Ayrılıklar Boşanmalar…
Boşanma süreci, evliliği sürdürmeye yönelik tüm çabaların başarısızlıkla sonuçlanması ve tek çözümün boşanma olarak görülmesiyle başlar.
Boşanma evlilik için çözüm değil çözümsüzlüktür. Kimi zamanda daha büyük sorunların başlangıcıdır. Çünkü yasal boşanma kararı ile evlilik birliği ve ailenin ortak yaşamı sona ermektedir. Karı-koca kavramı sona ererken anne- çocuk, baba -çocuk ilişkisi farklı bir boyutla ayrı ayrı oluşmaktadır. Yaşanılan bu sancılı süreci kadın erkek ve çocuk üçgeni yaşamaktadır.
Kadınlar; ruhsal sıkıntı, toplumsal sorunlar, ekonomik sorunlar, aile baskısı, tacizler, çocukların bakımı ve ihtiyaçları ya da babadaysa özlem duygusu.
Erkekler; duygusal boşluk, alışkanlıklar, çocuk annedeyse duyulan özlem, ev işlerindeki sorumluluğuna alışamama.
Çocuklar ise kuşkusuz en büyük yarayı alandır. Durumu kabullenememe, isyankârlık, ebeveynlere karşı kızgınlık ve kırgınlık, aidiyet duygusunu kaybetme ve bu durumdan kendini sorumlu tutma, boşanmadan dolayı çevresine utanç duyma , depresyon, kötü alışkanlık kazanma, içe kapanıklık, başarısızlık, şiddette başvurma ve daha bir çok şey saymak mümkün.
Hal böyle olunca boşanmak pekte bir son veya bitiş olmuyor. Büyük yaralar açıp tedavi süreci başlıyor. Bu süreci en doğru şekilde yönetmek için anne ve babanın birbirlerine dostça yaklaşımı son derece önemlidir.
Sevgileri ve ilgilerini eksiksiz yerine getirmeli, asla silah olarak kullanmamalı, taraf tutmaya itilmemeli ve asla yalnız olmadığı ve olmayacağı duygusu verilmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.