Uğur Özteke

Uğur Özteke

Sağlık ve Özgürlük Kimin Umurunda?

Sağlık ve Özgürlük Kimin Umurunda?

Dün bizim için yine çok şükretmemiz gereken sağlıklı mutlu ve huzurlu bir gün idi.

Evet belki sizler millet olarak yeni bir 4 günlük sokağa çıkma yasağının son gününde sıkılmıştınız.

Dışarısı yanıyordu. Evler sıcaktı. Çoluk çocuk bunalmış, “Yarın bir olsa da kendimizi dışarıya atsak” diye hayaller kuruyordunuz.

Hayal kurmaya devam. Hayallerin ve ümitlerin sonu iyi olacak inşallah.

Ama yine önceki akşam Sayın Cumhurbaşkanı içimizi rahatlattı.

Biz dünkü yazımızı bir gün önce yazarken, sizlerin duygularına tercüman olarak, “Niye sadece bu 15 il? Madem aynı gemideyiz niye tüm illerde sokağa çıkmak yasak değil?” demiştik.

Şimdi Ramazan Bayramında sokağa çıkma yasağı tüm ülkede.

Şimdi aynı gemide olduğumuzu anladık değil mi?

...........

Cumhurbaşkanımızın açıklamasından sonrada dünde sizlerden pek çok yorum aldık.

Biraz aklıselim insanımız okulların erken tatilini çok yerinde bulurken, turizm adına yani para otellerin açılmasından tutunda farklı seyahat yollarına kızıyorlardı.

Vallahi ben de artık karşıyım. Çarşı gibi karşı değilim ama bazı şeylere gerçekten karşı olmaya başladım.

Allah aşkına bu milletin belki yarısı inanır ama camileri kapattık, otelleri açıyoruz.

Bunun adı, amacı nedir?   

...........

Aslında sizlere zaman zaman çok açık ve net olmasa da bizleri algılarla nasıl yönlendirdiklerini ve yönettiklerini ima ediyorum.

Bazı okurlarımız hemen durumu çakıyorlar.

Hadi bir düşünün bakalım.

İsimleri ister Bilim Kurulu üyesi olsun isterse bilim adamı. O ekranlara çıkan, ulusal basına demeç verenler, “Maske takılmalı mı, takılmamalı mı? Tartışmalarının ikinci maddesinde ‘AVM’ler açılmalı mı açılmamalı mı?’ tartışması yapmadılar mı? Üçüncü madde olarak da gözümüzün içine baka baka ve ülkede yağmur fırtına var iken ‘deniz suyundan, havuz suyundan mikrop bulaşır mı bulaşmaz mı, otellerde açık büfeler nasıl olmalı?’ diye…

..........

İşte o günlerde bugünlerin uygulamalarının ilk adımları atılıyordu.

Dışarda yağmur yağıyor, milletin doğalgazı sobası yanıyor, çıkmışlar deniz suyundan mikrop bulaşır mı bulaşmaz mı?

Yesinler sizin uyanıklığınızı emi?

Nasıl olsa buldunuz bizim gibi saf, temiz milleti. Masal dinler gibi sizi dinleriz. Sonra da inanırız.

Hiç hinlik yapmayız ki.

Hiç “hayırdır bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü?” diye de düşünmeyiz.

(Bu eniştenin bayram seyran olmadan öpme işini de bizim dünyamıza kim soktu ise..... neyse)

Sonuçta buldular bizim gibi milleti oynayıp duruyorlar.

******

SAĞLIK YA DA ÖZGÜRLÜK KİMSENİN UMURUNDA DEĞİL’

Dün bizi mutlu eden mesajlardan birisi de üniversiteden bir hocamızın yazdıkları idi.

Hocamız özetle şöyle diyordu;

Bugünkü yazınız harika olmuş.

Ama biliyoruz ki sağlık ya da özgürlük kimsenin umurunda değil.
Kimse objektif değil, doğal olarak nesneli değil.
Daha doğrusu işin sağlık veya özgürlük boyutu kimsenin umurunda değil.
-Evinden çalışma imkanı olan beyaz yakalılar destekliyor.
-Ekmek derdindeki esnaf ateş püskürüyor.
-Bayramda el öpmek istemeyen gençler seviniyor.
-İnstagrama tatil fotosu atamayacaklar homurdanıyor.

................

Herkes kendi derdinde.
O yüzden gece yazınızı okudum da

Sahi siz kimin derdine dahilsiniz?’ diye düşündüm.

Neticeye varamadık tabi ki.

Uyumuşum...”

.............

Hocam sağ olsun bir şeyi daha hatırlattı.

Yıllardır günlük yerel yazı yazarız. Sürekli iki şeyin altını çizerim.

Hastane ve hapishanede değilsek yatın kalkın halinize şükredin.

İşte bugün içinde dünya pandemi ile yaşamaya alışırken iki şey sağlık ve özgürlük. Gerisi olsa da oluyor, olmasa da...

******

MERAM KAPANINCA ORADAKİ HAYVANLAR!

Geçtiğimiz hafta bir marketin otoparkında aracın içinde oturuyordum. Camlar açıktı. Bir polis dostumuz selam verdi. Dertleştik. Meğer ben de onun arabasının yanına park etmişim. Arabasının kapısını açtı. Üç torba yem vardı. Dost isim şöyle diyordu, “Parklar bahçeler doğal olarak kapatıldı. Meram’da Tavusbaba’nın oraya çıkışlar da tamamen kapatılmış. Oysa ben oraya sürekli hayvanlara yem götürürdüm. Bak abi yemler arabada dolaşıyor. Tavusbaba’ya çıkan yolların kapatılması güzel ama oradaki hayvanlar ne yapıyorlar şimdi?”

............

Biz de bu konuda son derece duyarlı ve üzgün olan arkadaşımıza “Belediye bakıyordur” diyerek teselli etmeye çalıştık.

******

ÜMİT HOCA ÜMİT VERMEYE DEVAM EDİYOR

Konya Doğayı ve Hayvanları Koruma Derneği Başkanı emekli öğretmen Ümit Sürmeli Hoca bu zor günlerde açlıkları, susuzlukları ve yalnızlıkları kat be kat artan hayvanlarımızla ilgili müjdeli haberler vermeye devam ediyor.

İşte buyurun Ümit Hoca’nın bizimle son paylaştıkları;

Sağlık ve Özgürlük Kimin Umurunda?

Milli Parklar ekibi Karaömerler’deki pelikanlara yardım etti.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğü personeli ile Bölge Müdürümüz Tuğrul Şahin Bey bu konuda çok duyarlılar” diyordu.

Sağlık ve Özgürlük Kimin Umurunda?

Sağlık ve Özgürlük Kimin Umurunda?

Karatay Belediye Başkanı Sayın Hasan Kılca Bey ve belediye çalışanları bugün Karatay’ın en ücra yerlere kadar ulaştı. Başkanımıza ve çalışanlarına minnettarız” diyen Ümit Hoca Hanımefendi böyle güzel paylaşımlar yaptıkça biz de daha rahat ediyoruz.

.............

Bu arada mübarek Kadir Gecemiz, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramımız mutlu ve mübarek olsun.

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Kendini küçük görmeyi bırak sen yürüyen evrensin

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Marketlerde, fırınlarda, pazar yerlerinde gözümüz dönüp bu zor günlerde yine eskiden olduğu gibi birbirimizin omuzuna basmamayı öğrendiğimiz zaman daha iyi ADAM oluruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Uğur Özteke Arşivi