13 Ocak 2023 tarihinde hizmete başlayan Rami Kütüphanesi'ni inceleme fırsatı buldum.

Rami Kütüphanesi'ni Türkiye’nin en büyük, Avrupa’nın ise sayılı kütüphanelerinden biri olmaya aday diyebilirim.

220 dönümlük alan içinde, 36 bin m² kapalı alana sahip olan Rami Kütüphanesi, 51 bin metrekarelik peyzaj alanıyla Avrupa’nın en büyük peyzaj alanına sahip kütüphanesi olma özelliğinde.

4 bin 200 kişilik oturma kapasitesi olan komplekste, 0-3 yaş ve 3-6 yaş gruplara hizmet veren Türkiye’de ilk Bebek ve Çocuk Kütüphanesi ilk dikkatimi çeken bölüm oldu.

Ortaokul ve lise öğrencileri için tasarlanmış Gençlik Kütüphanesi,

Lisans ve lisansüstü (yüksek lisans-doktora) öğrencilerinin, akademisyenlerin ve araştırmacılar başta olmak üzere tüm yetişkin kullanıcıların kaynak ihtiyaçlarına cevap veren Yetişkin Kütüphanesi gerçekten hepsi ayrı bir değer.

Genel Eserler, Felsefe-Psikoloji, İlahiyat, Sosyal Bilimler, Dil Bilimleri, Bilim ve Teknoloji, Güzel Sanatlar-Eğlence ve Spor, Edebiyat, Tarih ve Coğrafya kütüphanelerinden oluşan toplam 10 adet İhtisas Kütüphanesinin yanı sıra; 115 bin Osmanlıca Nadide Matbu Eserle birlikte kitap alımları tamamlandığında toplamda 2,5 milyon kitapla tüm ihtiyaçlara cevap vereceğine inandığım bir kütüphane.

Yazma Eserler Kütüphanesi bünyesinde bulunan Şifahane’de ise, kitap restorasyon çalışmalarının yapılacağını da öğrendim.

Düzenlenmesi planlanan seminerler, söyleşiler, imza günleri, tiyatro-film gösterimleri, sergiler, kitap günleri, atölye çalışmalarıyla düşünenlerin kültür ve sanatın kalbi yapma iddialarını saygıyla karşıladım.

Ne kadar güzel değil mi?

Bizim de Avrupa ve Dünya çapında nur topu gibi bir kütüphanemiz oldu.

Peki;

İçini dolduracak okuyan insanımız var mı?

İşte bu konuda çok karamsarım.

Geçen aylarda Türkiye’nin Kitap Okuma Raporu Açıklandı.

Uluslararası Yayıncılar Birliği’nin 2022 verilerine göre, kitap, ihtiyaç listemizde, 235. sırada yer alıyor. Bu hayat pahalılığından belki de 300. sıraya geriledik.

Raporda, 85 milyon nüfusa sahip olan Türkiye’de geçtiğimiz yıl kişi başına düşen kitap sayısı 8.4 olurken, kitap okumaya ayırdığımız süre ortalama sadece 1 dakika olarak açıklandı.

TÜİK verilerine göre yayın sektöründe Türkiye daha iyi. 21. sırada.

Bu da ülkemizde basılan kitap sayısı artarken, okuma oranında bir artış olmadığı gibi gerilediğini gösteriyor.

Çünkü insanlarımız günde sadece 1 dakikasını kitap okumaya ayırırken, televizyon izlemeye 6 saatini, internete ise 4 saatini ayırıyor.

Çocuklara kitap hediye edilmesinde ise Türkiye 180 ülke içerisinde 145. sırada.

Kütüphane, bina ve kitap yatırımlarımızın yarısını kitap okutmaya ayırır okuma alışkanlığını geliştirirsek, bu boş kütüphaneleri doldururuz.

İşte o zaman gerçek başarı gelecektir.

+++++

Bir de, görkemli camilerimiz.

İstanbul’da Çamlıca Camii, Konya’da millet parkı içine yapılmakta olan Konya Ulu Camii sadece iki caminin kapasitesi 80 bin kişi. Çamlıca Camii maliyeti 290 milyon dolar. Ve diğer illerdeki camii sayımızdaki artış ve harcanan para dikkatimi çekti.

Diyanet İşleri Başkanlığı verilerine göre, Diyanet'e bağlı olan Türkiye'deki cami sayısı 2003 yılında 75 bin iken 2022 yılında toplam cami sayısını 89.817… Buna göre en çok cami İstanbul ilimizde en az cami ise Tunceli ilimizde bulunuyormuş.

Son 20 yılda cami sayısı çok arttı ancak cemaat sayısı giderek azalıyor.

Halkın yüzde 82’sinin kendisini Müslüman olarak tanımladığı bir ankete göre, 2002 yılında beş vakit namaz kılanların oranı yüzde 35 iken aynı şirketin 2022 yılında yaptığı ankette beş vakit namaz kılanlar yüzde 21’e düşmüş.

Yüzde 21 in yarısını erkek nüfus olarak düşünürsek bu sayının tamamı camide namaz kılsa bile bu oran yüzde 10 u geçmez.

Başka bir ankette ise “Cuma, Bayram, Şükür ve Teravi namazlarını kılarım” diyenler ise yüzde 37'den yüzde 45 çıkmış.

Namaz dinin direğidir. Nerede ahlak ve maneviyat

Muhteşem kütüphanelerimiz ve camilerimiz var peki neden muhteşem okurlarımız ve cemaatimiz yok?

Milli Eğitim bakanımıza, öğretmenlerimize, Diyanet işleri başkanımıza ve din alimlerimize duyurulur.

Yorum saygıdeğer okurlarımın.