Gidin bir çölden 100 tane kırmızı ateş karıncası yakalayın. Daha sonra başka topraktan 100 tane bildiğimiz siyah karıncayı alın ve bunların hepsini bir kavanozun içine koyun. İlk başta hiçbir şey olmayacaktır.

Daha sonra kavanozu elinize alın, oldukça şiddetli bir şekilde sallayın ve tekrar yerine koyun. Kavanozun içinde bir anda karıncaların birbirlerini öldürmek için savaştığı bir kaos ortamı göreceksiniz.

Kırmızı karıncalar bunu yapan düşmanın siyah karıncalar olduğunu düşünürken, siyah karıncalar ise bu kaosun nedeni olarak kırmızı karıncaları görmektedir.

Oysa çok iyi bildiğimiz üzere kaosun asıl nedeni sizin ellerinizdir.

O nedenle günümüzde gerek sosyal medya aracılığıyla gerekse de başka ortamlarda normalde hiç tanımadığımız insanlarla tartışacak ya da kavga edecek duruma geldiğinizde kendinize hep şu soruyu sorun lütfen, “Kavanozu sallayan kim?”

Bu hikaye aslında yaşamımızın her alanında karşılaştığımız ve aklımızı karıştıran, öfkelenmemize sebep olan birçok konuyu artık daha fazla irdelememiz gerektiğini bize öğretiyor.

Birileri kavanozu sallarken, içerde iki grup birbirini yemeye başlıyor.

Hani buna benzer bir de “Filler sevişir çimler ezilir, filler dövüşür yine çimler ezilir, çim olmayın” sözü vardı. Akıllı davranın, hayatta hiçbir zaman çim olmayın..

İnsanlar gelir ve gider, ancak gerçek olanlar sonsuza kadar kalır. Bu sözüm kulağınıza küpe olsun, hayatta karşılaştığınızda beni hatırlayasınız...

Beklerseniz sadece size geleni alırsınız, ama eğer üstüne giderseniz istediğiniz her şeyi... Hayat insanlara her zaman sürprizler yapabilir, önünüze yeni fırsatlar çıkarabilir...

Off çok felsefe yaptın, sıktın bizi diyenleri duyar gibiyim. Tamam birazda şehrimizle ilgili konulara değinelim...

******

Konya’nın tarımda 2 dev markası Şakalak Tarım ve Alparslan Traktör’den bahsetmek istiyorum. Şehrimiz bildiğiniz üzere tarımın başkenti olarak anılıyor. Tarım politikalarında yapılan onca yanlış uygulamaya rağmen gidişatın iyi olduğunu söyleyebilirim.

Yakın zamanda görüştüğüm Şakalak Tarım’ın genç patronu dostumuz Mustafa Genç ve Alparslan Traktör’ün bel kemiği abimiz Memduh Erdirençelebi, hâlâ umut var diyerek yüreğimize su serpti. Şehrimizden dünyaya ürün gönderen firmalarımız bizim başımızın tacıdır. Ne kadar zorluk yaşasalar da pes etmeden üretmeye devam ediyorlar. İstihdam sağlamaya devam ediyorlar. Bilmezler miydi arsa alıp satmayı? Onlar elini taşın altına koymayı tercih edenlerden...

******

Bir de genç yaşta patron olan bir kardeşimizden bahsetmek istiyorum. Daha 26 yaşında olmasına rağmen yanında 30 kişinin üzerinde kişi çalışıyor. Konya’nın yanı sıra Ankara ve Mersin’e de şube açtı. Türkiye’nin en büyük markalarına Türkiye genelinde hizmet veriyor.

Çağrı Soğutma’nın genç patronu Yunus Emre Güneysu’dan bahsediyorum. Bu yaşta patron olmasına rağmen efendiliğiyle, mütevaziliğiyle bizleri de mest ediyor. Dediğim gibi daha 26 yaşında... Düşündüğüm zaman 26 yaşında üniversite mezunu işsiz o kadar genç var ki... Demek ki çalışmak, çabalamak başka bir şey. İnsan isteyince oluyor. Yazımın üst kısmında beklerseniz sadece size geleni alırsınız, ama eğer üstüne giderseniz istediğiniz her şeyi demiştim, demek ki Emre kardeşimiz üzerine gitmiş. Yılmadan, yorulmadan çalışmış. Konyaspor’un sponsorlarından da biri oldu. Reklama verdiğim para boşa gitmez, geri dönüşünü alırım mantığıyla yaklaştı ve beklediği de oldu. Yolun açık ve daim olsun kardeşim..

******

Konya’nın köklü isimlerinden, adı duyulduğunda herkesin saygıyla andığı abimiz Tunç Küçüksönmez’den bahsedelim biraz da. Malum kış ayı geliyor. Kış lastiklerini takmamız öncelikle can güvenliğimiz için, ardından trafik kuralları açısından şart. Bu ara yoğun bir mesai içerisindeler. Kış lastiği satışları beklenen rakamların altında seyretse de Tunç abimiz moral bozmadan işlerine odaklanıp gayret göstermeye devam ediyor. Türkiye’nin en büyük araç lastiği lojistiğinin sahibi olmasına rağmen mütevaziliği, duruşuyla örnek bir isim. Umarız istedikleri satış rakamlarına ulaşırlar. Değerli isimleri yazmaya devam edeceğim. Şimdilik bu kadar, hoşcakalın...