Devlet yönetimi yanı sıra her alanda idare menziline düşenler gerçek bir “ateş hattı” üzerinde ilerlemektedirler. Güneşin doğduğu yerden battığı yere kadar kimsenin beklemediği zamanlarda, firarda ya da eriyip çürüyüp gitme misali çekildiği yaylalarından aniden dönüp geliverenlerin silsile halinde yürüyüşleri tam anlamıyla böylesine bir ortamda gerçekleşmektedir.

Beş yıl evvel geçilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ilk dönemi sonlarına doğru seçim sürecinin belirlenme aşamasında kitle iletişim araçlarına yansıdığı kadarıyla ittifaklar içinde söylemlerden iktidara talip olanlar arasındaki net tavırlara geçildiği anlaşıldı. Silüetlerin boy gösterdiği sahne adeta perdelendi. Bir sütunun sadece kenar çizgileriyle tek renk halinde beliren görüntüsünün ardındaki realiteye ulaşım, hem geçmişe hem de geleceğe yolculuğu aydınlatmaktadır.

İfadeler üzerinden araştırmacı gazeteciler, programcılar, akademisyenler, stratejik araştırmacılar, yazarlar, yöneticiler vakit kaybetmeksizin ekranlarda birbiri ardına yorumlarını sıraladılar. Uluslararası medya da durumu, geniş yorumlarla “intihar” benzetmesiyle hedef kitleye ulaştırdı.

Oldukça kritik anlara girildiğinde, keskin virajlarda, uzun maratonlarda adımların kontrolü kısacası sakin hareket edilmesi mutlak zarurettir. Kitleleri ardında tutanların hem durumu muhafazası, hem de sayısal artışı sağlamaları gerekmektedir. Bu arada şu ana kadar ki hedefler için sahip zihniyetlerin pekişmesi ya da esnetilmesi söz konusudur. Tablonun çerçevesi üzerinde zaman zaman ciddi kırılmalar da yaşanılabilmekte, ekseriyetle kopanlar ya da ayrılanlar savrulup gitmektedir. Buna mukabil sonrasına rol model haline dönüşüm de mümkün olabilmektedir.

Kırılma küçük parçalardan ibaretse restoresi mümkün olabileceği halde bazen eski gücene erişmesi kolay olamamaktadır. Bu sebeple alt perdeden hedef kitleye ulaştırılan nimetin etrafında büyüme aynı kitlede paylaşım hususlarında ne yazık ki eşdeğer karşılığı bulamamaktadır. Zira toplumsal hafıza, yaşayan fertlerin çok üstünde canlılığını muhafaza etmekte aynı şekilde tatlı uykuyu imkansıza dönüştürmektedir. Nice insan, genç, haysiyet sahibinin boynu bükük ama şanlı abideleri dimdik yükselmekte, bugüne işaretlemelerde bulunmaktadır.

Geniş kitlelerle sınırlı olmayan alt perde, bir şekilde arka sıralarda kalan isim ve kuruluşların tatlı rüyaları masal alemine taşıyabilecek niteliktedir. Yerel, bölgesel medyası bir yana ana kitle iletişim araçlarında fazlasıyla öne çıkabilmekte hatta bunun için fazla da bir çaba sarf etmeye gerek dahi kalmamaktadır. Nimet temsilini şimdiye kadar uzaktan seyredenler, başvurularına rağmen dahil olamayanlar, doğrudan aleyhte beyanlarda bulunmaktan çekinmeyenler, esnek bir tavır sergileyenler, daha uçlarda hareket ettiği düşünülünler alt perdeden hem etkilenmiş, hem beklenti içine girmiş, hem de birden bire uç bir güce eriştiklerini düşünmeye başlamışlardır. Bu ifadelerin basit yorumlar olmadığını söylem sahibini ağırlama imkanı bularak bizzat yaşamışlardır.

Uzun mesafeli yürüyüşlerin bahsedildiği üzere keskinlikleri, dinginlikleri kaçınılmaz kılsa da ekip ruhu ile hareket elzemdir. Gerek bireysel, gerekse toplumsal hayatın akışında takımın ahenkli bir şekilde hazırlanması, zorlukları göğüslemesi sadece şahsi adımlar ve fedakarlıklarla sağlanamaz. Ardında bakmadan ilerlemek, durmaksızın çalışmak, problemlere kabul görecek alternatifler geliştirmek, Türk kültürünün birikimi olarak şekillenen her an baskına hazır olmak gerekmektedir.

Aksi durumda alt perde kısa bir müddet kitle iletişim araçlarında basit değerlendirmelerden öteye geçemeyecek, toza ve dumana karışarak yok olup gidecektir.