Şehrin Aktörel Zenginliği
Bireysel kapsamda insan arayışı ya da kısmetiyle kıymetlenir onları işleyişi sayesinde kimlik kazanır. 1994 yılında başlayan ilki beş, ikincisi de 2012 yılından itibaren sekiz yıl akademik görev imkanı yakaladığımız, ilkinde 28 Şubat’ın ayakta durulması oldukça zor ağır atmosferinde ikincisinde akademik yükselme kadrosunun verilmemesi sebebiyle ayrılmak zorunda kaldığımız Afyonkarahisar’da yayınlanmış, yayına hazır ve de araştırmaları devam eden birçok çalışma, hattı zatında önceden öngörülemeyen ve de hesap edilemeyen bir şekilde tesirini göstermeye devam etmektedir.
Edip Ali Bakı, Süleyman Hilmi Gönçer, Abdullah Mahir Erkmen, Ömer Fevzi Atabek, Behçetoğlu Muzaffer, Abdullah Özkaynak, Mehmet Saadettin Aygen gibi ancak eserlerine ulaşabildiğimiz; Recep Yaşayacak, Fikri Yazıcıoğlu, A. Niyazi İplikçioğlu, İsmail Hızal, Şükrü Küçükkurt, Hüseyin Şenşaştımoğlu, Mehmet Gündoğan, Hacı Hakkı Özsoy gibi az ya da çok değerlendirmelerde bulunabildiğimiz kalem erbabının geride bıraktıklarını bilimsel bir yöntemle değerlendirme ihtiyacı her zaman kendini hissettirmektedir. Gerek bizzat kendimiz, gerek bilhassa bize danışanlar, gerekse de hariçtekiler incelemeleri ile bunu ayan etmektedirler.
Konunun bireysel olduğu kadar kent sözcülüğü ya da şehir aktörlüğü de yakından ilgisi bulunmaktadır. Yukarıda ismi geçenlerden sadece birisinin dahi memleketine kalıcı kazanımları olmuştur. Bununla doğru orantılı olarak söz konusu edilen hususlara dair projeler yürütülmüş, proje başvuruları gerçekleştirilmiş, kitaplar basılmış, makaleler hazırlanmış, müzakereli değerlendirmeler düzenlenmiş, lisansüstü tezler çalışılmış, paneller, bildiriler, konferanslar, söyleşiler vb. çalışmalar birbirini takip etmiştir. Uluslararası tanınırlığa sahip Litera-Türk Akademik Yayınevi tarafından basılan İletişimciler Diyor Ki eserinde “Mahalli Basına Değer Verenler Hususunda Proje Sistematiği” bölümü bu etkinliklerin hem sonucu, hem de yol haritası olmuştur.
Gerçekleştirilen faaliyetlerin doğası gereği yazılı, sözlü ve görsel yerel medya geniş yer ayırmıştır. Ciddi araştırma adımlarının kamuoyu ile paylaşma aşamaları esnasında medya ürünü şeklinde aktarılan bu bilgiler yakın, orta ve uzun vadede şehrin aktörel zenginliklerine ulaşılmasında hatırı sayılır bir basamak teşkil etmektedir.
“Mukavemet Mahalli” başlıklı online erişime açık makalemizde de işaret edildiği gibi bir takım dirençlerle de uğraşılmak zorunda kalınmıştır. Ancak su akar yolunu bulur misali akademik ve düşünce menzilinde yürüyüşünü sürdürmektedir.
Kentin alimleri ve evliyaları çerçevesinde büyük bir kısmı tekrar ve kısmî bilgiler ihtiva etse de önemli miktarda yayın bulunmaktadır. Bunların büyük bir kısmında eskilerin Anbanazlı şimdilerin ise Beyyazılı Şahinoğlu / Şahanoğlu’ndan cömertliğinden, hayırseverliğinden bahsedilmiştir. Bir kısmında da şiirlerine ve şairliğine işaret edilmiştir.
Aile mensuplarından eğitimci araştırmacı yazar Ahmet Hidayet Şahintepe, şairin torunu olarak dar alandan ve toplumsal hafızadan elde ettiklerini, ilgisinin uyandığı dönemlerden bu yana toplayabildiklerini kendi süzgecinden geçirdikten sonra emin olabildiklerini tefrika imkan bulabilirse bir bütün halinde dönüştürme hedefine yönelmiştir. Çabasında elbette aileden intikal eden bilgiler, veriler, daha öncesinde kayıt altına alınan hususlar, değerlendirmeler büyük önem arz etmektedir.
Kısaca küçük ya da büyük bir yerleşim biriminin aktörel temsilleri ve onların ilgi alanları doğrultusunda sözlü, yazılı veyahut görsel zenginliklere dönüştürür. Bilim ve düşünce insanlarına düşen de zenginliklerin tanınmasına sürekli takviye gayreti olmalıdır. İsmi hatırlanan ya da hatırlanamayan kentin bütün aktörlerini saygıyla ve muhabbetle anıyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.