Bu konuyla başlamak istedim. Çünkü göze hitap çok önemli. Konya protokolünde de sık sık göze çarpan bir konu uzun paça…

Giyilen kıyafet, kamusal ve toplumsal yaşamda iyi ilişkilerin kurulmasında ve kişinin saygınlığının artmasında önemli bir etkendir. Çünkü giyim kişinin imajıdır. Giyim, kişinin görgüsünü, kültürünü, statüsünü, maddi ve sosyal durumunu, işini, mesleğini ve eğitimini yansıtır. İyi giyinen bir kişi, her şeyden önce kendine ve başkalarına saygısı olan kişidir. Bu yüzden, iyi giyinen bir kişi, başkalarıyla olan ilişki ve iletişime daima artı puanla başlar. Bu nedenledir ki, “insanlar dış görünüşleriyle (kılık-kıyafetleriyle) karşılanır; şahsiyetleriyle uğurlanırlar” denir.

İnsanlar kendilerini niyetlerine göre değerlendirirler ama başkalarını daima görünüşlerine (kılık-kıyafetlerine) göre değerlendirirler. Bu yüzden, iyi bir kıyafet her zaman kişinin olumlu bir imajı ve iyi bir tavsiye mektubudur. İyi bir kıyafet, kişiye güven duygusu verdiği gibi, başkalarının gözünde ve toplum içinde o kişiye saygınlık ve etkinlik kazandırır. Bu yüzden, bütün yöneticiler kamusal ve toplumsal yaşamlarında daima iyi giyimli olmalıdırlar. Unutmayalım: bir hanımı takısı, çantası ve ayakkabısı; bir erkeği saati, kravatı ve ayakkabısı temsil eder.

Kıyafet toplum içinde bizi ilk tanımlayan göstergedir. Serbest kıyafetler konusunda seçim temiz düzenli ve uyumlu olmak koşuluyla tabii ki insanın hür iradesine kalmıştır. Ancak resmi kıyafet konusunda bazı hususlara dikkat edilmelidir.

Kıyafet konusunda isim verip kimseyi rencide etmek istemiyorum fakat giyim kuşam noktasında özen gösterilmesinin önemini yukarıda anlattım. Lütfen pantolonlarınızın paçalarını yaptırın, ayakkabının altına sarkmasın. Takım elbisenin üzerine deri ceket giymeyin… Bu arada terziden özel dikim takım elbise giyinen müdürlerimizi, yöneticilerimizi de alkışlıyoruz.

MASTERCHEF PROGRAMINDA KONYA MUTFAĞINA SAYGISIZLIK MI YAPILDI?

Geçtiğimiz günlerde Konya’ya 2. kez gelen Masterchef Türkiye programı çekimleri Zazadınhan’da gerçekleştirildi. Burada yarışmacılara Konya’ya özgü yemekler yaptırıldı. Tabi Etliekmek yapmaları istenince hepsi sınıfta kaldı.  

Etliekmeği nasıl yapsın garipler. Bir kere hamuru vs. özel yapılmalı. İçi özel hazırlanmalı. İncecik hamurun içine dizilip o taş fırına verilmeli. Adamlar ömürlerinde belki birkaç kez yediği etliekmeği haliyle yapamadı. Ben bu durumu çok da abartılı bulmuyorum. Etliekmek isminin geçmesi bile merak uyandırdı. Şehrin mutfak anlamında güzel reklamının yapıldığını düşünüyorum.

MUSTAFA KAVAF’A TEŞEKKÜR ETMEK BU ŞEHRİN BİR BORCUDUR

Patronumuz, Yönetim Kurulu Başkanımız Mustafa Kavaf, bu şehrin, Konya’nın vizyonunun gelişmesi, Türkiye’de Konya varlığının daha gür sesle duyurulması için önemli bir girişime imza attı. BBN Türk TV yayın hayatına yeni başlamasına rağmen önemli isimler, yıldız konuklarla ses getirmeye devam ediyor. Bu oluşum İstanbul’da olsa inanın yapılanma daha kolay olurdu. Konya’dan ulusal bazda yayın yapan TV çıkması bazı kesimleri rahatsız etse de bizler işimize odaklanıp daha iyisini nasıl yapabiliriz derdindeyiz. Medya Grup Başkanımız Uğur Özteke, BBN Türk Genel Yayın Yönetmeni Fahrettin Damga, Haber Koordinatörü Serdar Ermiş ve onlarca kişiden oluşan bu muhteşem ekiple güzel işler çıkmaya devam edecek.

Gazetemiz BBN Haber tam 32 sayfa olarak günlük yayınlanıyor. Her gün 32 sayfa gazete yapmak gerçekten zor iş. İçerisinde sağlıktan kültüre, ekonomiden spora birçok konu yer alıyor. Yazı İşleri Müdürü Hüseyin Altay ve ekibin birbirinden değerli üyeleriyle gazetemizi ilk etapta 20 şehre ulaştırmak için çalışmalarımız devam ediyor.

Yıllar geçer belki biz burada olmayabiliriz ama kurulan bu sistem yıllar boyu sürerek şehrimize katkı sağlamaya devam edecek. Konya vizyonuna laf edenlere inat, Konya’yı yobaz gösterenlere inat, Konya’yı hep olumsuz haberlerle medyaya taşıyanlara inat bu oluşumu kuran Mustafa Kavaf’a teşekkür etmek bence bu şehrin bir borcu olmalı…