Konya’da mafyaya, çeteye, tefeciye yer yok!
Nasıl bahardan kalma bir hafta sonu yaşadık değil mi? Pek çok insanımız için hava bahardan kalma güzel günlerdi. Bu güzel havada sokağa çıkma yasağı da olsa, yasağı delmek için elimize alacağımız bir poşet ile izin belgesini almış alıyorduk. Maksat polisi kandırmak gibi görünse de aslında kendimizi kandırıyorduk.
Haaa polisi kandırma deyince dün sabah bir hocamız bizimle paylaştı. Gerçekten sokağa çıkmak ve polis kontrolünden geçmek için bakın doktorlarımızı da nasıl bu kötü davranışımıza alet ediyormuşuz;
...............
Doktor arkadaşımla konuşuyoruz. Arkadaşım özel bir hastanede doktor.
Diyor ki; cumartesi günleri on randevudan yedisi gelmiyor.
İnsanlar şimdi de araçla dışarı çıkmanın yolunu bulmuş meğer.
Ben Meram’da oturuyorum diyelim ki. Cumartesi Real tarafındaki arkadaşıma kahvaltıya gideceğim.
Ne yapıyorum?
Şehrin öbür ucundaki bir özel hastaneden randevu alıyorum.
Polis çevirmesinde de telefonuma hastaneden gelen randevu mesajını gösteriyorum. Böylece arkadaşıma kahvaltıya rahatça gitmiş oluyorum.”
...........
Bizim millet bu işte.
Tabiii bir de şimdi randevu verip hasta gelecek diye cumartesi gününü hastanede geçiren hekimleri, sağlıkçıları düşünün.
******
“POLİS DENETİM YAPMIYOR
HERKES SOKAKTA” DİYENLERE
Bizim millet olarak ortamız yok. Bu hepimiz için geçerli. Mesela benim hatun iki de bir söyler “Senin için ya siyahtır ya da beyaz. Grin yok” diye. Şimdi biz millet olarak yasaklı günde sokağa çıkabilme, yürüyüş spor yapabilme adına her türlü numarayı yapıp, iğne deliğinden geçeceğiz diye kırk takla atıyoruz yaaa.
Bunu yapmayıp kurallara uyanlarımız ise sokaktaki caddedeki insanları, araçları görünce (Benim anam babam gibi) hemen faturayı devlete kesiyorlar;
“Bu nasıl yasak. Herkes sokakta. Bunlar niye denetlenmez? Bunlara ceza yok mu?”
..........
Vaaaar.
Mesela bu hafta sonu cumartesi pazar şehrin tam kilit yerlerinde inanılmaz bir polis kontrolü vardı.
Çünkü polis kimin nereden nereye nasıl gittiğini çok iyi biliyordu.
Alın size Cumartesi günü Dr. Ali Kemal Belviranlı Kadın Doğum Hastanesinin önündeki denetimden iki kare. Vallahi herhalde burada ben diyeyim 100 siz deyin 200 araç vardı. Polis denetimi yapıyor. Amma bu kareyi gören vatandaş sormaz mı “Bu kadar aracın bu yolda ne işi var?” diye. Evet bu araçların yüzde doksan dokuzu da izinli ve belgeleri ile trafikte idi.
Sonuç; kimsenin kimseye diyecek bir sözü yok.
******
BARINAKTAKİ İNSANLAR DA VİCDAN SAHİBİ
Hafta sonunda hayvanseverler tarafından bize iletilen iddiaları onlarca fotoğraf karesini küçültüp küçültüp sadece bir yere iletilmek üzere bu sütunlara taşıdık. Aynı gün Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığından yine fotoğraflar ve şu bilgi notu bize ulaştırıldı;
“Söz konusu kedi dilekçe de belirtildiği gibi 9.11.2020 tarihinde Meram Belediyesi ekipleri tarafından alınmış Meram Belediyesi ekiplerinde bir gün kalmış 10.11.2020 tarihinde tarafımıza teslim edilmiş, kedinin ilk muayenesi veteriner hekim arkadaşlarca yapılarak göğüs bölgesinde açık ve nekrozu olmuş derin bir yara ile birlikte barınağa teslim edilmiş arkadaşlar muayenesini yapmışlar antibiyotik tedavisi ve antiseptik uygulaması yapmışlar. Kedinin yara bölgesindeki enfeksiyon iyileşinceye tekrar dikilmek üzere kafesine bırakılmış fakat 11.11.2020 tarihinde bir hanımefendi barınağımızı arıyor, “böyle böyle bir kedi var durumu nedir?” diye, arkadaşlar diyor ki nasıl bir kedi biz vatandaştan herhangi aldığımız böyle bir kedi yok daha sonra kedinin resmini barınağa göndermiş arkadaşla da söz konusu kediye burada Meram Belediyesi görevlilerinin getirdiğini tedavisine başlandığını ifade etmiştir. Ancak aynı gün içinde Meram Belediyesi ekipleri 11.11.2020 kediyi “vatandaş geri istiyor” diye geri almışlar.
