Nihal Kavak

Nihal Kavak

SU BÖREĞİ İLE TAZELENEN ANILAR

SU BÖREĞİ İLE TAZELENEN ANILAR

Bu iki kelime de ne büyük hatıralar ve yaşanmışlıklar var ah bir bilseniz! Su böreği demek geniş aile topluluğu demek, neşe demek, huzur demek, çocukluğum demek…

Ahhh babaannem ahhh yattığın yerler nur olsun. Arefe gününden önce başlardı telaşı. Çocuklar, torunlar gelecekler ya.

Bayram sabahlarında biz, kahvaltı değil yemek yerdik. Evet evet bildiğiniz çorbalı, börekli, sarmalı, tatlılı yemek… Kuzine sobada ısınan tandır ekmeği kokusu hâlâ burnumda.

Soframızın başköşesinde de iki dizinin üstünde oturan, mutluluktan espriler yayıp kahkaha atan dedem. Rahmet ve özlemle anıyorum her ikisini de...

Babaannem ocakta kerme ateşinde pişirirdi böreği. Kehribar gibi, nar gibi kızarttım diyerek anlatırdı. Su böreği sinisinde bir dilim bile eksilmeden, bütün olarak. Gururla getirirdi sofraya; tüm aile fertleri de sofranın etrafında… Dedem böreğe elini uzatınca babaannem pür dikkat dedemin gözüne bakardı. Bir lokmadan sonra dedem “garı amma börek yapmışsın haaa eline sağlık” dedikten sonra babaanneme bir rahatlama gelirdi. Geri gelmesi mümkün olmayan günler ne güzel günlerdi.

Bizde su böreği çok özeldir. Annem de babaannem kadar güzel yapar. Çift tabanlı börek sinisiyle... Atalarımız boşa dememiş gelin kayınvalidenin sol eğe kemiğinden olur diye.

Tabii iç kıyması babam tarafından bıçak arası şeklinde özenle hazırlanır.

Son birkaç yıldır ben de yapabiliyorum. El açması, fırında değil ocak üzerinde kızartarak tabii ki.

Covid dönemini annem ve babam çok ağır ve sıkıntılı geçirdiler. Annem uzunca bir süre atlatamadı. Babam bu arada böreksiz kaldı. Bir cumartesi günü oturdum yaptım böreğimi. Ev değişikliği olsun bugün de bizde yiyelim akşam yemeğini diye aradım babamı. Tabi o zamanlar yasak var. Bir arka sokağımda oturduklarından saklıca geldiler, yürüyerek. Babam mutfağa girdi ve şok.

whatsapp-image-2022-11-01-at-15-58-23.jpeg

Ocağın üzerinde bir tepsi su böreği... Tam not aldım ama babamdan. Kötü de olsa babam, biricik kızına kıyıp da kötü olmuş demezdi zaten. Güzel de yapmışım ama. Ellerime sağlık.

Aslında ne yediğimizin önemi yok. Aslolan kiminle yediğimiz. Kuru soğanla bulgur pilavı da olsa saraylardaki ziyafet sofralarına değişilmez.

Her anımızın, büyüklerimizin kıymetini bilelim. Sağ iken değer verelim. Hastayken yanlarında olalım. İnanın hiçbir şey kaybetmeyiz. Öldükten sonra kıymet bilsen neee bilmesen ne. Kime ne fayda…

Kırgınsanız, küskünseniz sebebi her neyse bir tarafa atıp üzerine kalınca bir sünger çekin. Hatta beton dökün; bir daha gün yüzüne çıkmamak üzere… Karıştırmayın eskileri. İnanın kırılıp incinmekten, dert sahibi olup hastalık beslemekten başka bir faydası yok. Hayatımızın her anı tıpkı sinide nar gibi kızaran su böreği gibi keyifli ve güzel olsun…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Nihal Kavak Arşivi