Yılmaz TAŞÇI

Yılmaz TAŞÇI

Eğitim her şeyden önce öğrenciye saygı ile başlar

Eğitim her şeyden önce öğrenciye saygı ile başlar

“En Büyük Ödül Sevgidir, En Büyük Ceza İse Yaftalanmaktır…”

Bu yazımızda Osmanlı Eğitim Modelinde ödül anlayışına kısa bir atıfta bulunarak, ödül ve disiplin konusundaki görüşlerimize kısaca yer vereceğiz.

Osmanlının son döneminde öğrencilerin ödüllendirilmesi ile ilgili olarak kuramsal görüşler geliştiren ve kitaplarıyla öğretmenleri etkileyen eğitimciler arasında özellikle Selim Sabit Efendi, Musa Kazım Bey, Aristokli efendi önemli bir yer tutar. Selim Sabit Efendi’nin görüşlerine değinelim.

Selim Sabit Efendinin Görüşleri

Çağdaş anlamda ilk eğitim bilimcimiz olan Selim Sabit Efendi(1829-1911), ilk açılan öğretmen okulunu 1855’te bitirmiş, öğrenim için Fransa’ya gönderilmiştir. Dönüşünde öğretmen okullarında öğretmenlik yapmıştır. O, çeşitli eserlerinde özellikle Rehnüma-yı Muallimin (1870) yani “Öğretmenlere Kılavuz” başlıklı eserinde öğrencilerin ödüllendirilmesi konusunu ayrıntılı olarak ele alır. Ona göre başlıca öğrenci ödülleri

(Önem dereceleri gittikçe artan) şunlardır:

1-Nişane-i aferin: Kırmızı renkli ve en alt düzeyde değeri bulunan ödül kağıdı.

2-Nişane-i Tahsin: Yeşil renkli. 10 adet Nişane-i aferin değerinde.

3-Nişane-i imtiyaz: Sarı renkli. 10 adet Nişane-i tahsin değerinde.

4-Öğrencinin sınıfın en üst yerinde oturtulması.

5-Zikr-i cemil: Öğrencinin adının tüm öğrenciler önünde anılması.

6-İftihar levhası: Öğrencilerin adının buraya yazılıp birkaç gün sınıfta asılı tutulması.

İşin doğası gereği günümüzde okullarımızda her öğretmenin pedagojik yaklaşımlarına göre benzer/farklı uygulamalar yapılıyordur.

Gelelim günümüz dünyasına.

Ödül/disiplin her ikisi de eğitim noktasında dozu iyi ayarlanması gereken bir konudur.

Eğitimciler tarafından bilinen bir gerçektir ki maddi ödüller beklenen davranışın ortaya çıkışına başlangıçta olumlu etkiler sunsa da manevi ödüller davranışın kalıcılığını sağlama da daha etkindirler. Her şey maddi olarak ödüllendirilirse, yapılan her iyi, olumlu bir davranış maddi beklentiyi beraberinde getirebilir.

Eğitimciler, anne babalar gelişim sürecinde ve eğitim yolculuğunda çocuklarda /gençlerde muhataba saygıyı-doğal davranışları sergilemeyi -empati yeteneklerini geliştirmeyi öncelikli olarak ele almalıdırlar.

Kim ve ne olursa olsun Yeryüzünde her insan her zaman, dünya tarihinde başrolü oynar ve doğal olarak o bunu bilmez. Önemli olan bunu ona hissettirebilmektir. Muhataba verilecek en büyük ödüllerden birisi de budur.

Kalplerin katılaştığı mekanların içinde her zaman acı rüzgârlar eser. İnsan gittiği yere kendi iklimini de taşır.

Şefkat, Sevgi, Bilgi, İlgi sütunları üzerinde verilecek bir eğitim onlarda istendik davranışların ortaya çıkmasında katkılar sunacaktır.

Özellikle dijital dünyada çocuklarımızın yalnızlaşmamasını, değerlerinden ayrılmamasını istiyorsak, bir çocuğun /gencin temel ihtiyaçları hakkında farkındalık duygularımız geliştirmek zorundayız.

Her şeyin yapayının üretildiği bir dünyada duygular gerçektir, asla yapay olamaz… Bu kapsamda çocuklarımıza ve gençlerimize kazandırılması gereken 11 duyguya hep birlikte bakalım:

Varlığın tanınması duygusu, değer duygusu, emniyet duygusu, sorumluluk duygusu, paylaşma ve dayanışma duygusu, mücadele duygusu, mutluluk duygusu, ahlaki davranış ve adalet duygusu, saf ve temiz bir iman duyguları.

Bu sayılan duyguları kazandırma gayretinde olmak ve hayat bulmasını sağlamak onlara verilebilecek en güzel ödüller olacaktır.

Gelin hep birlikte ödül talebimizi en büyük muallimizin dilinden talep edelim:

“Allah’ım bana merhamet, afiyet ver, hidayet ver, rızık ver.”

Allah’ın rahmeti: Günahları terk ettirmek, affetmek.

Afiyet: Dünya ve Ahiret afetlerinden selamet.

Hidayet: İslam’da sebat ve ahkama uyma.

Rızık: Yeterli miktarda helal rızık. (İbn u Ebi Evfa’dan)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yılmaz TAŞÇI Arşivi