Hz. Mevlana’nın 750’nci Vuslat Yıldönümü etkinlikleri kapsamında Konya’da yerli ve yabancı pek çok ziyaretçi geldi. Bizim de misafirlerimiz oldu. Hem onların tespiti hem de benim bizzat şahit olduğum birkaç hususu dile getirmek istiyorum.

Şeb-i Arus etkinlikleri yıllardır Konya ile özdeşleşmiş bir olay. Çok şükür basketbol salonlarından Konya’ya yakışan kültür merkezi mekânlarında hem sema gösterisi hem de Hz. Pir felsefesine uygun değişik etkinliklerle tanıtım ve anma törenleri başarı ile gerçekleştirildi. Emeği geçen katkı sağlayan herkese çok teşekkür ediyoruz.

İl dışından gelen misafir araçlarının, tur otobüslerinin Mevlana Meydanı ve Mevlana Kültür Merkezi çevresindeki park sorunu büyük ölçüde çözüldü ve rahatça bekleme yapabiliyorlar. Ancak maalesef araç içindeki misafirler park alanına indikten sonra hayal kırıklığına uğruyorlar. Neden?

Bu insanların indiği yerde ilk başta rahatlayabilecekleri dinlenebilecekleri ya da bekleyebilecekleri bir mekân yok. İhtiyaçlarını karşılayacakları tuvalet imkânı kısıtlı. Söyler misiniz bana Hacı Veyis Camii ile küçük iki cami yanındaki abdesthane ve tuvaletler yanı sıra Mevlana karşısındaki katlı tuvaletler yeterli geliyor mu? Tabii ki hayır. Peki misafirlere reva mıdır bu?

Ankara’da Hacı Bayram Veli Hazretlerini ziyarete gidenler bilirler, ne kadar güzel ve temiz bir mekân var, hem şadırvan hem de tuvaletler ne kadar düzenli, inanın her gittiğimde kıskanıyorum neden böyle bir tesis Konya’da özellikle Mevlana çevresinde yok diye?

Cuma namazını Sultan Selim Camii’nde kılmak isteyenler Mevlana Meydanının ortasındaki küçük bir şadırvanda ne kadar sıra beklediklerini çoğumuz görmüşünüzdür. Reva mıdır bu?

Öte yandan Mevlana Müzesi’nden Kültür Merkezine kadar olan bölgede otopark dışında boş alanlar mevcut. Oralara Büyükşehir Belediyesi ya da Karatay Belediyesi, Kafem türü tesisler neden yapmıyor? Gelen misafirler indiklerinde veya beklemeleri sırasında istirahat edebilecekleri, çay kahve içebilecekleri bir tesis yapmak çok mu zor? Yoksa başka bir engel mi var?

Çok şükür artık Konya’ya gelen misafirler sadece Mevlana ziyareti ve sema izlencesi ile günü birlik dönmüyor Konya’nın diğer gezilip görülecek yerlerine de gidiyorlar. Son yirmi yılda Meram, Selçuklu ve Karatay’a kazandırılan tesislerle misafirler vakit geçiriyor, konaklama ve yemek molası veriyor böylece ekonomiye katkı sağlıyorlar.

Gelen ziyaretçiler park alanı civarında kaldırım kenarlarına oturarak dinlenme, tuvalet ve şadırvanda sıra bekleme gibi bazı sıkıntılara Hz. Mevlana’nın hoş görü felsefesiyle katlanıyorsa da bu onlara reva mıdır?

Bu yazdıklarımı ilgili ve yetkili kişilerde mutlaka biliyorlardır. Bu tesisleri yapılmasında bir engel mi var doğrusu bilmek isteriz?

Konya kültür ve sağlık turizminde artık hak ettiği değeri görüyor. Sadece aralık ayında değil yılın her ayında gezilip görülecek mekânlar mevcut. Bu nedenle yılın her mevsimi iç ve dış turizm canlı tutuluyor. İşte bu nedenle gelen misafirlerin sosyal ve insani ihtiyaçlarını karşılayacak modern geniş, kullanışlı dinlenme tesislerini de yapmak zorunda değil mi? Bu çok zor olmasa gerek.

O halde vakit geçmeden Mevlana Meydanı ve Kültür Merkezi civarına dinlenme ve ihtiyaç karşılamak üzere kafeterya, Kafem, şadırvan ve tuvalet tesisleri yapılması sadece benim misafirlerimin değil pek çok ziyaretçinin de isteği olarak görülmeli ve harekete geçilmelidir.

Şehrimizde çok başarılı ve pahalı işlere imza atmış ve takdir toplamış başkanlarımız bu sorununda üstesinden geleceklerdir inşallah. Sabırsızlıkla bekleyeceğiz. Kalın sağlıcakla.