Fahrettin Damga

Fahrettin Damga

Kaybettiğimiz eşeği bulduk gibi

Kaybettiğimiz eşeği bulduk gibi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki hafta önce yapılan kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamayla kısıtlamaların gevşetildiğini açıklamıştı.

Daha sonra bazı açıklamalarında 21 Haziran’ı işaret etmiş, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da haziran ayı sonunu işaret ettiği için beklenti yükselmişti.

Herkes tarafından dört gözle beklenen kararlar önceki akşam kabine toplantısı sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklandı.

Açıklanan kararlara göre, salgının başladığı tarihten itibaren ilk kez kısıtlamalardan bu kadar uzak olacağız.

Nihayet, özgür günler 1 Temmuz itibariyle başlıyor.

Çocuklar gibi, ağız dolusu “Yaşasııııııın” diye bağırası geliyor insanın.

Ne çok bekledik değil mi?

Gerçekten çok bunalmıştık. Millet olarak psikolojimize derinden etki eden bir süreçten çıkıyoruz. İnşallah değişik bahanelerle yeniden geri dönmeyiz.

Kısıtlamasız hayat nasıl olacak?” diye soranlarımız var. “O kadar da değil” diyenlerimiz de.

Açıklanan kararlara göre maske, mesafe ve temizlik kurallarına uyma uyarısı  ve 24:00’ten sonra müzik yasağı hariç, serbestiz.

Müzik yasağı kimi çevreler tarafından “yaşam tarzına müdahale olarak” eleştiriliyor. Recep Tayyip Erdoğan’dan hep bekledikleri ama bir türlü gerçekleşmeyen yaşam tarzına müdahale, böylece bir kere daha aynı çevrelerin beklentisi haline dönüşmüş durumda.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kazandığı ilk andan itibaren kendisinden harem selamlık belediye otobüsü bekledikleri gibi.

Gerçekte olan değil, kendi fantezilerindeki Erdoğan’ı pazarlamaya devam ediyorlar.

Kendi hayat tarzına müdahale edildiğini iddia edip seslerini yükseltenlerin, “Kişi kendinden bilir işi” ya da “Kişi karşısındakini kendi gibi bilir” sözlerine nazire yapanlar olduğu aşikâr. Malum grup eline geçirdiği ilk fırsatta başkalarının giyiminden kuşamına her şeyine müdahale ettiği ve etme hakkını kendinde bulduğu için başkalarının da kendi yaşam tarzına müdahale edeceğini düşünüp bağırıyor.

Oysa bugüne kadar onlara kimse müdahale etmedi, etmeyecek de. Fakat onlar hep bir bahane bulup bağırmaya devam edecekler.

Artık, sokağa çıkma kısıtlamaları tamamen kalkıyor.

Şehirlerarası yolculuklarda ve şehir içi toplu taşımada da tüm kısıtlamalar kalkıyor. Kamuda normal çalışma düzenine dönülüyor. Elbette Sağlık Bakanlığı’nın uyarılarına azami dikkat gösterilerek.

Kararlar aşılamanın bu hızla devam edeceği varsayılarak alınmış, belli.

Türkiye’de bugüne kadar yaklaşık 43 milyon doz aşı yapıldığını açıkladı Cumhurbaşkanı Erdoğan.

Son bir haftada yaklaşık 7 milyon 776 bin aşı yapılmış. Son bir haftada dünyada en çok aşı yapan ülke Türkiye. Birkaç hafta içerisinde 18 yaş üzerindeki nüfusun tamamının aşılamaya açılması planlanıyor.

Mealen, yerli aşıda birkaç ay sonra yaygın kullanıma gelebileceğimizi düşünüyoruz dedi Cumhurbaşkanı Erdoğan.

Özellikle Kayseri Erciyes Üniversitesi’ndeki aşının Faz-3 aşaması çalışması başladı. Şu ana kadar çalışması tamamlan ilk iki aşama sonuçları ümit verici. İnşallah son aşama da başarıyla tamamlanır ve tüm insanlığın kullanımına sunulur.

Aşı olma konusunda çekingen davranan epeyce vatandaşımız yerli aşı olsa bu fikrini değiştirecek gibi duruyor. Hatta bazıları Biontech ya da Sinovac aşısı olmak yerine yerli aşı için yapılan faz çalışmalarında denek olmayı kabul edip başvuruda bulunuyor.

Önümüzdeki günlerde Rus yapımı Sputnik-V aşısı da Türkiye’de kullanıma sunulacak. Alternatiflere yeni bir aşı daha ekleniyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, aşı karşıtı kampanyalara kulak asılmamasını, sırası gelenin aşı olmasını, bilim insanlarımıza güvenilmesini salık verirken, kendisinin de bilim insanlarımıza güvenerek aşısını olduğunu ifade etti.

 

Bazı yeni varyantlar sebebiyle bazı ülkelerde sorun devam etse de Türkiye’nin aşı konusunda aldığı mesafe sebebiyle sıkıntıyı en az hasarla atlatacağını düşündüklerini de ifade etti.

Son günlerde özellikle İngiltere’de Hindistan orijinli delta varyantı, tüm planlamaları alt üst etmiş görünüyor. İngiltere tam açılmayı iptal etmek zorunda kaldığı gibi, onca aşılamaya rağmen vaka sayısı da giderek artıyor.

Bu sebeple bir taraftan aşıların yeni varyantlar üzerinde etkili olup olmadığı tartışmaları devam ederken bir taraftan da aşı şirketlerinin fonladığı kişiler üzerinden 3. doz aşı yaptırılması gündeme taşınmaya çalışılıyor.

Anlaşılan aşı şirketleri kısa günün karından oldukça memnun. Devasa büyük paralardan bahsediyoruz. Doğrusu bilim insanlarının ne dediğini etkileyecek paralardan bahsediyoruz. Ekranlarda insanlara korku pompalayarak aşı şirketlerinin ekmeğine yağ sürenleri de gördük görüyoruz. Bu kişilerin adı geçen şirketler tarafından fonlanmadıklarını kimse iddia edemez.

Öyle anlı şanlı akademisyenler gördük ki masonlardan üstün hizmet madalyaları aldılar. Bu salgın döneminde ne hizmet etti de bu ödüle layık görüldü diye baktığımızda da topluma korku pompalayıp kafasını karıştırmaktan başka bir şey yapmadığını gördük.

Epeyce bir süre Bilim Kurulu üyesi diye pazarlandı. Biz öğrenene kadar bu sıfatla televizyon televizyon gezdi. Olmadığını öğrendiğimizde ise o zaten yapacağını çoktan yapmıştı.

O korkuyla da yaklaşık 1,5 yıldır ne yapacağımızı şaşırmış durumdayız.

Artık sona geldik. Umarım tünelin ucundaki ışık yaklaşmakta olan tren değildir.

Ya da birileri bize yeni oyunlar hazırlamıyordur. Doğrusu bizi bundan sonra pek rahat bırakacak gibi durmuyorlar.

Eğer bu olan biten bir prova idiyse, tüm insanlık olarak olağanüstü bir laboratuvar görevi gördük, iyi kullanıldık.

Eğer olan biten filmin fragmanı olup film geride ise. O zaman yandı gülüm keten helva.

Neyse hazır kısıtlamalar kalmışken içinizi daha fazla karartmayayım, azıcık çocuklar gibi sevinelim. Malum “Allah (C.C) kulunu sevindirmek istediğinde önce eşeğini kaybettirir, sonra buldururmuş” diye bir söz var.

Biz de azıcık sevinelim. Zira, kaybettiğimiz eşeği bulduk gibi.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fahrettin Damga Arşivi