Meryem Şahan

Meryem Şahan

Hazırla, paketle, servis et…

Hazırla, paketle, servis et…

Dijital dünya hayatımızı fethedip gidiyor. Dijitalleşmeyle birlikte aslında yaşamımız da yok olup gidiyor. Sosyalleşmeyi öldüren dijitalleşme nedeniyle “hayat” ile olan bağlarımız bir bir kopqmakta hepimiz birer robot haline gelmekteyiz.

Artık her şey dijitalde. Dijital hayatta sosyalleşiyoruz, iletişimimizi yüz yüze değil dijital  mecrada yapıyoruz. Alışverişimiz sanal mağazada, mektubumuz e-postada.  Eskiden annemizde, ninemizden ya da sevdiğimiz, güvendiğimiz birinden aldığımız  yemek tariflerini bile dijital dünyadan temin ediyoruz.

Ustaların, öğreticilerin, öğretmenlerin verdiği dersler ya da teknik bilgiler de internetten. Merak ettiğin ne varsa Google amcaya/teyzeye soruyorsun karşına yüzlerce, binlerce hatta milyonlarca sayfa açılıyor. Eğer biraz el beceriniz de varsa internetten aldığınız bilgilerle araba da tamir edersiniz, elbise de tasarlarsınız.

Elbette teknoloji iyi bir şey. Teknolojinin, yeniliklerin, icatların, buluşların  nimetlerinden yararlanalım ama bunun hayatlarımızı esir almasına izin vermeyelim.

 “Yeni suçlar, yeni suçlular” mottosuyla DİJİTAL ESARET diye bir film var. Senaryosunda Birol Güven’in imzası bulunan başrolünde ise ustaların ustası Rasim Öztekin’in yer aldığı bu film; dijital dünyada işledikleri suçlar yüzünden cezaevine atılan bir grup gencin hikayesini konu ediyor. Bir grup genç, dijital dünyaya adım attıklarında başlarına geleceklerden habersizdir. Her şeyin kendi kontrollerinde olduğunu düşünen gençler bir süre sonra bu dünyanın esiri haline gelir. İşler gittikçe içinden çıkılmaz hale geldiğinde ise kendilerini cezaevinde bulurlar.

İşte dijital dünya böyle bir şey. Orada kontrol kaybedilirse o dünyanın esaretine girmek kaçınılmaz son oluyor. Bunun önüne geçebilir miyiz bilmiyorum ama özellikle çocuklarımıza bu noktada sağlam eğitimler vermeli, dijital kullanımı ve sosyal medya üzerine dersler müfredata girmelidir. Gerçi okullarımız da eğitim de dijital dünyanın pençesinde. Bakın dün okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise kademesindeki yaklaşık 18 milyon öğrencinin dijital karneleri e-Okul'dan erişime açıldı. Karne de artık dijital de. Aynen derslerin dijitalde olduğu gibi. Kim bilir akında öğretmenler de dijitalleşir. Bugün uzaktan eğitim ile evlerinden ders anlatan öğretmenlere bile hasret kalabiliriz. Her dersin ya da konunun anlatıcısı olur paket derslerle eğitim işi de hallediverilir. Ne de olsa hayatımızı canlı değil de naklen yaşamaya alıştık.

Hazırla, paketle, servis et…  İşte bugünkü yaşamın şifreleri bu. Tıpkı restorandan sipariş ettiğimiz yemek gibi.  Aç bilgisayarını, gir adresi, siparişini ver. Parasını da sanal post ile öde. Çok vakit kaybetmeden de sipariş takibine geç. Çünkü siparişin çoktan yola çıktı bile…

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Meryem Şahan Arşivi