Yücel KEMANDİ

Yücel KEMANDİ

Memur

Memur

Bugün yazıma “memur ne demek?” sorusuyla başlamak istiyorum.

Memur, idari bir sisteme bağlı olarak kamu hizmetini yapmakla görevlendirilen meslek grubuna verilen isimdir.

Devlet memurları aylık maaş almak suretiyle çalışır. Kamu görevlisi sıfatına sahip olan memurlar, devlet adına görev yaparlar ve devlet güvencesi altındadır.

Devlet memurları, kanun ve mevzuatta belirtilen görevleri, bağlı bulundukları hizmet birimlerinde zamanında ve eksiksiz bir şekilde yapmakla yükümlüdür.

657 numaralı kanunda, “görevlerinin iyi ve doğru yürütülmesinden amirlerine karşı sorumlu” olduğu belirtilen devlet memurlarının yerine getirmekle yükümlü olduğu bazı sorumluluklar bulunmaktadır.

Yetkili amir tarafından verilen görevleri kanuna uygun bir şekilde yerine getirmek,

Hiyerarşiye bağlı olarak alınan emri, anayasaya aykırı olması durumunda yerine getirmemek,

Vazifeyi yerine getirirken dil, din, ırk, cinsiyet ayrımı gözetmemek,

Yurt dışında yerine getirilen görevlerde devlet itibarını zedeleyecek bir davranışta bulunmamak,

Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarına sadık kalmak,

İşbirliği içerisinde çalışmak,

Kanunda belirtilen kılık kıyafet kurallarına uymak,

Kamu hizmetinde kullanılan araç gereçleri şahsi amaçlar için kullanmamak,

Kendilerine teslim edilen devlet malını korumak.

Bunları neden yazdım.

İnan ben de bilmiyorum. Geçen hafta memurla ilgili bir köşe yazısı beni çok üzdü onun için yazmış olabilirim.

Belki de, memur ne demek bilmeden yazan çizen televizyon ekranlarında konuşan cahiller var. Onlar da bilgi sahibi olsunlar diye düşündüm.

Koranavirüsün etkisinin devam ettiği bu günlerde memurların aldığı maaş birçok kendini bilmez kişinin ağzına sakız oldu.

Milli Eğitim Bakanımız, "öğretmen giderlerinden dolayı yatırım yapamıyoruz" dedi, keşke demeseydi.

Bakanın avukatlığını yapmaya soyunan birçok geçmişi karanlık yazar, gazete köşelerinde ya da televizyon ekranlarında öğretmenlerin ve tüm memurların aldıkları maaşla uğraşmaya başladılar.

Aslında onlara da memur kimdir diyerek memuru tanıttığımız gibi, öğretmeni de anlatmamız lazım.  Çünkü bunu yapanlar bu konuda da koca bir cahil.

Memurun aldığı maaşı çok görenler, suçladığı memurun yerinde memurun aldığı maaşla bir ay çalışma fırsatı verin bakalım. Bir ay polislik, sağlık memurluğu, ya da öğretmenlik yapabilecekler mi? Bu maaşla geçinebilecekler mi?

Memurun aldığı maaş belli, yaptığı iş belli, bir insanın geçimini zar zor karşılayan bu maaşta gözü olanlara yazıklar olsun.

Bir  memurun ömrü  boyunca alamayacağı parayı bir gecede iç edenleri görmeyip, memurun aldığı parayla uğraşanlara da yuh olsun.

Devlete olan gelir vergisini ödemeyen vergi kaçıranları görmeyip, maaşını aldığı gün gelir vergisini ödeyen devlet memurlarının aldıkları paranın çokluğundan bahsedenlere yazıklar olsun.

Evinde huzurlu, işinde güvenli, olmasını sağlayan polisin, aldığı ücrette gözü olanlara polis olmasın da gör halini diyorum.

Başı ağrıdığında aman doktor diye kıvranan, sağlığına kavuşunca da sağlık memurunun maaşını çok görenlere gitme doktora da, salan verilsin diyorum.

Bir çocuğunu evde avutmaktan aciz bu insanların, onlarca çocuğu hayata hazırlayan, hayatını kazanması için onu meslek sahibi yapan, peygamber mesleği öğretmeni bu dönemde suçlayan, aldığı paranın çokluğundan bahseden geçmişi karanlık yalakalara selam olsun!

 

Yazımı cumhuriyetin ilk yıllarında, yeni savaştan çıkmış devlet, yokluk içerisinde kıvranırken, mecliste milletvekili maaşlarını artırma görüşmelerinde. "Aman dikkat edin milletvekili maaşı öğretmen maaşını geçmesin" diyenlere de Allah rahmet etsin.

Allah’ıma emanetsiniz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
15 Yorum
Yücel KEMANDİ Arşivi