Merhaba sevgili okurlarım nasılsınız? Umarım hepiniz çok mutlu ve sağlıklısınızdır. Öncelikle bu yazıyı yazmakta çok zorlandığımı belirtmek istiyorum. Empati yeteneği yüksek biri olarak insanları anlamam çok kolay ve bir o kadar da dayanılmaz oluyor. İzlediklerim, gördüklerim, anladıklarım ve tahminlerim beni bir hayli üzüyor.

Konumuz sosyal medyanın büyüsüne kapılmış -Evet bana göre sosyal medya bir büyü kadar tesirli!- insanların dikkat çekme, onay alma, görünür olabilme, fark edilme, köşeyi dönme, herkes yapıyor bizim neyimiz eksik düşünmesiyle birlikte “Daha ne görebiliriz?” dediğimiz ve her zaman bir tık daha fazlasına şahit olduğumuz olaylarda çocuklarından faydalanması!

“Kanalıma hoş geldiniz.” platformunu biliyorsunuz. İki çocuk video çekiyorlar ve büyük olan çocuk küçük olana “İşe yaramaz!” diyor, aşağılıyor. Kamera karşısında çocuklar böyle davranarak beğeni alıyorlar! Ebeveynler, beğeni alabilmek ve ticari boyuta dönüştürebilmek için o platformlara çocuklarını yüklüyorlar.

Başka ebeveyn, eğlenceli videolar paylaşılan(!) platformda dikkat çekebilmek için çocuğuna birden bağırıp korkutuyor. El şakaları yapıp kahkahalar atıyor. Binlerce beğeni ile daha dayanılmaz videolar çekiyor.

Bir başka ebeveyn, etkinlikler adı altında çocuğuna sayısız oyuncak alıp paketleri açmasını ve şaşırmasını bizlere izlettiriyor. Ve daha nice platformlarda daha da korkunç videolar paylaşılıyor. Farkındaysak videolarda ebeveynler çocuklarını duygularına alet ederek bizlere servis ediyor.

Alet etmek evet buradaki kilit cümle tam da bu! İnsanlar artık duygularına kendileri de o kadar şaşkın ki, benim beğenilmeye ihtiyacım yok derken beğenileri çocuğu üzerinden topluyor. İhtiyaçlarını kendilerine bile fark ettirmeden karşılıyor.

Çocuklara yaptığınız şakalar, oyunlar vs içinizdeki duygunun evrene bırakılma şeklidir. Hiçbir çocuk ise bu duygularınızın esiri değildir. Hiçbir çocuk sizin duygularınızın aracı değildir.

Lütfen kişisel sorunlarınızı çocuklar üzerinde yaşamaktan, onları kullanmaktan, onlarla birlikte duyguyu evrene aktarmaktan vazgeçin. Bir neslin kaderiyle oynuyorsunuz, fark edin.

Sevgilerimle…