Şimdi burada önemli olan bir kedinin en güzel resmini paylaşılmış ki buda hayvanın sahipli olduğunun bir delili olup .............. tarafından sahipli hayvanın tedavi ettirilmek istendiği ortada. İkincisi hayvan bir gün boyunca nerede bekletildi belli değil, üçüncüsü barınağımıza sadece bir gün kalmış ve tedavisi devam ederken vatandaş tarafından geri alınmış yani burada kesinlikle iyi niyetli bir durum yok.
Zira fotoğrafından anlaşılacağı üzere kedinin zaten barınağa teslim edildiğinde bu haldeymiş, hayvanın eskiden de gözü kör, göğüs bölgesinde açık bir yara var ve bu yara çok eski nekroz olmuş önceden kötü durumdaymış. Barınağa gelmiş tedavisine başlanmış fakat vatandaş tarafından kedi geri alınmış bu da tamamen bir algı operasyonu yürütülmek isteniyor.
Bu hayvanın barınağımızdaki kafes de bir günde bu hale gelmesi imkansız. Her fırsatta bize saldırmanın gerekçesi.
Sahipli hayvanları bu baskı ile ücretsiz tedavi ettirmek istiyorlar. Bir bıraksınlar da işimizi yapalım.”
...........
Şimdi iki tarafı da dinledik ve genel kanatimizi söyleyelim.
Büyükşehir bünyesinde kedi köpek işi başta olmak üzere hayvanlar konusunda inanılmaz bir çalışma ve otokontrol sistemi çalışıyor. Bir diğer konu başta Başkan Uğur İbrahim Altay, Basın Yayın Daire Başkanı Ahmet Bilgiç gibi üst düzey yöneticilerin bile evlerinde bahçelerinde köpekleri kedileri var. Yani bu insanlar gerçekten işin reklamını yapmıyorlar ama gerçek birer hayvanseverler.
En son sözüm ise barınakta çalışan her gün yüzlerce can ile birebir uğraşan fedakar insanlara. Bu insanlarda sonuçta insan ve Allah’tan korkan insanlar. Bunlar göz göre göre her bir canlının eziyet görmesine ölmesine göz yummazlar. Ortada bir sıkıntı var. Ama bu sıkıntıda eğer denildiği gibi art niyet varsa inanın yazık. Son sözüm; hepimiz için önce vicdan...
*****
KONYA POLİSİNDEN AF YOK
Hayat felsefemde inandığım ve bildiğim bugün de üstüne basa basa söylediğim bir konu var “Polis dosta güven, düşmana korku salar”... Hele hele 70’li 80’li yıllardaki polis teşkilatından bugünlere geldiğimiz zaman Türk polisindeki gelişimi, değişimi yaşamayan bilemez.
Teşkilatın Konya bölümüne baktığımız zaman Başmüdür Sayın Mustafa Aydın Bey mesleğinde zirveye ulaşmış bir isim. Mustafa Müdür’ün bilmeyenler varsa sadece bir çalışmasından söz edeyim, Türkiye’de FETÖ “kral” muamelesi görürken Başmüdür müdürleri ile bu ekibin A’dan Z’ye künyesini çıkartıp “Amaçlarının devleti ele geçirnmek” olduğunu yazılı olarak veren ilk polis ekibidir.
Evet Konya merkezimizde son günlerde biraz patırtı çatırtı var. Aslında Konya’daki patırtı çatırtı hep vardı. Amma velakin siyasilerin hep ve yıllardır “HUZUR ŞEHRİ KONYA” anlayışı ile hep halının altına süpürdükleri yasal olmayan işler sadece gün yüzüne çıkmıyordu. Ama devlet bunun önünü, arkasını, altını, üstünü hep biliyordu ve biliyor da. Siz rahat olun bu şehirde yeni yeni mantar gibi çıkmak isteyen her yasa dışı mafya, çete .... gibi ne nerede nasıl oluşum varsa yakında devletin balyoz yumruğu iner. Allah devlete zeval vermesin.
GÜNÜN OKKALI SÖZÜ
Yaşın değil yaşadıkların öğretir sana hayata
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Sokağa çıkma yasakları olduğu günlerde bir ekmek almak için aynı aileden dört kişi fırına gitmediği zaman daha iyi ADAM oluruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.