Atalarımız ne güzel söylemiş: “Görgülü kuşlar gördüklerini işler.” Çocuklarımız bizden gördüklerini, bizden öğrendiklerini  yapacaklar ileride. 40 defa söylemekten bir defa yapmak daha iyidir. Değerlerimizi öğretmenin en iyi, en etkili yolu yaparak öğretmektir, iyi örnek olmaktır.

Çocuğumuzun elinden tutup mahallemizdeki yaşlı teyzeyi, yaşlı amcayı ziyaret edelim bir hafta sonu. Yalnız yaşayan  amcamıza, teyzemize bir tas çorba götürelim, bir kase sütlaç götürelim. Belki yıllardan beri  sütlaç yememişlerdir. Hiç yapamazsak 3-4 simit götürelim onlara. Onların duasını alalım. Karşılayabileceğimiz ihtiyaçları varsa onları karşılayalım. Hem onları mutlu edelim, hem kendimiz mutlu olalım.

Huzur evini ziyaret edelim yılda bir kere. Onlara cüzi hediyeler alsak ne kadar mutlu olurlar, belki de aylardır bir ziyaretçileri gelmemiştir onların.

Atalarımızın kurmuş oldukları vakıflar medeniyetimizin büyüklüğünü gösterir millet olarak.

Çocuklarını imanlı, ahlâklı hayırsever olarak yetiştiren Müslümanların öldükten sonra amel defterleri kapanmaz, çocukları hayır yaptıkça hem kendilerine hem atalarına sevap yazılır. Ne büyük mutluluk degil mi?  Kıyamete kadar hem kendin sevap kazanıyorsun, hem anne baban. Allah korusun aa bunun tersi olursa,  onu düşünmek bile akla zarar. Çocuğuna güzellikleri, doğruyu yanlışı öğretmeyen anne babalar sorumluluklardan kurtulamazlar. Dünyada hoş sada bırakmak önemlidir.

Hayır hasenat yapmak için mutlaka zengin olmak gerekmez. Az para ve mal ile de hayırlı işler yapılabilir.

Kışın aç kalan kuşlar için pencere veya balkon kenarına bir avuç bulgur, bir miktar ekmek kırıntısı koyabilirsiniz. Kuşlar gelip onları yer ve sizin için sevap yazılır. Müslümanın, diğer insanlara tebessüm etmesi, hayvanlara iyi davranması, bitkilere zarar vermemesi, onlar sulaması ve daha binlerce küçük işler hep sevap hanemize yazılır.  

Üzüntülü ve sıkıntılı birini teselli etmek, ferahlandırmak çok hayırlı bir ameldir. Kuru ekmekleri ve yemek artıklarını  çöpe atmayıp, kuşlara vermek, şayet göl ve deniz varsa balıkların atmak ne büyük mutluluk. Bir iki yıl önce gazetelerde okumuştum, emekli bir Konyalı  her gün evinde çorba yapıp hastane civarına götürüp hasta yakınlarına ikram ediyor. Takdir edilmesi gereken eli öpülesi bir güzellik, Allah razı olsun. Komşumuz rahmetli bir amcamız vardı burada. Beraber ormanı gezerken elindeki özel bıçakla ağaçların büyümesine  zarar veren parçaları keserdi.

Evlerimizde "Sadaka Kutusu" bulunmalı, imkanımıza göre zaman zaman buraya para koymalı ve ilk fırsatta bu parayı gerçekten fakir olan birine  Allah rızası için vermeliyiz. Peygamberimiz (sav), Sadakanın belaları uzaklaştıracağını, gidereceği müjdesini vermiştir bize. Pek çoğumuzun bu konuda tecrübesi vardır. Verdiğimiz az sadaka bizi kazadan beladan korumuştur.

Atalarımızın kurdukları vakıflarla dünyaya örnek olmuşlardır. Bunlardan bir kaç tanesini burada zikredelim ki onlara da rahmet olsun.

Zimem Defteri (Borç Defteri): Borcunu ödeyemeyenlerin borçlarını borçlunun haberi olmadan bir başkasının ödemesi.

Sadaka Taşı : Özellikle cami ve çevresine konulan taştan yapılmış kutu.Sadaka verirken alanın incinmemesi ve verenin riyadan kaçması için kendisini gizleyerek sadaka taşına para konulması. İhtiyacı olanlar oradan alırdı.

Günümüzde Kızılay ve benzeri yardım kuruluşlar bu hizmetleri yapmakta. Hatta yaptıkları yardımlar bütün dünyada yardıma ihtiyacı olan insanlara ulaşmaktadır. Tika ve diğer yardım kuruluşlarımızın Afrika’da açmış oldukları kuyu sayısı 25.000’den fazladır. Bu da millet olarak göğsümüzü kabartmaktadır.

BAZI İLGİNÇ VAKIFLARIMIZ

Leylek Vakfı : Leyleklerin beslenmesi için kurulan bir vakıftır.

Meyve Ağaçları Diken Vakıf: Vakfedilen bahçeye her yıl çeşitli meyve ağaçlarının dikilmesini sağlamıştır.

Herkese Meyve Vakfı: Vakfın amacı bahçesinin mahsulünden  zengin fakir herkes faydalanmasını amaçlamıştır.

Borcundan Dolayı Hapse Düşenlere Yardım Vakfı: Borçlu ve hapiste olan insanlara yardım edilirdi.

Pabuç Parası Veren Vakıf: Ailesinden uzakta yatılı kalan öğrencilerde olanlara ayakkabı  verilirdi.

Suyu Soğutan Vakıf: Yaz günlerinde 90 gün süre ile kar konularak suyun soğutulmasını sağlamaktı.

Parasını Düşüren Çocuklar Vakfı: Annelerinin kendilerine alış-veriş için verdiği parayı kaybeden çocuklar yararına kurulan vakıf.

 Öğrencilere Piknik Vakfı

 Yetimlere Eğitim Vakfı 

 Yetimlere Yazlık Elbise Vakfı

 Öğrencilere Bayramlık Elbise Vakfı

 Öğrencilere Kitap  Vakfı

 Fakir Kızlara Çeyiz Vakfı 

 Mahalle Fakirlerini Gözetme Vakfı 

 Yoksullara Et Vakfı 

 Fakirlere Meyve Vakfı

DANİMARKA’DA BENZERİ KURULUŞLAR

Afrika’daki fakirlere yardım ve dünyadaki kanser hastalarına yardım amacıyla Kızılhaç’a vb. kuruluşlara  bağlı yüzlerce küçük dükkanlar açılmıştır. İnsanlar kullanmadıkları fazla eşyalarını buraya teslim ediyorlar, veya elbise toplama konteynırlara atıyorlar. Toplanan eşyalar seçilip satılıyor ve parası Afrika’ya gönderiliyor. Kimsesiz insanların yalnızlıktan sıkılmamaları için haftada bir defa onun ziyaret edilip onunla sohbet edilmesi. Bu sohbet son yıllarda  telefonla da yapılmaya başlanıldı.

Mültecilerin topluma uyum sağlamaları için onlara lisan öğretimi ve ders yardımı yapılır.