21. yy. eğitim konseptindeki eğitimcinin 7C Rolü
1. Care: Sorumluluk taşıma, değer verme, sevgi ve şefkat,
2. Challenge: Yenilikçi-araştırmacı, sınırları zorlayan,
3. Clarify: En zor konuyu da rahat açıklayabilmeli, kreatif anlatma sanatı, anlaşıldığını kontrol etmeli,
4. Captivate: Cazip-ilginç yapmalı, beğeni kazanılması,
5. Confer: Etkileşimli, herkese ilgi, zaman tanımalı, söz hakkı tanımalı,
6. Consolidate: Konunun anlaşıldığından emin olmalı kontrol edip ‘‘geri dönüş’’sağlamak
“feedback” vermeli, yardım ve düzeltme,
7. Control: Verimli sınıf atmosferi: Rol model, dengeli ve adil olmalı
(Branden, vander.2017)
Toplumlar sahip oldukları bilgi birikimleri kadar güçlü olmakla birlikte, bu bilgi birikimlerini üretime dönüştürebildikleri, yeniden yorumladıkları ve değer ürettikleri sürece gelişmiş olacaklar ve güçlü kalacaklardır…
Yukarıda belirtilen ifadeler, yapılan tespitler yeni şeyler mi? Elbette ki hayır.
870-950 yılları arasında yaşamış ünlü Türk düşünürü ve bilim adamı Farabi öğretmende bulunması gereken özellikleri üç madde de özetler.
1. İyi karakterli, gerçekçi,
2. Öğretmeyi seven, gönül insanı ve çıkar beklemeyen,
3. Öğreteceği şeyde uzman olup, yetkinleşmiş olmak.
Amacı insanın içindeki iyi duyguları beden ülkesinde iktidara getirmek olan, sonsuz hayat için vizyon sahibi nesiller yetiştirmeyi vazife bilen öğretmenlerimiz için her dönem farklı roller biçilmekte ve kaleme alınmaktadır.
18.yüz yılda yaşamış Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin Marifetnamesi’nde de benzer tespitlere rastlıyoruz.
Eserde yer alan 17 maddenin bahse konu olan “7 C” rolleriyle benzerliklerini görebilir ve bu maddelerin halen geçerliliğini koruduğunu ifade edebiliriz.
“Öğretmenin öğrencilerine öğretim ve eğitim yaparken uygulayacağı 17 adap ve erkan:
1-Zorluk ve müşküllere katlanmak.
2-Sessizliğe devam etmek.
3-Halim selim olmak.
4-Vakarlı(ağır başlı) olmak.
5- Salim, dinmiş bir kafa.
6- Alçak gönüllü olmak.
7-Alay ve şakayı terk etmek.
8-Öğrenciye yumuşak davranmak.
9-Zayıf ve aciz öğrenciye sabırlı davranmak ve sorusunu dikkatle dinlemek.
10- Anlayışsız öğrenciyi güzel öğütlerle yola getirmek ve düzeltmek.
11-Soru soranı azarlamamak.
12- Soru sorana önemle kulak vermek.
13- Soruyu anlayıp cevabını vermek.
14- Öğrencinin mazeretini kabul etmek.
15- Doğruyu kabul etmek ve ona boyun eğmek.
16- Zararlı bilgilerden öğrenciyi men etmek ve korumak.
17- Faydalı ilmi, Allah’tan gayrısı için öğrenmeyi engellemek.”(Marifetname,2/161)
Ertelenemez ve ihmal edilemez bazı vazifeleri olan meslek gruplarından biride öğretmenliktir. Yürekleri ve zihinleri inşa edeceklerin ihtiyaç duyduğu beceriler kadim kültürümüzde var olup bize yol gösterici olmaya devam edecektir.
Kadim kültürümüzü yok saymadan eğitim adına yeni uygulamaları da yakından takip etmek önceliklerimiz arasında olmakla birlikte bakış açılarımızı da sorgulamamız gerekir.
Büyük İslam Öğretmeni Ebu Hanife’nin bir açıklamasında:
-"Bu bizim söyleyebildiğimiz en güzel sözdür. Kim bizim sözümüzden daha doğru bir söz getirirse, o hakikate bizimkinden daha yakındır" dediği;
-"Senin bu verdiğin fetvalar doğruluğunda hiç şüphe olmayan hakikatler midir?" diye sorulunca da:
-"Bilmiyorum belki de yanlışlığında hiç şüphe olmayan yanlıştır.”
Sözleri, öğretirken aynı zamanda öğrenme aşkını içinde taşıyanlar için, değişen dünyada eğitim modellerine ve biçilen öğretmen rollerine bakış açımız ne olmalıdır? Sorusuna en güzel cevaplardan birisi olacaktır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.