üzerinden satmaya başlar.

En önce de müzik aletlerini satar.

Sıra çocuğunun oyuncaklarını satmaya kadar gider.

İşte o kanalın muhabiri bu olayı yakalar ve babayı skype ile canlı yayına alır.

Baba canlı yayında yaşadıklarını anlatırken ağlamaya başlar.

Haklıdır da. Cenab-ı Allah’ım hiçbir babayı bu duruma düşürmesin inşallah.

Baba ağlayıp konuşamayacak hale gelince anne devreye girer.

Anne yaşadıkları zor durumu anlatırken ağzından benim çok dikkatimi çeken o cümle çıkar “Bizim ailemiz yok. Yardımcı olacak kimsemiz yok” deyiverir.

............

İşte bu cümle bizim Türk milleti ve toplumu için hayati bir cümledir.

Bakmayın son zamanlarda bizi refah seviyemiz yükseliyor herkesin parası pulu var, herkesin kafasını sokacak bir evi var diye yok ediyorlar.

Türk milletinde aile olmaz ise olmaz.

Tekrar söylüyorum bir insanın ailesi olmaz ise o insan olamaz.

Haaa bir de aile derken eşi çocuğu annesi babası demiyorum. Allah muhafaza bir felaket olmuştur insan bu insanları kaybedebilir.

Ama o insanın amcası, halası, teyzesi bunların çocukları yani aile demek akrabalarımız ile bir aile değil miyiz?

Bir toplum bu değerlerini kaybettiği gün yok olmaya mahkumdur.

Türk milletini hiçbir güç ve hiç bir devlet yok edemez.

Bizi yenecek bir düşman asla yoktur.

Ama biz aile denilen o kutsal değerlerimizi hangi gerekçe ile olursa olsun kaybettiğimiz gün yok olmaya mahkumuz.

...........

Televizyonda ağlayan baba için eş için demiyorum.

Ama biz bugün sağlıklı ve huzurlu bir şekilde nefes alabiliyorsak maddi manevi geçirdiğimiz zorluklar ve badireleri atlatabiliyorsak aile bağlarımız ve akrabalarımızla eşimiz dostlarımızla kader birliği yaptğımız insanların gönül bağı maddi destekleri ve duaları ile aşıyoruz.

Allah bir daha hiçbir babaya parasızlıktan evladının oyuncaklarını sattırmasın.

Bizlere de böyle haberleri izlettirmesin inşallah.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Ümitsizlikten sonra nice ümitler karanlıkların sonunda nice güneşler var

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Başta sürücüler olmak üzere aracın sol kapısından inerken arkadan araç gelip gelmediğini kontrol ettiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.