Serdar Ermiş

Serdar Ermiş

Vahşi insanın yok etme içgüdüsü

Vahşi insanın yok etme içgüdüsü

Robotlar her alanda hayatımızdaki yerini artırıyor.

Aslında üretim ve sanayideki mazileri çok daha eski. 

Robotlar çoğaldıkça insana olan ihtiyaç azalıyor. 

Otomobil fabrikalarında eskiden her işi insanlar yapanken, şimdilerde insansız fabrikalar var. 

Neredeyse insan eli değmeden üretim yapılıyor. 

İnsan sadece robot makinaların denetiminde ve kalite kontrolde devreye giriyor. 

Sadece otomotivde değil, üretimin hemen hemen her alanında makinalar işçinin yerini alıyor. 

Hiçbir ihtiyacı olmayan makinalar tabi ki daha masrafsız. 

Tüm dünyadaki işverenlerin hayalinde olduğu gibi...

Peki bu gidiş nereye kadar sürecek?

İnsan üretimden çekildikçe, işçilik azaldıkça insanların istihdamı nerelere kayacak?

Hizmet sektörü bu konuda alternatif olarak görülüyor ama orada da durum çok farklı değil.

Temizlik, güvenlik gibi alanlarda makinalar her geçen gün yaygınlaşıyor. 

Devriyeye artık güvenlik görevlileri değil dronelar çıkıyor. 

Temizlikte öyle makinalar var ki 5 kişinin yaptığı işi tek başına yapıyor. 

Yani orada da insan ihtiyacı gittikçe azalıyor. 

Yeme içme sektöründe durum farklı mı?

Hayır... 

Özellikle salgınla birlikte artık insanlar restoranlara gidip yemek yeme yerine evlerine sipariş verme alışkanlığını kazandı. 

Bu alışkanlık yıllar geçtikçe daha da artacak.

Tıpkı alışverişte olduğu gibi.

Artık insanlar elektronik alışverişi günlük hayatının bir parçası haline getirmiş durumda. 

Bir tıkla aldığı şey yola çıkıyor. Bir iki gün içinde kapısına geliyor. Beğenmezse geri gönderiyor. 

Hayatın her alanında artık makinalar var. Yazı yazmak için klavyeye dokunma ihtiyacı bile sona ermek üzere. Konuştuğunuzu yazıya döken yazılımlar, cihazlar var. 

Konserler, konferanslar, eğitimler, bayi toplantıları, şirket toplantıları artık online yapılıyor. 

Lafı fazla uzatmaya gerek yok. 

Dünya nüfusu hızla artıyor.

İş hayatında insana ihtiyaç her geçen gün azalıyor. 

Bu da gelecek için esas endişe edilmesi gereken konunun bu olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

Peki bu işin sonu nereye varacak?

Dünyanın üzerine kafa yorması gereken konu bu aslında.

İşi olmayan, para kazanamayan insanların yaşantıları nasıl düzene sokulacak?

İnsan için en büyük tehlike yine insan. 

Hiçbir tehlike, insanın insana verdiği zararın boyutlarına ulaşamıyor. 

Bakınız tarihe... 

Anlamsız milletlerarası savaşlar, iç savaşlar, sömürüler, katliamlar, insanın neden olduğu doğal afetler vs...

Gelecekte makineleşmeyle oluşacak yeni tehlikenin adı işi olmayan, dolayısıyla kaybedecek hiçbir şeyi olmayan insanlar. 

Hayatını sosyal medyada ve dijital ortamda geçiren, başkalarında gördüklerini kıskanan ve insanoğlunun en güçlü duygularından biri olan kıskançlığın etkisiyle öfkelenen, adaleti sorgulayan insanlar, patlamaya hazır bombadan farksız hale gelecek. 

Tıpkı doğanın tüm zenginliklerini düşünmeden sömürüp, ona acımasızca davranıp tüm nimetlerini bitirme aşamasına gelmemiz, sonrasında doğanın bunu iklim değişikliği ve afetlerle bize hatırlatması gibi...

Dünyayı bekleyen yeni felaketin adı sosyal patlamalar olacak. 

Herkes ekonomik kriz beklerken, ülkelerin ekonomileri büyüyecek, dünya ekonomisi daha da güçlenecek belki ama gelir dağılımındaki adaletsizlik her geçen gün daha da artacak. Ortaya çıkan ekonomik değeri alan nüfus oranı gün geçtikçe düşecek. 

Ülkelerin gelirlerini sadece yüzde 5'lik kesim almaya başlayacak. 

Sonrasında bu yüzde 5'lik kesimin yüzde 95'ten kaçışı ve kendini koruma çabası ortaya çıkacak. 

Özetle insan yine kendi sonunu kendi eliyle hazırlayacak. 

Yine en büyük düşmanı insan olacak. 

Kendisi dışındaki tüm canlıları yok ede ede ilerleyecek.

Bunu da makinaları kullanarak yapacak.

Ama esas savaşan her zaman insan olacak. 

İlk insandan günümüze baktığınızda bunu görürsünüz. 

Bu yok etme içgüdüsünün hiçbir zaman bitmediğini görürsünüz. 

İnsanın insanla olan düşmanlığı hiç bir zaman bitmedi, bitmeyecek. 

İnsan, evrenin en vahşi, yırtıcı ve parçalayıcı varlığı.

Bu huyunu hiçbir zaman bırakmayacak. 

Çünkü bu bir içgüdü.

Kâinat yok olduğunda bitecek bir içgüdü. 

İşte kıyamet tam da o an kopacak... 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Serdar Ermiş Arşivi