Tam kapanma gelir mi?
Sevgili BBN Haber okuyucuları hepinizi kalben selamlayarak “merhaba” diyorum. İnşallah bundan böyle her hafta yazılarımızla BBN ailesiyle bir arada olacağız.
Maalesef ilk yazımıza son bir yıldır hepimizin hayatını alt üst eden nice kayıplar verdiğimiz, can sıkıcı koronavirüs illetiyle başlamak zorundayız. Gönül isterdi ki güzel gelişmeleri, yarınlar için mutlu hayallerimizi, ülke olarak sevinçlerimizi, başarılarımızı gündem yapabilseydik. Ama son günlerde iyice artan ve artık kaçıncı dalganın kaçıncı piki olduğu bile hesaplanamayan bu illet salgın ne yazık ki bunlara izin vermiyor.
Ülke olarak tam 1 yıl 1 ay önce tanıştık adına koronavirüs dedikleri hayatımızı karartan bu salgın ile. Bugün gelinen noktada görüyoruz ki başa döndük hatta geçen yıldan da daha sıkıntılı bir noktadayız. Ama diğer yandan da hayatımızı devam ettirmek, üretmek, yaşamak ve yaşatmak zorundayız.
İşte tam burada hepimizi çıkmaza sokan bir durum ortaya çıkıyor. TAM KAPANMA gelmeli mi yoksa gelmemeli mi?
Aklımız, mantığımız tam kapanmanın zorunlu olduğunu söylüyor ama bir taraftan da gerçekler var. “Bu nasıl olacak?” sorusu yanıt bulamıyor. Ülke olarak şalterleri indirmeyi gerçekleştirmek de mümkün değil gibi. Hükümet de elbette hesaplar yapıyor, planlamalar yapıyor.
Şimdi hep birlikte pazartesi günü yapılacak bilim kurulu ve akabindeki kabine toplantısına kilitlenmiş durumdayız. Yeni yasaklar gelecek mi? Ramazan ayında daha ciddi ve kapsamlı kısıtlamalar gelir mi? Bu soruların cevabını bir aksilik olmazsa pazartesi günü saat 19.30’da Sayın Cumhurbaşkanımızın “ulusa sesleniş” konuşmasında alacağız. Görünen o ki tam kapanma olmayacak ama kısıtlama kapsamı artacak. Okulların tamamen uzaktan eğitime geçmesi, iller arası seyahat kısıtlamaları, berber ve AVM’lerin kapatılması gibi seçenekler masada. Yine kamu personelinin uzaktan ve dönüşümlü çalışması, işyerlerinde esnek çalışma seçenekleri de alternatifler arasında yer alıyor. Ramazan boyunca belki de bayramı da kapsayacak şekilde bir takım kısıtlamaların gelmesi kuvvetle muhtemel. Bekleyip göreceğiz.
Hazır Covid demişken mutasyona uğrayan virüsün son günlerde “grip” gibi “soğuk algınlığı” gibi belirtilerle baş gösterdiğini işitmekteyiz. Burun tıkanıklığı ve baş ağrısı gibi belirtiler bile hafife alınmamalı. Tedbirlere her zamankinden daha fazla dikkat ederek kendimizi ve etrafımızdakileri korumamız gerekiyor. Çünkü virüs halen öldürücü ve maalesef ülkemizde günde 250-300 vatandaşımızı bu illet yüzünden kaybetmekteyiz.
Hepinize sağlıklı günler diliyorum, haftaya görüşmek dileğiyle...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.