Yıl boyu dilimizden düşmek bilmeyen şey oldu, geldi 2021. Kötü olayları değişen sayılara veya geçen zamana bağlamayı mantıklı bulmuyorum ama içimizde hala bir şeylerin düzelmesini bekleyen bir umut var ve biz bu umudu gelen yıllara, gelecek aşıya veya televizyonda son dakika başlığında bize sunulacak haberlere bağlıyoruz. Aslında içten içe yaşadığımız olaylardan çok yorulduk ama etrafımıza karşı güçlü durmak zorundayız hepimiz.

Millet olarak en çok etkilendiğim özelliğimiz her zor durumda ilk başta birbirimize kenetleniyor olmamız. Biz yine ne yaşarsak yaşayalım kendimizden önce sevdiklerimizi düşünmeye devam edeceğiz. Çünkü her koşulda canımızın diğer yarısı bizden uzakta atmaya devam edecek.

Atlatılan her zorlukta bir şey daha öğreniyoruz. Araya giren mesafelerin her zaman kötü olmadığını, bazen karanlık gibi görünen seçeneğin bir çözüm yolu olabileceğini tecrübe ettik bu sefer de. Özlemlerimizi telefonlarla giderdik, sağlıklı olduktan sonra uzakta olmasına da katlandık sevdiklerimizin.  Hepimizin içinde geçmişe dönebilme özlemi var şuan, gezip görebileceğimiz yerler listemizi doldurmayı, bir kahve eşliğinde saatlerce yapılan sohbetleri iple çekiyoruz. Ama ne kadar sabredersek o kadar kolay gelecek beklenen günler. Biliyorum bu satırları okurken aşamaları atlatmış olan belki de şuan evinde karantina altında olanlar olacak, ama atlatılan her zorluk cebimizde güze bir tecrübe olmadı mı bize? Bir gün bu zamanları nasıl atlattığımızı da konuşacağız o kahve sohbetlerinde biliyorum. Sağlıklı olmak en büyük hazine aslında hala nefes alabiliyor olmak, umut edip savaşacak birçok sebebimiz olduğu anlamına geliyor. Daha önce hiç çekmediğiniz kadar derin bir nefes çekin içinize veya hiç fark etmediğiniz güzel manzaraları yakalayın gökyüzünde, bir çiçeğin kokusuna hayranlık duyun mesela veya yeni lezzetler keşfedin. Şuan farkında olmasak da büyük bir hazine var ceplerimizde. Hala konuşabiliyorken sevdiklerinin gönlünü almak varken neden susalım ki. Bir gün bir şeyleri daha çok yaşamadım diye pişmanlık duymak yerine bugün sahip olduğumuz her şeyin tadını çıkarıp şükretme vakti. Hala vaktimiz varken gülümsemeye devam etmeli hala yanımızdayken sevdiğini söylemeli. Çünkü pişmanlık kalbi en çok yoran duygu...

Günaydın,

İyi öğlenler,

Huzurlu akşamlar,

Hangi vaktinize denk geldiysem orada bir gülümseme bırakabilmek umuduyla bir yazarca geçti buradan. En büyük hazine gülümsemeniz, onu sakın bırakmayın…